Tövbe, Tövbeden Tövbe Etmektir!

“Tövbe, Tövbeden Tövbe Etmektir!”

“Avamın tövbesi günahlardan, evliyânın tövbesi gaflettendir. Enbiyânın tövbesi ise, bulundukları yüksek derecelerden daha yükseğine kavuşamadıkları içindir.”

Ahmed bin Ebî Bekr hazretleri evliyânın büyüklerindendir. Yemen’in Terîm şehrinde doğdu. 1004 (m. 1595)’de aynı yerde vefât etti. Sohbetlerinde buyurdu ki:
İnsana ilk lâzım olan şey, sağlam bir itikâda, yani Ehl-i sünnet itikâdına sâhip olmasıdır. Bu itikâdı elde ettikten sonra lâzım olan şey, ilmihâl bilgilerini öğrenmesi ve onlarla amel etmesi lâzımdır. Bunları elde eden kimsenin nefsin âfetlerini bilmesi, nefsin nasıl ıslâh edileceği, kötü huyların ne şekilde düzeltileceğini ve şeytanın kurduğu tuzakların neler olduğunu, dünyâ fitnesini ve bunlardan korunma yollarını bilmesi gerekir. Bu ilme “Hikmet ilmi” denir.
“Havâtır” hatıra gelen şeyler dört çeşittir: Allahü teâlâdan gelen, melekten gelen, nefisten gelen, şeytandan gelen. Allahü teâlâdan gelen, kulu uyarmak içindir. Melekten gelen, ibâdete teşvik için, nefisten gelen, hevâ ve heves peşinde koşmaya sevk etmek için, şeytandan gelen, günahı câzip göstermek içindir. Allahü teâlâdan gelen hatırlama, tevhîd nûruyla kabul edilir. Melekten olan hatırlama, marifet nûru ile kabul edilir. Nefisten gelenden, îmân nûru ile sakınılır. Şeytandan gelenden ise, İslâm nûruyla sakınılır, karşı konulur.”
Cüneyd-i Bağdâdî’ye “Tövbe nedir?” diye sorulunca, “Günahı unutmandır” buyurdu. Bu sözü ile, günah olan işi kalbinden öyle çıkarmak lâzım ki, rûhunda bundan eser kalmasın. Böylece bu günahı hiç işlemeyen, tanımayan biri hâline gelirsin” demek istemiştir.
Rüveym hazretleri de: “Tövbe, tövbeden tövbe etmektir” buyurmuştur. Bu sözü, Râbia-i Adviyye hazretlerinin şu sözü açıklamaktadır: “Rabbime tövbe ederken, estağfirullah derken, bu sözümdeki samîmiyetimin tam olmamasından korkar, bunun için tövbe ederim.”
Hüseyn bin Megazilî’ye tövbe nedir denildi. “İnâbe tövbesini mi, isticâbe tövbesini mi soruyorsunuz?” dedi. Soran kimse inâbe tövbesi nedir dedi. “Sana ve her şeye gücü yeten Allahü teâlâdan (azâbından) korkmandır” buyurdu. Ya isticâbe tövbesi nedir deyince, “Sana yakın olduğu (her an seni gördüğü) için Allahü teâlâdan utanarak hayâ etmendir” buyurdu.
Zünnûn-ı Mısrî hazretleri buyurdu ki: “Avamın tövbesi günahlardan, evliyânın tövbesi gaflettendir. Enbiyânın tövbesi ise, bulundukları yüksek derecelerden daha yükseğine kavuşamadıkları içindir.”
Cüneyd-i Bağdadî hazretleri “Zühd, eli maldan, kalbi, onu arzu etmekten çekmektir” buyurdu.
Vehbi Tülek


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Esmaül Hüsna (Arapça- Türkçe) دُعٰٓاءُ اَسْمٰٓاءُ الْحُسْنٰى

Şifa Salavâtı (Salavâtı Tıbbil Kulubi/Salâvatı Tıbbiye)

Güzel Ahlakla ilgili 40 Hadis