Güçlü Beyin
Ahmet Yıldız’ın “Güçlü Beyin” Kitabındaki 10 Kritik Bilgi
1.
Washington Üniversitesinden Geraldine Dawson’ın Major Depresyon hastası olan
annelerin çocukları üzerinde yaptığı önemli bir araştırmada çevrenin beynin
gelişiminde çok önemli olduğunu göstermektedir. Dawson, major depresyon hastası
olan annelerin çocuklarının beyinlerini incelemiştir. Bu çocukların beyinlerinin
ön sol lobunda fiziksel anormallikler tespit etmiştir. Bu anormalliğin nedenini
ise hasta annelerin çocuklarına daha az gülmeleri, heyecan dolu bir hayat
sunamamaları ve hayat sevgisini aşılayamamaları olduğunu tespit etmiştir.
Çocukların beyni çevrelerinden etkilenmişti. Bu çocuklar için artık yapacak bir
şey yok mudur?
2.
1980’li yıllarda Harvard Tıp Fakültesi uzmanlarının bir Romen yetimhanesindeki
bebekleri incelemesi sonucu elde ettiği veriler sevginin önemini
göstermektedir. Bu yetimhanenin sevgiden yoksun, kasvetli ve soğuk ortamında
yetiştirilen bebeklerin bedensel ve zihinsel gelişimlerinde sorunlar
görülmüştür. Bu kadarla da kalmamış bu çocuklarda stres hormonu olan kortizol
seviyesinin de oldukça yüksek olduğu tespit edilmiştir. Bu çocuklar için her
şey bitmiş midir?
3.
Ayrık beyin ameliyatı yapılan birçok hastada ellerini kontrol edememe sorunları
gözlenmiştir. Bu hastalığa “yalancı el sendromu” ismi verilmiştir. Bu
hastalardan bazıları geçe uyurken kendilerini boğmaya çalışmıştı. Çünkü kendisini
boğmaya çalışan elini kontrol edemiyordu. Bazı hastalar ise sabah işe gitmek
için hazırlanırken bir eli elbiseleri giyerken diğer eli elbiseleri
çıkarıyordu. Sağ ve sol beyin arasındaki Korpus Kallosum’un koparılması iki
beyin arasındaki koordinasyonu bozmuştu. Sonra neler oldu?
4.
Âşık olduğumuzda, kızdığımızda, kederlendiğimizde, öfkelendiğimizde birisine
gıcık kaptığımızda limbik sistem devrededir. Limbik sistem açlığı, susuzluğu,
cinsel arzuları ve diğer zevkleri düzenler. Limbik sistem kendini, özellikle de
koku alma duyumuz ve birisine bağlı olma gereksinimiyle ilgili olmak üzere,
yeme ve seks ile ilgili temel faaliyetlerde olduğu gibi, genç kuşakları
yetiştirme ve sevgiyle ilgili duyguları da içeren duygu ve hislerin ifade
edilmesi ve uzlaştırılmasıyla ilgili faaliyetleri de göstermektedir. Duygusal
öğrenme nedir?
5.
Dünyanın yaşayan en zeki insanlarından sayılan Stephen Hawking’in beynini
kafatasından çıkararak inceleme fırsatımız olsaydı ağırlığının yaklaşık 1400
gram olduğunu görürdük. Daha detaylı incelendiğinde ise buruşuk, cevize
benzeyen ve beyaza yakın bir renk görünümünde olan beyninin %80’inin su,
%10’unun yağ ve %8’inin proteinden oluştuğunu tespit ederdik. Bill Gates’in
beynini, Mümin Sekman’ın beynini, Gazi Yaşargil’in beynini, Elif Şafak’ın
beynini, marketteki amcanın, sokaktaki dilencinin, senin ve benim beynimi de
inceleme fırsatımız olsaydı aynı yapıya sahip olduklarını görürdük. Ancak nasıl
oluyor da Gazi Yaşargil “ünlü bir beyin cerrahı”, Bill Gates “bilgisayar
dâhisi”, Mümin Sekman “başarı uzmanı”, Elif Şafak “kelime cambazı” oluyorken
sokaktaki dilenci başarısız bir hayat yaşıyor? Bunun nedeni beynin içerisindeki
nöron bağlantılarının, glia hücrelerinin ve beyin bölgelerinin gelişiminin
farklı olmasıdır. Bizlerde onlar gibi olabilir miyiz?
6.
Her insan zaman zaman tek başına yaşamak, kafasını dinlemek ister. Ancak
insanın yalnız yaşama isteği oldukça kısa sürer. Çünkü insan sosyal bir
canlıdır. Varlığı, yanında bir insan olduğunda anlam kazanır. Aşk insanın
yalnızlığını gidermesini sağlayan bir duygudur. Bu duygunun oluşma yeri ise
beyindir. Beynin kimyası üzerinde yapılan araştırmalarda çekici bir yüze
bakıldığında zevk ve ödül hormonlarının salgılandığı tespit edilmiştir. Âşık
olan gencin beyni amfetamine benzeyen bir kimyasal salgılar. Amfetaminin
etkisiyle âşık olan kişinin kalbi daha hızlı çarpar, iştahı kaçar, uyku
düzensizlikleri yaşar, göz bebekleri büyür. Bunlar tanıdık geliyor mu?
