Hayırlı Eş Nasıl Olur?
Hayırlı Eş Nasıl Olur?
Hayırlı eş nasıl olur?
Salih Saliha eş nasıl anlaşılır?
Evlenmek hem hayırlı bir hayat
sürmek hem de harama bulaşmamak adına büyük önem taşımaktadır. Günümüzde ise
basit nedenlerden dolayı boşanmalar ivme kazanmakta. Bu durum ise evlenmeye
niyetli kişilerin tereddüt içerisinde kalmasına neden olmakta. Peki İslam'ın
teşvik ettiği bir hayatı yaşamamıza vesile olacak hayırlı eş nasıl anlaşılır?
Salih ve Saliha eşlerin özellikleri neler olmalıdır?
Saliha Kadınların
Özellikleri
Âilenin huzurunu temin eden ve
gönülleri aydınlatan âdeta billur bir avizedir.
Âilesine cennet saâdeti bahşeden
hoş kokulu bir çiçek, saâdet bahçelerinin en kıymetli tezyinâtıdır.
Şefkat, merhamet, iffet, edep,
hayâ, tevâzu, cömertlik, tefekkür ve tahassüs ile zirveleşen fazîlet
âbidesidir.
Evinin işlerini, efendisinin ve
çocuklarının hizmetini îfâ ederken dahî Kurʼân-ı Kerîm ile ünsiyetini ihmâl
etmeyen bir gayret ve ferâgat timsâlidir.
Etrâfına gayet latîf bir lisanla, nezâket ve
müsâmaha ile muâmele eden bir zarâfet numûnesidir.
Onun yüreği, kendi yavrusundan
başlayarak yeryüzündeki bütün âcizleri, muhtaçları kucaklama temâyülü ile dolu
bir rahmet dergâhıdır.
Mü’minin takvâdan sonra sahip
olabileceği en hayırlı nîmettir.
Nitekim Peygamber Sallâllâhu
Aleyhi Vesellem Efendimiz bir hadîs-i şerîflerinde:
“Bana dünyanızdan, kadın ve güzel
koku sevdirildi; namaz da gözümün nûru kılındı.”[1] buyurmuşlardır. Yani sâliha
bir hanımı Cenâb-ı Hak sevmiş ve Habîbʼine de sevdirmiştir.
Âyet-i kerîmede; “Rabbimiz! Bize
gözümüzü aydınlatacak eşler ve zürriyetler bağışla…”buyrulması da sâliha hanım
yetiştirmenin ehemmiyetine dikkat çekmektedir. Bu keyfiyetteki sâliha hanımlar
için Efendimiz Sallâllâhu Aleyhi Vesellem:
“Cennet annelerin ayakları
altındadır!”[2] buyurmuşlardır.
Yine Efendimiz Sallâllâhu Aleyhi
Vesellem sâliha bir hanımefendiyi şöyle tavsîf etmişlerdir:
“Mü’min, Allâh’a takvâdan sonra
en ziyâde sâliha bir eşten hayır görür. Böylesi bir kadına emretse itaat eder.
Ona baksa sevinç duyar. Bir şeyi yapıp yapmaması hususunda yemin etse, kadın
bunu yerine getirerek onu yeminden kurtarır. Zevcesinden ayrılıp uzak bir yere
gitse, kadın hem kendi nâmusunu korur hem de kocasının malı hususunda hayırlı
ve dürüst olur.” (İbn-i Mâce, Nikâh, 5/1857)
Sâliha bir hanımefendi, ilâhî
kudretin insanoğluna lûtfettiği bir şefkat kucağıdır. Âile ocağındaki fertlerin
taşkınlıklarını, bilhassa çocukların usandırıcı hırçınlıklarını eritecek
fazîlet cevheri, anne kalbidir. O, bir taraftan âileyi mânevî neşvelerle
doldurur, bir taraftan da günah girdapları ve ahlâksızlık erozyonlarına karşı
âilenin koruyucu zırhı -tâbir yerindeyse- bir paratoneri olur.
Sâliha bir hanımefendinin takvâ
ve istikâmeti; kocasını, çocuklarını, akrabalarını ve hattâ komşularını hayır
ve hasenâta teşvik edecek mâhiyette olur.
Şüphesiz ki âile hayatında bir
hanımın en mühim vazife ve mesʼûliyetleri, kocasına karşı olanlardır. Bu
meyanda sâliha bir hanımefendi;
Beyini hiçbir zaman ihmâl etmez,
âile fertleri arasında onu ikinci sıraya düşürmez.
Efendisi evine döndüğünde onu
kapıda, güler yüzle karşılar; evinden çıkarken de güzel sözler ve duâlarla
yolcu eder.
Üstünü-başını ve evini temiz,
tertipli ve güzel tutmaya dikkat eder. Efendisinin nefretini celbedecek nâhoş
görüntü, kötü koku vb. menfîliklerden kaçınır.
Ev işlerinde ve çocukların hizmetinde kendisi
çok yorulmuş olsa bile bunu belli etmez, beyinin yanında yüzünü ekşitmez. Onun
sıkıntılarını paylaşır, tatlı diliyle tesellî kaynağı olur, yorgunluğunu
atmasına yardımcı olur.
