Kayıtlar

Çanakkale Ruhu

  Çanakkale Ruhu Çanakkale Şehitliği’ni gezip de gözyaşlarıyla toprağı sulamayan insan yoktur. Çünkü ağlamamak imkânsız. Kazanılması imkânsız görülen bir savaşın zaferle sonuçlanması gibidir burada dökülen gözyaşları. O an acı çekmez insan; kıyılır, hüzünlenir, susar ama hissettiği şey acı değildir. Biraz gurur, biraz minnet, biraz şükran, biraz aidiyet ve çokça huzur hisseder. Oracıkta uzanıp kalmak, o toprağa karışmak ister. Kilometrelerce yürür de yorulmaz. Bastığı her yer kutsaldır, çiğnemekten korkup kanatlanmak ister. Şehitlikler geçildikçe bölük bölük askerler ayaktaymış gibi gelir ve dünyanın en güvenli yerindeymişsin gibi şenlenirsin zaman zaman. Sırtını dayadığın bir ağaç, ayaklarına dolanan bir çalılık, avucunda ufaladığın bir avuç toprak ete kemiğe bürünür. Engebeli arazide önüne bakmadan yürümen imkânsızdır. Bir tümsekten bir çukura her adımda ayağının altındaki zeminin yapısı değişir. Ayağına dikenler battığında küçük bir “ah!” çıkar ağzından ve utanırsın. Ayağınd...

Çanakkale Geçilmez…

  Çanakkale Geçilmez…   Nuriye Akyol   ÇANAKKALE GEÇİLMEZ, geçmek kimin haddine, Düşmanları denize döktüğümüz gün bugün... İslam surlarında gedik açmak kimin haddine; Dikenleri bağrımızdan söktüğümüz gün bugün, İstikbalimize ışık yaktığımız gün bugün...   Biz ölürüz de girmeyiz küffarın sultasına, Allah’ın yardımı ile son verdik saltasına, İslam’ın sancağını çarmıhın ortasına; Allah Allah nidasıyla çaktığımız gün bugün, Düşmanların imiğini sıktığımız gün bugün...   Evliyalar ve şehitler, melekler bile burada, O besmelesiz şeytanlar ayak basamaz yurda, Ölmek var, ama dönmek yok, Türklüğün fıtratında; Kurtuluş meşalesini yaktığımız gün bugün, Bir millet olarak şaha, kalktığımız gün bugün...   Seyit Onbaşılar gibi, gücü yetene kadar, Aç ve susuz çarpıştılar, nefes bitene kadar, Yorulmak yok, dönmek asla, kabre yatana kadar; Düşmanların mezarını kazdığımız gün bugün, Çanakkale destanını yazdığımız gün bugün......

Tesettür İle İlgili Ayet-i Kerime ve Hadis-i Şerifler 97

Tesettür İle İlgili Ayet-i Kerime ve Hadis-i Şerifler 97 Tesettür İle İlgili Ayet-i Kerimeler 01- "Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve müminlerin hanımlarına söyle, dışarı çıkarken üstlerine cilbablarını alsınlar. Bu, onların tanınmasını ve bundan dolayı incitilmemelerini sağlar. Allah, Gafûrdur, Rahîmdir." (Ahzab Sûresi, 59) 02- "Mümin kadınlara da şöyle: Gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. Zinet yerlerini açmasınlar. Bunlardan kendiliğinden görünen kısmı müstesnadır. Başörtülerini yakalarının üstüne koysunlar. Zinet yerlerini kendi kocalarından, babalarından, kocalarının babalarından, oğullarından, kocalarının oğullarından, kendi erkek kardeşlerinden, kendi kardeşlerinin oğullarından, kız kardeşlerinin oğullarından, kendi kadınlarından, kölelerinden, erkeklik duygusu kalmayan hizmetçilerden veya henüz kadınların gizli yerlerine muttali olmayan çocuklardan başkasına göstermesinler. Gizleyecekleri zinetleri bilinsin diye ayaklarını da vurmas...

