Allah’ü Teâlâ, Kimleri Sever?

Allah’ü Teâlâ, Kimleri Sever?

01- Allah’ü Teâlâ, iyilik yapanları, işini sağlam ve güzel yapanları sever. (Mâide Sûresi - 13; Al-i İmran Sûresi - 134, 148, Taberânî)

02- İman edip dünya ve âhiret için yararlı işler yapanları, imanlarını koruyanları, günahlardan sakınanları ve iyi işler yapanları sever. (Mâide Sûresi - 93)

03- Allah’ü Teâlâ, çok tevbe edenleri ve içi dışı temiz olanları sever. (Bakara Sûresi - 222)

04- Allah’ü Teâlâ, gecenin bir kısmında uyanarak, namaz kılıp ibadet edenleri sever. (İsrâ Sûresi - 79)

05- Allah’ü Teâlâ, sakınanları sever. (Al-i İmran Sûresi - 76; Tevbe Sûresi - 4)

06- Allah’ü Teâlâ, sabredenleri sever.“ (Al-i İmran Sûresi - 146)

07- Allah’ü Teâlâ, kendisine dayanıp güvenenleri sever.” (Al-i İmran Sûresi - 159)

08- Allah’ü Teâlâ, çok temizlenenleri sever.“ (Tevbe Sûresi - 108)

09- Allah’ü Teâlâ, Allah Teâlâ’nın hükmüne saygılı olanları sever. (Bakara Sûresi - 194)

10- Allah’ü Teâlâ, Allah Teâlâ yolunda cihad edenleri sever. (Mâide Sûresi - 54

11- Allah’ü Teâlâ, karşı alçak gönüllü, kâfirlere karşı onurlu ve zorlu olan; Allah’ü Teâlâ, yolunda cihad eden ve bu hususta dil uzatan hiçbir kimsenin ayıplamasından korkmayanları sever. (Mâide Sûresi - 54)

12- Allah’ü Teâla okuyanları sever. İlk vahiy: “Oku!”. (Alâk Sûresi – 1)

13- Allah’ü Teâlâ, kendine ve Rasulü Muhammed Aleyhisselâma itaat edenleri sever. (Âl-i İmrân- Sûresi - 31, 32)

14- Allah Teâlâ’ya ve âhiret gününe iman edip de Allah Teâlâ’nın kendilerine verdiğinden harcayanları sever. (Nisâ- 38)

15- Allah’ü Teâlâ, iman edenleri ve kendilerine ilim verilenleri sever. (Mücâdele Sûresi 11)

16- Allah’ü Teâlâ, dosdoğru olanları sever. (Hûd Sûresi - 112; Şûrâ Sûresi - 15)

17- Allah Teâlâ’ya içtenlikle tövbe edenleri sever. (Tahrim Sûresi - 8)

18- Allah’ü Teâlâ, bağışlanma dileyen ve tövbe edenleri sever. (Hûd Sûresi, 90)

19- Allah’ü Teâlâ, ahdine vefa gösteren ve sakınanları sever. (Âl-i İmrân Sûresi - 76

20- Allah’ü Teâlâ, kendisine dayanıp güvenenleri sever. (Âl-i İmrân- Sûresi 159

21- Allah’ü Teâlâ, adaletle muamele edenleri sever. Hucurât Sûresi 9.

22- Allah’ü Teâlâ, yaptığı işi güzel yapanları sever. (Bakara Sûresi - 195)

23- Allah’ü Teâlâ, muhsinleri “Güzel davranışta bulunanları” sever. (Maide Sûresi - 13, 93, Taberani)

24- Allah’ü Teâlâ, takva sahiplerini sever. (Tevbe Sûresi - 4)

25- Allah’ü Teâlâ, daima adaleti gözetenleri sever. (Mâide Sûresi - 42; Mümtehine Sûresi - 8)

26- Allah’ü Teâlâ, Rabbinin mağfiretine ulaşmak isteyenleri sever! (Âl-i İmran Sûresi - 133)

27- Allah’ü Teâlâ, Cennete girmek için yarışanları sever! (Âl-i İmran Sûresi - 133)

28- Allah’ü Teâlâ, bollukta da darlıkta da Allah’ü Teâlâ, yolunda harcayanları sever. (Âl-i İmran Sûresi - 134)