Sâliha bir hanım, efendisini
memnun edebilmek için; onun hislerini, ideallerini, ilgi alanlarını, zevklerini
iyi anlamaya gayret eder. Meselâ efendisinin yemek yiyeceği, dinleneceği
vakitleri iyi takip eder. Yani bunları hangi vakitte yapmayı alışkanlık hâline
getirmişse, o vakitleri gözetip hazırlığını zamanında yapar.
Sâliha bir hanım, beyine hayırlı
ve meşrû her işinde destek olur.
Aile ile sırlarını kimseye ifşâ
etmez.
Sâliha bir hanım, efendisinin
sevinciyle sevinir, kederiyle kederlenir. Âdeta iki bedende tek bir yürek olur.
Hayat sürprizlerle doludur.
Saâdet mevsimleri gibi, felâket zamanları da olur. Böyle durumlarda sâliha bir
hanım, elinden gelen hiçbir fedakârlığı esirgemez. Efendisinin yükünü
hafifletmeye gayret eder. Efendisi evine ne getirebilirse, buna hamd eder,
şükreder, şikâyeti unutur, rızâ hâlinde olur.
Sâliha bir hanım, yalnız
efendisini sevip saymakla kalmaz, onun akraba ve dostlarına da hürmette kusur
etmez. Hattâ bir tercih durumunda kalırsa, kendinden fedakârlıkta bulunup
beyinin âilesine daha fazla yakınlık gösterir. Zira bu davranışın, efendisini
memnun edeceğini bilir.
Sâliha bir hanım, Allâhʼın
belirlediği mahremiyet sınırlarına titizlikle riâyet eder. Meselâ yalnız
başınayken, kendisine nikâh düşen birini, akrabadan bile olsa evine alamaz.
Hiçbir zaman saf ve güzel niyet gözlüğünü takıp da mahremiyet duvarlarını
yıkamaz. Bembeyaz bir elbise gibi olan nâmus, iffet ve haysiyetine en küçük bir
leke düşürmeme hassâsiyetini muhâfaza eder.
Sâliha bir hanımefendi, beyinin
davranışlarına son derece dikkat eder. Şâyet efendisinin bir hususta asabîleştiğini
fark ederse, meseleyi münâkaşa raddesine vardırmadan, alttan alarak, sükûnet,
sühûlet ve mülâyemetle tatlıya bağlamaya çalışır.
Sâliha bir hanımefendi, kocası
ne kadar asabîleşse de kendisine yakışan edep ve terbiye dâiresinin dışına
çıkmaz. Öfkeyle karışık münâkaşaların hiçbir hayır getirmeyeceğini, bilâkis
aradaki muhabbet ve saygıyı zedeleyip âile yuvasını tehlikeye atacağını dâimâ
göz önünde tutar. Kocasının hatâsını anlayıp telâfî edeceği zamanı sabırla
bekler…
İşte bu ve benzeri fazîletlerle
kendisini âilesine hasreden sâliha bir hanımefendi; engin bir sevgiye, derin
bir saygıya ve ömürlük bir teşekküre lâyıktır…
Rasûlullah Sallâllâhu Aleyhi
Vesellem Efendimiz de böyle sâliha bir hanımefendinin uhrevî mükâfâtını:
“Kocası kendisinden memnun
olduğu hâlde ölen (takvâ sahibi bir) kadın Cennet’e girer.” (Tirmizî, Radâ’,
10/1161; İbn-i Mâce, Nikâh, 4) beyânıyla müjdelemiştir.
Salih Erkeklerin
Özellikleri
Allah rızası için yumuşak olur
ve ılımlı hareket eder.
Kusursuz kul olmayacağını,
nihayet kendisinin de başkalarınca izlenen kusurlarının bulunduğunu düşünür.
Hediyelerle, ikramlarla,
iltifatlarla gönlünü hoş etmeyi sevap işlerden görür.
Bir evde hapis hayatı yaşamaya
dönüşen bir evlilik yerine, yeri geldiğinde gezdiren, gösteren bir eşle mesut
bir hayat yaşamanın hazzını hissettirir.
Özel yetenekleri varsa onları
geliştirmeye yardım eder.
Büro işlerini eve taşımaz. Evi,
dinlenme ve saadet merkezi olarak korur.
Eve giriş çıkışlarda veya
gerektiği zamanlarda eşini öpmekten çekinmez.
Eşini dini hayatındaki
eksikliklerde tenkit etme yerine onu, imanını geliştireceği, mü’min cemaate
destek olabileceği ders halkalarına, mubah olan faaliyetlere katılmaya teşvik
eder. Katılmasında ısrarcı olur.
Eve ait eşya seçiminde onun
tercihine ağırlık vermekte sakınca görmez.
Eşinin ailesini ihtiramla
karşılar. Eşinin onlarla gidiş-geliş yapmasını kolaylaştırır. Eşinin ailesi
arasındaki anlaşmazlıklara karışmaz.
Eşinin hastalığı ile samimiyetle
ilgilenir.
Çocuklara karşı annelerini küçük
düşürmez.
En az haftanın bir gününü eşiyle
baş başa kalmaya ayırır.
Konuştukları ile yaptıkları
arasında çelişki olmamasına dikkat eder.
Allah'ın rızasını kazanırsa,
sözü dinlenen, gönüllerde yeri olan bir insan olacağını çok iyi bilir.
Yorumlar
Yorum Gönder