Ansızın Öfkelenmek; Tamiri İmkânsız Hatalara Yol Açabilir…
Ansızın Öfkelenmek; Tamiri İmkânsız Hatalara Yol Açabilir…
Hasan Rauf Bey büyük bir merakla, oldukça pahalı, iyi marka; bir
dizüstü bilgisayar almıştı. İşten gelir gelmez çalışma masasına koşuyor eski
fotoğraflarına bakıyor, günlük olayları takip ediyor, hikâyeler okuyor ve yazıyordu.
Böylelikle hem yorgunluğunu gideriyor hem de yeni yeni bilgiler öğrenerek
kendini geliştiriyordu.
İlkokul 2. Sınıfa giden küçük kızı Zehra da bilgisayar açılır
açılmaz babasının yanına geliyor; bilgisayar kullanmayı öğrenirken O’da yeni
yeni bilgiler öğreniyordu.
Hasan Rauf Bey yine bir akşam yorgun argın işten geldi. Çalışma
masasına koştu. Küçük Zehra babasından önce davranarak bilgisayarı açmak
istedi.
Bilgisayar masadan “Küt!” diye düşerek ikiye bölündü.
Klavye bir tarafa ekran bir tarafa gitmişti.
Hasan Rauf Bey çok sinirlenerek; Zehra’ya bir tokat atarak
bağırdı:
“-Neden acele ediyorsun? Ne işin vardı?
Küçük Zehra dudağındaki kanı elinin tersiyle silerek:
“- Ama baba! Hani sen ben doğduğum zaman kucağına alıp
naralar atıyordun ya… İşte o bebeklik resmime bakmak istemiştim!”
Hasan Rauf Bey üzüntüsünden çılgına dönmüştü. Zehra’yı bağrına
bastırarak hüngür hüngür ağlamaya başladı.
“- Minik Zehram!”, “- Canım Yavrum!” Diye sevdiği Zehra’sı daha bir melekti.
Canından kıymetli evlâdının yanında bilgisayarın adı mı olurdu? Dünyalardan çok
sevdiği kızı onun için her şeyden değerliydi.
Hiç düşünmeden sinirlenmiş şeytanın oyununa gelmişti…
“- Ah elim kırılaydı
da vurmasaydım!” diye hayıflanmaya başladı. Hüngür hüngür ağlıyordu…
Babasıyla birlikte Zehra da ağlamaya başladı.
“- Üzülme canım baba, büyüyünce ben doktor olacağım; sana
daha iyisini alırım!”
diyordu. Hasan Rauf Bey’in üzüntüsü daha da çoğaldı.
“- Hayır, kızım bilgisayara ağlamıyorum. İşlediğim günaha
ağlıyorum!” diyordu.
“- Canım yavrum beni affet! Yarın daha güzelini alacağım,
ne olur beni affet!” diye
yalvarıyor, deliler gibi Zehra’sını bağrına basıyordu.
Hepimiz aniden öfkelenebilir telâfisi mümkün olmayan hatalar
yapabiliriz. Ani öfke patlamalarına karşı önlem almalı; öfkemizi kontrol etmeyi
öğrenmeliyiz.
Yazar: Yaşar AKKAŞ
Yorumlar
Yorum Gönder