29- Allah’ü Teâlâ, öfkelerini yenenleri, insanları affedenleri sever. (Âl-i İmran Sûresi - 134)

30- Allah’ü Teâlâ, kötülük ettiklerinde günahlarının bağışlanmasını dileyenleri sever. (Al-i İmran Sûresi - 135)

31- Allah’ü Teâlâ, yolunda savaşırken gevşemeyen, yılmayan, boyun eğmeyenleri sever. (Al-i İmran Sûresi - 146)

32- Allah’ü Teâlâ, "Rabbimiz! Günahlarımızdan ve işimizdeki aşırılıklardan ötürü bizi bağışla, sebatımızı arttır, kâfir topluluğa karşı bize yardım et!" diye dua edenleri sever. (Al-i İmran Sûresi - 147)

33- Allah’ü Teâlâ, haksızlıktan sakınanları sever. (Tevbe Sûresi - 4)

34- Allah’ü Teâlâ, hakkı yerine getirenleri sever. (Hucurat Sûresi - 9)

35- Allah’ü Teâlâ, kendi yolunda kenetlenip bir yapı gibi saf bağlayarak savaşanları sever. (Saff Sûresi-, 4)

36- Allah’ü Teâlâ, kendine ibadet edenleri (kulluk edenleri) sever. (Nisâ Sûresi - 36)

37- Allah’ü Teâlâ, kendisine hiçbir şeyi ortak koşmayanları sever. (Nisâ Sûresi - 36)

38- Allah’ü Teâlâ, anaya, babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, akraba olan komşulara, yakın komşulara, yanında bulunan arkadaşa, yolda kalanlara, emri altındakilere iyilik edenleri sever. (Nisâ Sûresi - 36)

39- Allah’ü Teâlâ, adil olanları, iyilik yapanları akrabaya karşı cömert olanları sever. (Nahl Sûresi – 90)

40- Allah’ü Teâlâ, namazını özenle kılanları sever. (Lokman Sûresi - 17)

41- Allah’ü Teâlâ, iyiliği emredenleri, kötülüklerden sakındıranları sever. (Lokman Sûresi - 17)

42- Allah’ü Teâlâ, Müminlere karşı alçakgönüllü, kâfirlere karşı güçlü ve onurlu olanları sever. (Maide Sûresi - 54)

43- Allah’ü Teâlâ, dost ve yardımcı olarak Allah’ü Teâlâ’yı, peygamber Hz. Muhammed SallAllah’ü Aleyhi Vesellem’i, namazlarını devamlı ve dikkatli kılanları, arındırıcı olan zekâtı da verenleri ve Allah Teâlâ’nın karşısında da boyun eğenleri seçenleri sever. (Mâide Sûresi - 55)

44- Allah’ü Teâlâ, kendisine ve elçisi'ne, vahiy olarak indirdiklerine tabi olanları sever. (Âl-i İmran Sûresi - 31-32)

45- Allah’ü Teâlâ, kendisine tevekkül edenleri (Bir işin gerçekleşmesi için tüm sebeplere yapıştıktan sonra Rabbine güvenenleri) sever. (Âl-i İmrân Sûresi - 159)

46- Allah’ü Teâlâ, sevdiklerinden severek infak eden müminleri sever: (Âl-i İmran Sûresi - 92)

47- Allah’ü Teâlâ, bir fasık haber getirince, o haberin doğruluğunu araştıranları sever. (Hucurât Sûresi - 6)

48- Allah’ü Teâlâ, Kur’an-ı Kerim’e sımsıkı sarılan, parçalanmayan Müslümanları sever. (Âli İmran Sûresi - 103)

49- Allah’ü Teâlâ, barış içine giren, şeytana uymayan, şeytanı apaçık bir düşman gören Müslümanları sever. (Bakara Sûresi - 208)

50- Allah’ü Teâlâ, İman edip güzel işler yapanları sever. (Yunus Sûresi - 9)

51- Allah’ü Teâlâ, kendisine iman eden, iyiliği emreden, kötülükten men eden edenleri sever. (Âl-i İmrân Sûresi - 110)

