Mahşer Günü Arşın Gölgesinde Gölgelenmeyi Hak Eden İnsanlar
Mahşer Günü Arşın Gölgesinde Gölgelenmeyi Hak Eden İnsanlar
Dünya hesabıyla “elli bin yıl” evet, tam “elli bin yıl”
uzunluğunda bir gün!
Güneşin bir mızrak boyu yaklaştırıldığı, beyinlerin sıcağın
etkisiyle fokur fokur kaynadığı, kendi terinin suyundan oluşan çamurda; kiminin
beline, kiminin boynuna, kiminin boğazına kadar terin içine gömüldüğü, kişinin
annesinden, babasından, eşinden, kardeşinden kaçtığı zorlu bir gün!
İşte böyle bir günde, bir serinlik, bir gölge insan için nasıl
bulunmaz bir nimet, paha biçilmez bir hazine olur, varın siz hesap edin!
Her zorlukla beraber bir kolaylık ve çıkış yolu yaratan Âlemlerin
Rabbi Celle Celâlüh, bu sıkıntılı günde de, sevdiği müminlere selamet ve
serinlik olmak üzere, onları Arşının gölgesinde gölgelendirecek ve bu perişan
duruma düşürmeyecektir!
Sağlam bir rivayetle gelen bir Hadis-i Şerif’te, mahşer gününde
Arşın gölgesinde gölgelenecek “Yedi sınıf insan”dan bahsedilir. Bununla
beraber, diğer Hadis-i Şerifler de incelendiğinde, Arşın gölgesinde
gölgelenecek olanların bu yedi sınıf insanla sınırlı olmadığı görülecektir. Diğer
Hadis-i Şerifleri de dikkate alarak, Arşın gölgesinde gölgelenmeyi hak eden
insanları şöylece sıralayabiliriz:
1- Adil devlet başkanı,
2- Allah’a ibadet içerisinde yaşayan gençler,
3- Mescitten çıktığı andan itibaren tekrar oraya dönene kadar,
kalbi mescitlere asılı/bağlı olanlar,
4- Birbirini Allah’ü Teâlâ için seven, bu sevgi ile toplanıp bu
sevgi üzerine ayrılan iki kişi,
5- Yalnız kaldığında Allah’ü Teâlâ’yı zikredip, iki gözünden yaş
boşananlar,
6- Makam ve güzellik sahibi karşı cinsten birisi; kendisini gayr-i
meşru davetine çağırdığında, “Ben âlemlerin rabbi olan Allah’ü Teâlâ’dan
korkarım” diyenler,
7- Sağ elinin verdiğini sol eli bilmeyecek kadar gizli sadaka
verenler,
8- Küçük yaştayken Kur’an-ı Kerim öğrenip, yaşlandığında da Kur’an-ı
Kerim okumaya devam edenler,
9- Namaz vakitlerine (titizlikle) riayet eden kimseler,
10- Konuştuğu zaman ilim (hakikat) ile konuşan, sustuğu zaman
hilm ile susanlar,
11- Fakir olan borçluya mühlet tanıyanlar, borcunu ödeyemeyecek
durumda olanların borcundan vazgeçenler, (sadaka edenler)
12- Sanatı/mesleği olmayana geçiminde yardımcı (ve destek) olanlar,
(yön gösterenler)
13- Allah’ü Teâlâ yolunda cihad eden mücahide yardım edenler,
14- Zorda kalmış kimsenin borcunu ödemesine yardım edenler,
15- Sözleşmeli kölenin azad olabilmesi için ona destek olanlar,
16- Savaşa çıkmış bir gazinin başını gölgeleyenler (Onu techiz
edip, destekleyenler),
17- Soğuk havalarda abdesti tam alanlar,
18- Karanlıklarda dahi, cemaate katılmak için mescidlere yürüyenler,
19- Aç olanı doyuncaya kadar yediren kimseler,
20- Alışverişinde sadece hakkı söyleyen tacirler, (satarken)
gereksiz övme ve (alırken) gereksiz yermede bulunmayanlar,
21- Doğru sözlü olanlar,
22- Emaneti eda edenler/ yerine getirenler,
23- Müminler, hakkında taşkınlık istemeyenler,
24- Kâfirlere karşı bile olsa, güzel ahlakla muamele edenler,
25- Herhangi bir yetime veya dula kefil olanlar, (geçiminde,
işlerini görmede yardımcı olanlar),
26- Hak verildiği zaman kabul edip, Hak istendiği zaman Hakk’ı
yayanlar,
27- Kendi nefsine hükmettiği gibi, diğer insanlara da hükmedenler
(Kendi için istediğini başkaları için de isteyip, kendisine yapılmasından
hoşlanmadığı şeyleri başkalarına da yapmayanlar.),
28- Ölümü hatırlayıp mahzun olabilmek için cenaze namazlarına
katılanlar,