7.
Meşhur Yunanlı erkek düşünür Aristo “Dişi, doğasının soğukluğu nedeniyle sperm
üretemeyen iktidarsız bir erkektir. Bu yüzden dişi konumunu, doğanın normal
akışı içerisinde gerçekleşse de, bir biçim bozukluğuymuş gibi görmeliyiz.”
sözüyle kadın olmayı bir biçim bozukluğu olarak görmüştür. Ünlü alman din
bilimci Martin Luther ise bu tartışmaya şu sözler ile katıldı; “Kızlar
konuşmaya ve ayakları üzerinde durmaya erkeklerden önce başlar çünkü yabani
otlar her zaman iyi ekinlerden çok daha hızlı büyür.”[i]
Ünlü Amerikalı kadın sanatçı
Deborah Kerr ise bu tartışmalara “Eğer bir kadın 24 yaşına kadar hayatinin
erkeğine rastlamadıysa, o kadın şanslı bir kadındır” sözleriyle katılıyor.
Madona ise Deborah Kerr’e “Kadınlar sıradan erkeklerden hoşlanır ve erkekler de
sıradan olmak için ellerinden geleni yaparlar” sözleri ile zaman içinde
destekte bulunmuştur.
Kadın ve erkek üstünlüğü üzerine
yapılan bu tartışmalar farklı olmanın güzelliğini gölgelemekten başka bir işe
yaramamıştır. Bir papatya ortasındaki sarılık olmasa güzel olabilir miydi? Peki
kadın ve erkek beyni arasındaki farklar nedir? Hangisi Nerede üstündür?
8.
Bilgiler ve beceriler beynin tek bir bölgesinde değildir. Beynin çeşitli
bölgelerine yayılmıştır. Her bölge kendisine düşen görevi yerine getirerek,
biyolojik anlamda başarılı bir öğrenme meydana getirmiş olur. Aksi takdirde
öğrenme sorunları yaşanır. Örneğin öğretmen dersi anlatırken duyduğunuz sesler,
gördükleriniz, yaşadığınız duygular hatta öğrenirken duyu organları tarafından
algılanan birçok uyarıcı parçalara bölünerek beynin çeşitli bölgelerine
gönderilir. Biraz karışık olduysa sadeleştireyim. Bir yapboz düşünün ilk
aldığınızda poşetin içinde yapılmış haldedir. Poşeti yırtarak yapbozu
parçalarsınız. Bu beyninize giden parça parça bilgilerdir. Daha sonra bu
yapbozun parçalarını birleştirerek ilk aldığınız yapbozun fotoğrafı karşınıza
çıkar. Buda hatırlamadır. Eğer yapbozun bir çok parçasını bulamazsanız ya da
kaybetmişseniz siniriniz bozulur, kızar, bağırırsınız. İşte bu da unutmadır.
Unutmamak için nasıl öğrenmeliyiz?
9.
Uyku beynin uyuduğu saatler değildir. Eğer beyin bu saatlerde uyusaydı
başımızın üstünde vızıldayan sivrisineğin sesini duyamazdık. Bir annenin gece
yarısı ağlayan bebeğinin sesini duyunca uyanması bunun en önemli ispatıdır. Bu
saatlerde beyin vücudun sağlıklı dinlenmesi ve tamir edilmesi ile meşguldür.
Düzensiz uyuyan, sağlıksız bir yatakta uyumaya çalışan kişilerin sabah yorgun
uyanmasının nedeni beynin dinlenme ve tamir görevini yerine getirememesidir. Bu
durum uzun otobüs yolculuklarında uyumamıza rağmen neden yorgun olduğumuzun
nedenidir. Sağlıklı uyku nasıl olmalıdır?
10.
Anne-babaya göre çocuğunun sınavlarda çok basit hatalar yapmasının nedeni
“dikkat” etmemiş olmasıdır. Öğretmene göre öğrencilerinin dersi öğrenememesinin
nedeni anlatılanlara “dikkat” etmemesidir. Patrona göre çalışanların işte
istenen performansı gösterememesinin nedeni işine “dikkat” etmemesidir. Bir
bayana göre eşinin arabanın anahtarını koyduğu yerde bulamamasının nedeni
“dikkat”li aramamış olmasıdır. Bir erkeğe göre ise eşinin arabayı sürememesinin
nedeni “dikkat” etmemesidir.
PEKİ,
DİKKAT NEDİR? Çocuklarımızdaki Dikkat Eksikliği İçin Neler Yapabiliriz?
Yorumlar
Yorum Gönder