52- “Allah Teâlâ’ya ve ahiret gününe inanan bir toplumun -babaları, oğulları, kardeşleri yahut akrabaları da olsa- Allah Teâlâ’ya ve Rasûlüne düşman olanlarla dostluk ettiğini göremezsin. İşte onların kalbine Allah, iman yazmış ve katından bir ruh ile onları desteklemiştir. Onları içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokacak, orada ebedî kalacaklardır. Allah Teâlâ onlardan razı olmuş, onlar da Allah’tan hoşnut olmuşlardır. İşte onlar, Allah Teâlâ’nın tarafında olanlardır. İyi bilin ki, kurtuluşa erecekler de sadece Allah Teâlâ’nın tarafında olanlardır.” (Mücâdele, 58/22)

53- Allah’ü Teâlâ, Peygamber efendimiz SallAllah’ü Aleyhi Vesellem’in ashabını sevenleri sever. (Beyhaki]

54- İnsanların en hayırlısı, asrımdaki Müslümanlar ‘Sahabe-i kiram’dır. (Buhari]

55- Allah’ü Teâlâ, haramlardan kaçıp, ihlâsla, “Lâ ilâhe illallah!” diyenleri sever. (Taberani)

56- Allah’ü Teâlâ, sevdiğini Allah Teâlâ Teâlâ için seven; sevmediğine Allah Teâlâ Teâlâ için düşmanlık edenleri sever. (Ebu Davud)

57- Allah’ü Teâlâ, Allah Teâlâ Teâlâ’nın kendisine ihsân ettiği malı hak yolunda harcayıp tüketenleri sever. (Buhârî, İlim 15, Zekât 5, Ahkâm 3, İ’tisâm 13, Tevhîd 45; Müslim, Müsâfirîn 268. Ayrıca bk. Tirmizî, Birr 24; İbni Mâce, Zühd 2)

58- Allah’ü Teâlâ, Allah Teâlâ’nın kendisine verdiği ilimle yerli yerince hükmeden ve onu başkalarına da öğreten kimseleri sever. (Buhârî, İlim 15, Zekât 5, Ahkâm 3, İ’tisâm 13, Tevhîd 45; Müslim, Müsâfirîn 268. Ayrıca bk. Tirmizî, Birr 24; İbni Mâce, Zühd 2)

59- Allah’ü Teâlâ, güler yüzlü olanı sever. (Beyhekî)

60- Allah’ü Teâlâ, güzeldir, güzeli “güzel işleri” sever. Cömerttir, cömertliği sever. Temizdir, temizliği sever. (İ. Adiy)

61- Allah’ü Teâlâ, yumuşak davrananı sever. (Müslim)

62- Allah’ü Teâlâ, çok affedicidir, affetmeyi sever. (Hâkim)

63- Allah’ü Teâlâ, tektir, teke riayet edeni sever. (İbni Nasr)

64- Allah’ü Teâlâ, yaptığı işi hakkıyla “temiz, güzel” yapanı sever. (Beyhekî)

65- Allah’ü Teâlâ, yardım isteyenin yardımına koşulmasını sever. (İ. Asakir)

66- Allah’ü Teâlâ, tevbekâr genci sever. (Ebu-ş-Şeyh)

67- Allah’ü Teâlâ, gençliğini Allah Teâlâ Teâlâ’ya itaat yolunda geçiren genci sever. (Ebu Nuaym)

68- Allah’ü Teâlâ, meslek sahibi olan ve mesleğinde maharetli mümini sever. (Taberani)

69- Allah’ü Teâlâ, eski dostluğunu devam ettireni sever. (Deylemî)

70- Allah’ü Teâlâ, mazlumun ve darda kalanın yardımına koşanları sever. (Beyhekî)

71- Allah’ü Teâlâ, ısrarla dua edenleri sever. (Beyhekî)

72- “Müminler! Yahudileri ve Hristiyanları veli edinmeyin. Onlar birbirlerinin velisidir. Sizden kim onları veli edinirse o da onlardandır. Allah Teâlâ zalimler topluluğunu yola getirmez.” (Mâide, 51)

73- “Müminler! İnanmış kimseleri bırakıp kâfirleri dost tutmayın. Allah Teâlâ’ya aleyhinize olacak açık bir delil mi vermek istiyorsunuz?” (Nisâ, 144)

74- “Ey iman edenler, sizden önce kitap verilenler arasından dininizi hafife alıp oyun edinenleri ve öteki kâfirleri veli edinmeyin. İnanıyorsanız Allahtan çekinin.” (Mâide, 57)

