Kayıtlar

Ukayl el-Münbecî Rahmetullahi Aleyh Kimdir?

Ukayl el-Münbecî Rahmetullahi Aleyh Kimdir?               Ukayl el-Münbecî, 12. asırda yaşamış; “Münbec” denilen köyde medfun olduğu; bu sebeple kabri ziyaret yeri sayıldığı rivayet edilir.             İlim, edeb ve tasavvuf terbiyesiyle yetişmiş; “hâl sahibi bir velî” olarak kabul edilir.             Rivayetlere göre kerâmetleri görülmüş, talebeleri ve çevresi üzerinde derin tesir bırakmıştır.                  Ukayl el-Münbecî’ye Nispet Edilen Bazı Sözler / Hikmetler   ·        “Mârifet odur ki, ona kavuşmakla Allah’ü Teâlâ her şeyden üstün tutulur.” ·        “Bir kimse kendisi için üstünlük iddiâ eder veya söz söylemekte ileri giderse, o mârifet sahibi olamaz ve Allah’ı tanıyamaz.” ...

Dilin Belâsı (Âfâtü’l-Lisân)

Dilin Belâsı (Âfâtü’l-Lisân)   İmam-ı Gazâlî Rahmetullahi Aleyh’e göre dil, kalbin tercümanıdır; insanı en çok yükselten de, en çok helâke sürükleyen de yine dildir. Bu nedenle dilin korunmasını, kalbin korunmasına bağlar.   Dilin Başlıca Afetleri Şunlardır:   1.     Faydasız ve Gereksiz Konuşmak Gazâlî Rahmetullahi Aleyh’e göre her söz hesaba tabidir. Fayda getirmeyen, ne dünya ne ahiret açısından yararı olmayan konuşmalar bile zaman israfıdır ve kalbi karartır.   2.     Yalan Söylemek Yalan, münafıklığın şubesi olarak görülür. Gazâlî Rahmetullahi Aleyh: “Yalan, kalbi karartan en büyük perdedir” der. Sadece açık yalan değil, abartmak, eksiltmek ve yanıltıcı ifade de yalana dahildir.             3.     Gıybet (Dedikodu) İhyâ’nın en uzun başlıklarından biridir. Gıybeti “öldükten sonra kardeşinin etini yemek” olarak niteler (Hucurât 12'y...

Din Kardeşine Yardım Etmenin Sevâbı

Din Kardeşine Yardım Etmenin Sevâbı   Müʼminler, bir Allâhʼa inanan, aynı Peygamberʼin ümmeti olan, aynı kıbleye yönelen, câmilerde omuz omuza saf tutan, birbirlerini kendisine emânet ve zimmetli gören din kardeşleridir. Îman kardeşliği; aynı anne-babanın evlâdı olmak demek olan kan bağı kardeşliğinden daha üstündür. Çünkü nesep bağı ve biyolojik yakınlık, kalbî yakınlık yoksa bir fayda vermez. Nitekim Nuh -aleyhisselâm-ʼın dördüncü oğlu Kenanʼın biyolojik yakınlığı ve nesep bağı, ona hiçbir fayda vermedi. Tûfanʼda diğer kâfirlerle birlikte o da helâk oldu. Cenâb-ı Hakʼtan Nuh -aleyhisselâm-ʼa şu îkaz geldi: “…Ey Nuh! O aslâ senin âilenden değildir…” (Hûd, 46) Ebû Dücâne -radıyallâhu anh- hasta iken ziyâretine giden birisi, onun sîmâsının nûr gibi parladığını gördü ve ona: “– Sîmân neden böyle parlıyor?” diye sordu. O da şu cevâbı verdi: “– Benim iki amelim var: Beni ilgilendirmeyen hususlarda susarım. Gönlüm mü’minlere karşı sû-i zandan uzak kalır. Her mü’mine hüsn...

Doğrudan Haktan Şaşma!

Doğrudan Haktan Şaşma!   Doğruluktan iyilikten haktan şaşma! Üzüntüde neşede de aşırıya kaçma! Nimetleri boşa harcayıp etrafa saçma! Yoksulları hor görüp başlarına kakma!   Sakın senin olmayan harama el atma! Duyduğundan dedikoduyu etrafa saçma! Kazansan bile başkasının canını yakma! Sakın dostlarını dünya malı için satma!   Harami çocuklarının boğazına katma! Kapını pencereni kapatmadan yatma! Ana babaya sevgi saygıda kusur yapma! Demiroğlu diyor ki hep güler yüzlü ol! Kaşlarını çatma!   Demiroğlu

Bir Eğitim Önderi Olarak Peygamberimiz

Bir Eğitim Önderi Olarak Peygamberimiz   İnsana bilmediği şeyi öğreten, tüm her şeyin ismini öğreterek Âdem'in şahsında insanlığı eğiten Yüce Rabbimiz, peygamberleri eğitim ordusunun önderleri olarak göndermiştir. Peygamberler Sallallahu Aleyhi Vesellem, Yüce Rabbin eğitim ve öğretiminden geçerek, ilâhî bilgiyi kuşanmışlar, onun gereklerini önce kendileri yaşamışlar ve bu konuda insanlığa en güzel örnekleri sunmuşlardır.   İşte vahiy destekli o eğitim ordusunun son halkası Hz. Muhammed’dir. O, "Ben muallim peygamber olarak gönderildim", "Beni Rabbim terbiye etti ve ne güzel terbiye etti" buyurarak kendisini insanlığa takdim etmiş ve her konuda olduğu gibi eğitim-öğretim alanında da en güzel örnekliği bizlere sunmuştur. Onun hayatı eğitimcilerin yolunu aydınlatan nice canlı örneklerle doludur. Biz bu yazımızda Onun hayatından bazı kesitler sunarak konuya açıklık getirmeye gayret edeceğiz. Peygamberimizin insanları eğitirken izlediği yol ve yöntemleri...

Yılan Derisi Satan Adamın İbretlik Hikâyesi

Yılan Derisi Satan Adamın İbretlik Hikâyesi               Şehrin kalabalığından uzak, dağların eteklerinde yaşayan yaşlı bir adam vardı. Herkes ona “Yıldırımlar Hüsnü” derdi. Çünkü gençliğinde dağlarda yıldırım çarpmasından kıl payı kurtulmuş, o günden sonra hayatını doğaya adamıştı.             Geçimini ise çok garip bir işten sağlardı:             Yılan derisi satar. Ama kimse tam olarak bu derileri nereden bulduğunu bilmezdi. Yılan avladığını söyleyenler de olmuştu, dağlarda ölü yılanları topladığını söyleyenler de…             Fakat herkes şundan emindi: Hüsnü’nün gözlerinde yılların acısı, sözlerinde hayatın özeti vardı.                       ...

Yahudilerin Alçaklığı ve Gerçek Yüzleri

Yahudilerin Alçaklığı ve Gerçek Yüzleri               Almanlar’ın eline esir düşen Rus askerin günlüğünden…             Yıl 1941, Almanlar esir düşen bizlere derin bir çukur kazmamızı emrettiler.             Çukuru kazdıktan sonra ellerindeki Yahudiler’i getirerek çukura attılar ve bizden onları canlı canlı gömmemizi istediler.             Bizler bu kötülüğü reddettik.             Alman komutan Yahudiler’in çukurdan çıkarılıp bizim çukura atlamamızı emrederek, çukurdan çıkan Yahudiler’e ise bizi canlı canlı gömmelerini istedi.             Yahudiler gözlerini dahi kırpmadan bizlerin üzerine toprağı atmaya başladılar. Tam toprak bizleri yutmak üz...