29- Herhangi bir yöneticiye, kendisi ve (tebaası olan) Allah’ü
Teâlâ’nın kulları hakkında nasihat edenler,
30- Müminlere karşı merhametli olup, katı olmayanlar,
31- Sevdiklerini kaybedip de sabredenler ve onlara taziyede
bulunanlar,
32- Hasta ziyaretinde bulunanlar,
33- Ölen kimselerin defnine kadar, (yıkama, kefenleme, cenazeyi
taşıma gibi) işlemlerde bulunanlar,
34- Göz zinasında bulunmayanlar, Allah’ü Teâlâ’nın haram
kıldığına göz iliştirmeyenler/bakmayanlar,
35- Faiz istemeyenler,
36- Rüşvet almayanlar,
37- Allah’ü Teâlâ yolunda, kınayıcının kınamasından korkmayanlar,
38- Kendisine helal olmayana elini uzatmayanlar,
39- Sabah namazını kıldıktan sonra, Enam Suresi’nin ilk üç
ayetini okuyanlar,
40- Sılayı rahim yapanlar,
41- Kocası öldükten sonra geride kalan yetimlerine “Allah sizi
zengin edinceye veya ölünceye kadar, sizi terk etmeyeceğim” diyen hanımefendiler,
42- Helalinden yemek yapıp yiyenler ve yedirenler,
43- İnfakını en güzel şekilde yapıp, yetimleri ve fakirleri
çağırarak Allah için onlara yedirenler,
44- Yönünü nereye dönerse dönsün, Allah’ü Teâlâ’nın kendisiyle
olduğunu bilenler (sürekli murakabe halinde olanlar),
45- İnsanları Allah’a tazimden dolayı sevenler (Yaratılanı
Yaratan’dan ötürü sevenler),
46- Ümmet-i Muhammed’den herhangi birinin sıkıntısını giderenler,
47- Allah Resulü (sav)’nün herhangi bir sünnetini ihya edenler,
48- Resul-ü Kibriya (sav)’ya salat u selamı çoğaltanlar,
49- Kur’an-ı Kerim-ı Kerim’in hükümleriyle amel eden hafızlar,
50- Sabreden hastalar,
51- Dünyada aç olup da şükredenler (şikâyet etmeyenler),
52- Receb-i Şerif’te 13 (on üç) gün oruç tutanlar,
53- Akşam namazından sonra iki rekât namaza devam edenler,
54- Her rekâtında bir Fatiha ve 15 (on beş) İhlâs okumak
suretiyle Akşam namazından sonra iki rekât namaz kılanlar,
55- Müminlerin akıl-baliğ olmadan ölen çocukları
56- Dili ve kalbi Allah’ın zikriyle meşgul olanlar,
57- Ana-babasına asi olmayanlar,
58- Koğuculuk yapmayanlar,
59- Âlemlerin Rabbi’nin lütfundan vermiş olduğu (maddi ve manevi
nimet kabilinden) şeylere haset etmeyenler,
60- Kalplerini Allah’ın zikriyle, bedenlerini de taharetle
temizleyenler,
61- Atmacanın avını yakalamada gösterdiği titizlik gibi, Allah’ü
Teâlâ’nın anıldığı meclisleri gözetenler (arayıp, takip edenler),
62- Harama helal denildiği zaman (veya mahrem olan kadınlar, helal
olarak görüldüğü zaman) öfkelenenler, (razı olmayanlar)
63- Allah’ın mescidlerini madden ve manen imar edenler,
64- Seherlerde istiğfar edenler,
65- Allah’ü Teâlâ’yı çokça anan erkek ve kadınlar,
66- “La ilahe illallah, Muhammedün Rasulûllah” (tevhid)
ehli olanlar, (diliyle lafzını söyleyip, kalbiyle tasdik edip, hayatını ona
göre düzenleyenler.)
67- Uhud şehitleri ve bütün şehitler,
68- Malıyla, canıyla Allah yolunda cihad edenler,
69- Kur’an-ı Kerim’i öğretenler,
70- İyiliği emredip (emr-i bil maruf), kötülükten sakındıranlar,
(nehy-i ani’l münker).
Allah’ü Teâlâ’nın rahmeti her şeyi kuşatmıştır, tüm insanlar, Allah’ü
Teâlâ’nın arşının gölgesine girecek olsalar, büyük bir çınar ağacının altında
küçük bir karıncanın durumu gibi olurlar.
Bizlere düşen vazife, eğer bu vasıflar, bizde varsa hamd edip,
bunları ömrümüzün sonuna kadar devam ettirmeye gayret göstermek; eğer bu
vasıflara sahip değilsek, bir an önce istiğfar edip, halimize çeki düzen
vermektir.
Ey Allah’ım! Arşının gölgesinden başka hiçbir gölgenin
bulunmadığı mahşer gününde, bizleri de Arşının gölgesinde gölgelenen bahtiyar
kullarından eyle!... (Âmin)
Kaynak: kevser.org
Yorumlar
Yorum Gönder