Camide Cemaate Devam Etmenin Fazileti
Camide Cemaate Devam Etmenin Fazileti
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
“Cemaatle kılınan namaz, yalnız başına kılman namazdan yirmi
yedi derece daha faziletlidir.”
“Yatsı namazını cemaatle kılan, gecenin yarısını ibâdetle
geçirmiş, sabah namazını cemâatle kılan ise, gecenin tamamını ibâdetle geçirmiş
gibi sevâb alır.”
“Cemâatle namaz kılan, günün tamamını ibâdetle geçirmiş sayılır.”
“Kırk gün iftitah tekbirini kaçırmamak şartıyle beş vakit namazı
cemaatle kılan kimseye Allahü teâlâ, biri nifaktan, diğeri de Cehennemden azat
olmak üzere iki kurtuluş fermanı yazar.”
Peygamber aleyhisselâm, bazen ba'zı kimselerin cemâate
gelmediklerini görünce, buyurdu ki:
“Münafıklara en zor gelen namaz, yatsı ile sabah namazını
cemâatle kılmaktır. Eğer cemaatin faziletini bilselerdi, sürünerek de olsa “camiye”
gelirlerdi.” “Camiye devam edenin imanlı olduğuna şahitlik ediniz!”
Buyuruldu ki:
“Bir kimse beş vakit namazını cemâatle kılarsa, Allahü teâlâ,
ona beş şeyi ihsan eder: Geçim sıkıntısı çekmez, kabir azabından kurtulur,
kıyamette yüzü ak olur, sıratı yıldırım gibi geçer, Cennete sorgusuz sualsiz
girer.”
Cemâatle namaz kılmağa karşı tenbellik gösterenleri, Allahü teâlâ
şunlarla cezalandırır:
Kazancından bereket kalkar.
Amelleri makbul olmaz.
Sâlihlerin nefretini kazanır.
Aç ve susuz olarak ölür.
Çok zor can verir.
Kabri karanlık olur.
Hesabı şiddetli olur.
Allah’ü Teâlâ’yı gazaplı bulur
Ve Cehennemde azap çeker.
Ebu Hureyre hazretleri buyurdu ki:
“Ezanı işittiği halde cemaate iştirak etmemek, kulağa ergimiş
kurşun dökülmesinden daha kötüdür. Kıyamet gününde bir kavim, yüzleri yıldız
gibi parlak olduğu halde haşrolunacaktır.”
“— Sizin ameliniz neydi ki yüzünüz böyle parlaktır!
O kavim cevap verir:
“— Ezan okununca hemen abdest alır, camiye girerdik.”
Başka bir taife haşrolur ki, onların yüzleri ise ay gibi
parlaktır! Melekler aynı suâli onlara da sorar. Onlar da der ki:
“— Biz ezan okunmadan önce abdest alıp, ezan okunurken camiye
girerdik.” Sonra yüzleri güneş gibi
parlayan bir taifeye rastlayıp sorarlar. Onlar da derler ki:
“— Biz ezanı mescitlerde dinlerdik.”
Selef-i salihin, iftitah tekbirine yetişemiyenleri üç gün, bir
vakit cemaate yetişemiyenleri ise bir hafta taziye eder, geçmiş olsuna
gelirlerdi.
Müslümanın gönlü daima camilerde olmalı, namaz vakitlerini âdeta
iple çekmelidir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki “İyi bir abdest alıp, cemaatle
namaz kılmak için bir mescide gidenin, Allahü teâlâ her adımına bir sevap yazar
ve her adımında bir günahını siler ve Cennette derecesini yükseltir. O halde
ayaklarınızı mescit yollarında bulundurun!”
Cemaate yetişmek mühim olduğu gibi iftitah tekbirine yetişmek
daha mühimdir.
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
“imama birinci tekbirde yetişmek, dünya ve içindekilerden
iyidir.”
“Yedi kat yerler ve yedi kat gökler kâğıt olsa, denizler
mürekkep olsa, bütün ağaçlar kalem olsa, meleklerin hepsi kâtip olsa ve
kıyamete kadar yazsalar, yine imam ile alınan iftitah tekbirinin sevabını
yazamazlar.”
Hadis-i şerifte:
“Namazın ancak gönül hazır olduğu yeri yazılır, diğeri yazılmaz”
buyurulduğu için cemaatle namaz kılmanın hikmetinden birisi de şudur ki,
cemaatten her birinin gönlü hazır olduğu yerler toplanırsa, belki kâmil bir namaz
olup Allahü teâlâya yükselir. Yahut da cemâatten birinin namazı kabul olursa,
onun hürmetine diğerlerinin namazı da kabul olur.”
Cemaatle namazı terk etmek münafıklık alâmetidir. Cemaatle namaz
kılmak çok kuvvetli sünnet-i müekkededir. Vacib veya farz diyen âlimler de
olmuştur.
Hattâ cemaatle namaz kılma imkânı var iken yalnız kılanın
namazının caiz olmadığını bildiren âlimler de vardır. Cemaate devam iman
alâmetlerindendir. Cemaatle Müslümanların birlik ve beraberliği gösterilmiş
olur. Müslümanlar arasında muhabbet duygusu artar, bilmeyenler, bilenlerden
istifade eder. Cemaatte bulunan sâlih zatların bereketiyle dua ve ibadetlerin
kabul olma ihtimali büyüktür. Birkaç özür hali müstesna cemaatle namaz kılmak
için camilere gitmeyi asla ihmal etmemelidir. Herhangi bir özürle cemaati
kaçıranlar, evde aile efradıyla cemaat teşkil ederek namazlarını kılmalıdır.
Fâsık ve mezhepsiz olduğu kafi olarak bilinmedikçe her imamın
arkasında namaz kılmalıdır. Bu imam, fâsık mıdır, mezhepsiz midir diye
araştırmak su-i zan olduğu için haramdır. Kasaptan et alırken besmelesiz mi
kesilmiş, dinsiz mi kesmiş diye araştırılmadığı gibi imamların iyi kötü olduğu
araştırılmamalıdır.
Ya Rabbi! Bizleri doğru namaz kılan ve cemaate devam eden
kullarından eyle!
Dünya mü’minin “Ahiretteki ebedi nimetlere göre ZİNDAN”ı Kâfirin
de “Ahiretteki azabına göre CENNETİ”DİR. Hadis-i Şerif
ALINTI...
Yorumlar
Yorum Gönder