Çin’li Li Li Gelin
Çin’li Li Li Gelin
Uzun
yıllar önce Çin’de Li Li adında bir kız yaşıyordu. Günler günleri, yıllar
yılları kovaladı ve çoğu genç kız gibi Li Li de günün birinde bir delikanlıya âşık
olup, evlendi.
Li Li’nin
kocası zengin değildi ama ailesine karşı sorumluluklarına dikkat eden biriydi.
O yüzden Li Linin evini dul kayınvalidesiyle de paylaşması gerekiyordu.
Gelin
görün ki aylar geçtikçe Li Li kayınvalidesi ile geçinmenin çok zor olduğunu
anlamaya başladı. İkisinin de kişiliği çok farklıydı ve bu yüzden sık sık kavga
ediyorlardı. Kavgalar öyle şiddetlenmişti ki; komşular da evde olan bitenden
haberdar olmaya başlamışlardı.
Birkaç
ay daha böyle geçtikten sonra Li Li, bu işin böyle gitmeyeceğini en kısa
zamanda bir şeyler yapması gerektiğini düşünmeye başladı. Bu durumun annesi ile
eşi arasında kalan kocası için evliliği cehenneme çevirdiğini görüyor ve eşi
için de üzülüyordu.
Li Li
bir çare bulabilmek ümidiyle baba tarafından aile dostları olan bir baharatçıya
gidip derdini anlattı. Baharatçı Li Li’ye bu işin kesin çözümünün kayınvalideyi
ortadan kaldırmak olduğunu söyledi.
Ama bu
işi fark ettirmeden halletmesi gerekiyordu. O yüzden değişik bitkilerden
hazırladığı bir karışımı Li Li'ye üç ay boyunca azar azar kaynanasına
hazırladığı yemeklere koyması için verdi. Bu karışımdaki zehir az az verildiği
için kayınvalideyi Li Li’nin öldürdüğü anlaşılmayacaktı.
Yaşlı
baharatçı, Li Li’ye bu üç ay içerisinde şüphe verici davranışlardan, özellikle
kayınvalidesine karşı sert tepkilerden ve kavgalardan kaçınmasını, ona çok iyi
davranmasını tavsiye etti.
Baharatçının
hazırladığı zehir karışımını alarak sevinç içinde eve dönen Li Li, baharatçının
önerdiği planı adım adım uygulamaya başladı. Her gün en güzel yemekleri
yapıyor, kayınvalidesinin tabağına zehri azar azar karıştırıyor ve ona da iyi
davranmayı ihmal etmiyordu.
Onun bu
iyi muamelesi kayınvalidesini de etkilemiş, gün gün ona daha iyi davranmaya,
haftalar geçtikçe de ona kendi kızı gibi sevgi göstermeye başlamıştı.
Evde
artık barış rüzgârları esiyordu. Bu durum karşısında Li Li yaptığından utanmaya
başladı. Kayınvalidesinin aslında pek de kötü biri olmadığını bilakis çok iyi
biri olduğunu düşünmeye başlamıştı. Ama yemeğine karıştırdığı zehirler yüzünden
ölmesi de an meselesiydi.
Vicdan
azabı içinde kıvranan Li Li, baharatçıya gidip, bu kez verdiği zehri kandan
temizleyecek bir iksir yapması için kendisine yalvardı. Artık yaşlı kadınının
ölmesini istemiyordu. Yaşlı baharatçı onun böyle yalvarması karşısında
kahkahalarla gülmeye başladı.
- “Ah Li Li! Sana zehir
diye verdiğim şey; vücudu güçlendiren bazı bitki özlerinin bir karışımıydı
yalnızca. Çünkü asıl zehir ikinizin kalbindeydi. Sen ona iyi davrandıkça o da
sana iyi davrandı. Böylece bu zehir dağıldı. Yerini sevgi ve muhabbete bıraktı.”
Yorumlar
Yorum Gönder