Emre İtaat Eden Ağaç Mucizesi
Emre İtaat Eden Ağaç Mucizesi
Endülüs’ün büyük İslam âlimi Kadı İyaz, Şifâ-i Şerif
isimli eserinde kuvvetli senetlerle ve rivayet silsilesi ile bize Hazreti
Abdullah ibni Ömer’den şu mucizesi naklediyor:
Bir seferde, Allah Resulü’nün Sallallahü Aleyhi
Vesellem yanına bir bedevî geldi. Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem ona
sordu:
“Nereye gidiyorsun?” Bedevî dedi:
“Aileme.” diye cevap verdi. Efendimiz Sallallahü
Aleyhi Vesellem tekrar sordu:
“Ondan daha iyi bir hayır istemiyor musun?” Bedevî
sordu:
“Nedir?” Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem cevap
verdi:
“Allah’tan başka hiçbir ilâh olmadığına, Onun bir
olduğuna, hiçbir şeriki bulunmadığına ve Muhammed’in, Onun kulu ve resulü
olduğuna şehadet etmendir.” Bedevî sordu:
“Bu şehadete şahit nedir?” Efendimiz Sallallahü
Aleyhi Vesellem cevap verdi:
“Vadi kenarındaki şu ağaç şahit olacak.”
İbni Ömer der ki: O ağaç yerinden sallanarak çıktı,
yeri ikiye yardı, Allah Resulü’nün Sallallahü Aleyhi Vesellem yanına kadar
geldi. Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem üç defa kendisinin Allah’ın Elçisi
olduğuna dair o ağacı şahit gösterdi ve ağaç da Efendimizi Sallallahü Aleyhi
Vesellem doğruladı. Sonra Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem ağaca emretti,
ağaç tekrar yerine gidip yerleşti. [1]
Hazreti Büreyde’den nakledilen rivayette ise;
Bedevi’nin bir delil istemesine karşılık Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem
ona “Şu ağaca, ‘Resulullah seni çağırıyor’ de.” diye karşılık verdi. Sonra
işaret ettiği ağaç yerinden çıkarak Efendimizin Sallallahü Aleyhi Vesellem
huzuruna geldi ve “Selâm sana ey Allah’ın Resûlü!” dedi. Sonra Bedevi ağacın
tekrar yerine gitmesini istedi. Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem ağaca
emretti, ağaç tekrar yerine gidip yerleşti.
Bu mucize üzerine o bedevi Efendimize Sallallahü
Aleyhi Vesellem secde etmek istedi. Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem,
kendisine secde etme konusunda kimseye izin olmadığını söyleyince, bu defa da
Bedevi “Elini ayağını öpeyim.” dedi, Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem buna
izin verdi. [2]
http://www.resulullah.org
[1]Kadı Iyâz, eş-Şifâ, 1:298; Ali el-Kari,
Şerhu’ş-Şifâ, 1:615; Beyhakî, Delâilü’n-Nübüvve: 6:14; el-Heysemî,
Mecmeu’z-Zevâid, 8:292; İbn-i Kesîr, el-Bidâye ve’n-Nihâye, 6:125; el-Askalânî,
el-Metâlibü’l-Âliye, 4:16, no. 3836; el-Hâkim, el-Müstedrek, 2:620; İbni
Hibban, Sahih, 8:150.
[2]Kadı Iyâz, eş-Şifâ, 1:299; Hafâcî, Şerhu’ş-Şifâ,
3:49.
Yorumlar
Yorum Gönder