75- “Ey iman edenler! Eğer küfrü imana tercih ederlerse, babalarınızı ve kardeşlerinizi bile dost edinmeyin. İçinizden kim onları dost edinirse, işte onlar, zalimlerin ta kendileridir.” (Tevbe Sûresi, 23)

76- De ki: “Babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, mensup olduğunuz topluluk, elde ettiğiniz mallar, durgunlaşmasından korktuğunuz ticaret ve beğendiğiniz konaklar, eğer size Allah’tan, elçisinden ve onun yolunda zorluklara göğüs germekten daha sevimli geliyorsa bekleyin, nasıl olsa Allah Teâlâ’nın emri gelecektir. Allah Teâlâ yoldan çıkan bir topluluğu yola getirmez.” (Tevbe Sûresi, 24)

77- “Ey iman edenler! Eğer benim yolumda savaşmak ve rızamı kazanmak için çıkmışsanız, benim de düşmanım, sizin de düşmanınız olanlara sevgi göstererek, gizli muhabbet besleyerek onları dost tutmayın. Onlar, size gelen gerçeği inkâr etmişlerdir. Rabbiniz Allah Teâlâ’ya inandığınızdan dolayı Peygamber’i de sizi de yurdunuzdan çıkarıyorlar. Ben, sizin saklı tuttuğunuzu da, açığa vurduğunuzu da en iyi bilenim. Sizden kim bunu yaparsa (onları dost edinirse) doğru yoldan sapmış olur.” (Mümtehine, 1)

78- “Kim Allah Teâlâ için verir ve Allah Teâlâ için engel çıkarırsa, Allah Teâlâ için sever ve Allah Teâlâ için buğzederse ve Allah Teâlâ için nikâhlanıp evlenirse o kimsenin imanı olgunluğa ermiştir.” (Tirmizî, Kıyâmet, 60)

79- “Üç özellik vardır ki; bunlar kimde bulunursa o, imanın tadını tatmış demektir:

·        Allah Teâlâ ve Rasûlünü, herkesten fazla sevmek.

·        Sevdiğini Allah Teâlâ için sevmek.

·        Allah Teâlâ kendisini küfür bataklığından kurtardıktan sonra tekrar küfre dönmeyi, ateşe atılmak gibi çirkin ve tehlikeli görmek.” (Buhârî, İman 9, 14, İkrâh 1, Edeb 42; Müslim, İman, 67. Ayrıca bk. Tirmizî, Îmân, 10)

80- “Allah’ü Teâlâ Kıyamette buyurur ki: Benim azametim için birbirini sevenleri, hiçbir himayenin bulunmadığı bugün, rahmetim altında himaye ederim.” (Müslim)

81- “Allah Teâlâ için dost olan kimseyi, Allah’ü Teâlâ, Cennette hiçbir ameliyle ulaşamayacağı yüksek dereceye yükseltir.” (İ. Ebi-d-Dünya)

82- “Kıyamette Arş’ın etrafında, yüzleri ayın on dördü gibi parlayan insanlar için kürsüler kurulur. Herkes feryat ve figan ederken onlar sakindir. Herkes korku ve dehşet içindeyken onlar üzülmez. Bunlar, Allah Teâlâ için birbirini sevenlerdir.” (Hâkim)

83- “Cennetin güzel köşkleri, Allah Teâlâ rızası için birbirini sevenler içindir.” (Ebu-ş-şeyh)

84- Allah’ü Teâlâ, ”Ya Davud, beni sevmekte sana uymayanla, arkadaşlık etme! Çünkü onlar senin düşmanındır, kalbini karartır ve seni benden uzaklaştırmaya çalışır” buyurdu. (İ. Gazali)

85- “Benim için birbirini sevenler, kıyamette nurdan öyle minberler üzerinde bulunur ki, sıddıklar, şehitler ve peygamberler onların makamına imrenirler.” (Taberani)

86- “İmanın temeli, Müslümanları yani Allah Teâlâ’nın dostlarını sevmek ve kâfirleri yani Allah Teâlâ’nın düşmanlarını, din düşmanlarını sevmemektir.” (İ. Ahmed)

87- “Allah Teâlâ için seven, Allah Teâlâ için düşmanlık edenin imanı kâmildir.” (Ebu Davud, Tirmizi)

88- “Üç şey imanın lezzetini artırır:

