Hubb-u Dünya Ne demektir?


Hubb-u Dünya Ne demektir?

Dünya sevgisi. Ölümden sonra işe yaramayacak olan şeylere düşkün olmak. Dünya; haramlar, mekruhlar ve Allahü Teâlâ’yı unutturan her şeydir.

Hubb-u dünyâ arttıkça, âhirete olan zarar da artar. Âhiret sevgisi arttıkça, dünyânın ona zararı azalır. (Hadîs-i şerîf-Mektûbât-ı Rabbânî)

Hubb-ı dünyâ, günahların başıdır. (Hadîs-i şerîf-Mektûbât-ı Rabbânî)

Bütün kötülüklerin başı dünyâ sevgisidir...
Sôfiyye indinde nefsin en kötü sıfatlarından biri olarak kabûl edilen, "hubb-i dünyâ" yani "dünyâ sevgisi"nin mahzurları ve kalbi bu kötü sıfattan temizlemek husûsunda Muzaffer Efendi Hazretlerinin lütfettiği bazı hikmetli sözleri, nasîhatları ve ibretli kıssalardan birkaçını sizler için bir araya getirmeye çalıştık...

Efendi Hazretleri bu hususda buyururlardı ki:
İnsanı bir gemiye, dünyâ metâını da denizin suyuna teşbîh edebiliriz... Nasıl ki su geminin dışında yani gemi suyun üstünde olduğunda kolaylıkla yol alıyor fakat su gemiye dolunca gemi batıyorsa, insan da dünyâ sevgisini kalbine soktuğu zaman helâk olur... İnsan, dünyâ muhabbetini kalbine sokmadığı takdirde, dünyâ malına sâhip olmak ona zarar eriştirmez hattâ insan, onunla yapacağı hayır-hasenât ile Allah'ın rızâsını kazanabilir...
İşte bu hakîkate binâen, Efendi Hazretleri sünnet çocuklarına para vereceği vakit zarfın üzerine "Cebinde çok olsun, gönlünde yok olsun" diye yazdırırlardı...

Bütün dünyâ senin olsa bile gerçekde Hakk'ın olduğunu bil...
Hazret-i Aşkî

Hubb-u Riyâset

Hubb-ı riyâset: Makam ve mevki sevgisi
Hubb-ı riyâsetin insana yapacağı zarar, iki aç kurdun, bir koyun sürüsüne girdiği zaman, yaptıkları zarardan daha çoktur. (Hadîs-i şerîf-Berîka)

Hubb-ı riyâset insanlarda üç şeyden hâsıl olur. Birincisi, nefsin arzûlarına kavuşmak arzusu. Nefs, arzûlarının, haram yollardan elde edilmesini ister. İkincisi, kendinin ve başkalarının haklarını zâlimlerden kurtarmak, müstehâb (dinde güzel görülen) ve mübâh (dînen izin verilen) işleri yapmak içindir. Bu niyet ile mevkiye kavuşurken, riyâ (gösteriş) ve hakkı bâtıl ile karıştırmak gibi, İslâmiyet'in yasak ettiği şeyleri yapmamak ve vâcibleri, sünnetleri terk etmemek lâzımdır. Üçüncüsü nefsi eğlendirmektir. (Muhammed Hâdimî)

Olup nâdim elim çektim hevâdan,
Pâk ettim kalbimi hubb-ı sivâdan.
Yüzüm dergâhına döndüm ilâhî,
Kapundan etme red, bu pür günâhı.
(Muhammed bin Receb)

Hubbu Cah Ne demektir?

Hubbu Cah: Şöhret düşkünlüğü, makam sevgisi. Rütbe hırsı.
Ehl-i ahiret için bu his gayet tehlikelidir. Ehl-i dünya içinde gayet dağdağalıdır; Kötü ahlâkın kaynağıdır. İnsanın en zayıf damarıdır.

Bu tabirlerdeki “hubb” kelimesiyle de “bir şeye ölçüyü kaçıracak tarzda ihtirasla yönelme”nin kastedildiğini söyleyip hubb-ı câh’ı şöyle tanımlayalım:
Sırf insanlar nazarında itibar kazanmak, uhrevî olmayan menfaatler elde etmek için bir mevki ya da makama gelmeyi istemek, bunun için her yolu mübah görmek.

Hubb-ı câh, “zühd” dediğimiz, “insanı Allah Teâlâ ile meşgul olmaktan alıkoyan her şeyi terk etme hal ve kararlılığı”nın tam tersi bir tutum kısaca. Hem fert hem toplum için büyük tehlike. Fakat insanları hayatın bir mücadele olduğuna inandırıp “dünyadan ne koparırsam o kârdır” düşüncesiyle birbirine rakip kabul ettiren modern anlayış, bu hastalığı bırakın bir tehlike saymayı, meziyet gibi gösteriyor.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Esmaül Hüsna (Arapça- Türkçe) دُعٰٓاءُ اَسْمٰٓاءُ الْحُسْنٰى

Şifa Salavâtı (Salavâtı Tıbbil Kulubi/Salâvatı Tıbbiye)

Güzel Ahlakla ilgili 40 Hadis