·        Allah Teâlâ ve Rasûlünü her şeyden çok sevmek,

·        Kendisini sevmeyen Müslümanı Allah Teâlâ rızası için sevmek,

·        Kâfirleri (onlar kendisini sevseler de) sevmemektir.” (Taberani)

89- “İmanın esası ve en kuvvetli alameti, hubb-i fillah, buğd-ı fillah, yani Allah Teâlâ için sevgi, Allah Teâlâ için buğzdur.” (Ebu Davud, İ. Ahmed, Taberani)

90- “Allah Teâlâ’ya ve kıyamet gününe iman edenler; babaları, kardeşleri ve akrabası olsa da, Allah Teâlâ’nın ve Rasûlünün düşmanlarını sevmez.” (Mücadele 22)

91- “Yer ve göklerdeki bütün mahlûkatın ibadetlerini yapsan, dostlarımı sevip, düşmanlarıma düşmanlık etmedikçe, faydası olmaz.” (K. Saadet)

92- İmanın sahih ve muteber olması için gerekli şartlardan bazıları:

·        Havf ve reca arasında olmak: Yani Allah Teâlâ’nın azabından korkup, rahmetinden ümit kesmemek.

·        Can boğaza gelmeden ve güneş batıdan doğmadan önce iman etmek.

·        Küfür alameti kullanmamak ve küfrü gerektiren söz söylememek.

·        Sevgi ve buğzu yalnız Allah Teâlâ için olmak. Kâfirleri dost edinmek küfürdür.

·        Ehl-i sünnet vel cemaate uygun itikad etmek. (R. Nasıhin)

93- “Allah’ü Teâlâ, "Benim için birbirini seven, benim için toplanıp dağılan, benim için birbirini ziyaret eden, benim için birbirine yedirip içiren kimseleri severim" buyurdu.” (İ. Malik)

94- “Kıyamette Arşın gölgesinde bulunacak yedi sınıf kimseden biri de Allah Teâlâ için birbirini seven, Allah Teâlâ için toplanıp Allah Teâlâ için dağılan kimselerdir.” (Buhari)

95- “Allah’ü Teâlâ buyurur ki: Benim için birbirini ziyaret eden sevgimi kazanır. Benim için birbirini seven sevgime mazhar olur. Benim için veren, sevgimi hak eder. Benim için birbirine yardım eden, muhabbetimi kazanır.” (Hâkim)

96- “Birbirini Allah Teâlâ için seven iki kişinin Allah Teâlâ katında en kıymetlisi, arkadaşını daha çok sevendir.” (Hâkim)

97- “Arşın etrafında nurdan kürsülerde, nur gibi parlayan zatlar bulunur. Peygamberler ve şehitler bunlara imrenir. Bunlar, Allah Teâlâ için birbirini seven, Allah Teâlâ için buluşan, Allah Teâlâ için birbirini ziyaret edenlerdir.” (Nesai)

98- “Kıyamette sevdiklerinle beraber olursun.” (Müslim)

99- “İbadetlerin en kıymetlisi, Allah Teâlâ için sevmek ve Allah Teâlâ için düşmanlıktır.” (Ebu Davud)

100-      “İnsan, dünyada kimi seviyorsa, ahirette onun yanında olacaktır.” (Buhari)

101-      “Cebrail Aleyhisselam gibi ibadet etseniz, müminleri, Allah Teâlâ için sevmedikçe ve kâfirleri Allah Teâlâ için kötü bilmedikçe, hiçbir ibadetiniz, hayrat ve hasenatınız kabul olmaz!” (Ey Oğul İlm.)

102-      “Benim için birbirlerini sevenleri, benim için oturup sohbet edenleri, benim için mal ve canını birbirlerine feda edenleri ve benim için birbirlerini ziyaret eden Müslümanları sevmemi vacib kıldım. (Taberani)

103-      “Kaza ve kaderime razı olmayan, beğenmeyen, verdiğim nimetlere şükretmeyen benden başka rab arasın!” (Taberani)

Hazırlayan: Yaşar Akkaş

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Esmaül Hüsna (Arapça- Türkçe) دُعٰٓاءُ اَسْمٰٓاءُ الْحُسْنٰى

Şifa Salavâtı (Salavâtı Tıbbil Kulubi/Salâvatı Tıbbiye)

Güzel Ahlakla ilgili 40 Hadis