Yunus Aleyhisselamın Kavmi Gibi Topluca Dua Edelim

                Yunus Aleyhisselamın Kavmi Gibi Topluca Dua Edelim 6 Şubat'tan beri sallanıyoruz. Şöyle böyle değil, dünyadaki eşi benzeri olmadık biçimde. Beş büyük deprem, altı bin küsur artçı. Bunların hepsini ailemizle birlikte yaşadık. 6 Şubat'ta gece yarısı idi. Daha imsaka çok vardı. Müthiş bir sarsıntı. 105 saniye sürdü. Bu deprem durunca abdest alıp iki rekât teheccüd namazı kıldım, derken deprem yeniden başladı. Bu ilkinden de şiddetliydi. (Tuhaftır, depremi yaşayan biziz, ancak sözüm ona uzmanlar bundan bahsetmiyor.) Yine 6 Şubat günü öğleden sonra üçüncü depremi yaşadık. Yerler kar. Hava çok soğuk. Yağmur yağınca kar eridi. Ayaklarımız sular içerisinde. Evlere giremiyorsun. On gün sonra biraz ortalık sakinleşince evleri az hasarlı olanlar evlerine dönmüştü ki 20 Şubat akşamı 20.04'te 6.4 ve 5.8 şiddetinde iki depremi yaşadık. Rabbim, depremi yaşamamış olanlara yaşatmasın. Çok zor bir imtihan. Halimiz, Yunus Aleyhisselamın ...

Altı Garip Şey Nedir?

  Altı Garip Şey Nedir?   Peygamber efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem buyurdular ki: Altı şey, altı yerde gariptir: 1- Namaz kılmayanlar arasında mescid gariptir. 2- Okumayanların evinde Mushaf gariptir. 3- Fasık kimsenin içinde Kur’an-ı Kerim gariptir. 4- Müslüman saliha kadın, kötü huylu zalim adamın elinde gariptir. 5- Salih Müslüman erkek kötü huylu alçak kadının elinde gariptir. 6- Kendisini dinlemeyenler arasında âlim gariptir.   Sonra Resulullah Sallallahü Aleyhi Vesellem buyurdular ki; Allah Teâlâ bu altı şeyi garip bırakanlara kıyamet günü rahmet nazarı ile bakmaz! (M. Ç. Yar-i Güzin)

Yunan Zulmü: ‘La İlâhe İllallah’ Dedi Diye; Sırtından Bıçakladılar

Resim
Yunan Zulmü: ‘La İlâhe İllallah’ Dedi Diye; Sırtından Bıçakladılar   Aydın Kuşadası açıklarında kurtarılan 40 yaşındaki Yemen uyruklu Abdullah Mohamed Isaak, Yunanistan Sahil Güvenliği tarafından “‘La ilahe illallah’ deme diyerek dövülüp sırtından bıçaklandığını iddia etti. Sahil Güvenlik Komutanlığı, bir hafta önce Kuşadası açıklarında can salı içerisinde bir grup düzensiz göçmen olduğu bilgisini aldı. İhbar üzerine bölgeye ulaşan ekipler 35 kaçak göçmeni sağ olarak kurtarırken, vücudunda bıçak izleri bulunan ve bilinci kapalı olduğu belirlenen 1 kişiye sağlık ekipleri tarafından müdahale edildi. Yapılan tedavinin ardından Yemen uyruklu olduğu belirlenen Abdullah Mohamed Isaak (40), Yunan güvenlik güçleri tarafından darp edilerek bıçaklandığını söyledi. Sırtında 30 ve 20 santim uzunluğunda 2 büyük bıçak yarası olan ve Kuşadası Devlet Hastanesi’ndeki tedavisinin ardından sırtına dikiş atılan Isaak, daha sonra diğer 34 göçmen ile birlikte Aydın İl Göç İdaresi Müdürlüğü Geri ...

Sorularıma Mantıklı Cevabı İslam'da Buldum!

Resim
Sorularıma Mantıklı Cevabı İslam'da Buldum!   21 yaşındaki Belçikalı genç kız Anizet Héloise Müslüman oldu: Sorulan sorulara: “Sorularıma Mantıklı Cevabı İslam'da Buldum!” cevabını verdi. Afyonkarahisar'ın Emirdağ ilçesine gelen Héloise, Kelime-i Şehadet getirip Leyla ismini aldı. Gözyaşlarını tutamayan Anizet Héloise, İslam dinini seçmesinin nedenini ise; “İslâm'ın mantıklı bir din olması, sorularına cevap bulması ve huzur duyması…” olarak ifade etti. Kendisine, Kur'an-ı Kerim hediye edildi.

Yusuf ve Sevgi

              Yusuf ve Sevgi   Yusuf ailesinin tek çocuğuydu... Annesi babası Onu en iyi şekilde yetiştirmeye gayret ediyorlardı... İmam-Hatip öğrencisiydi Yusuf... Yusuf'un uzaktan uzağa sevdiği bir kız vardı... Sevgi... Sevgi sınıfın en ağırbaşlı kızıydı... Başı hep önündeydi... Teneffüs aralarında evden getirdiği kitaplarını okurdu hep... Yusuf derste gizli gizli bakardı Ona... O ise Yusuf'a hiç karşılık vermezdi... Görmezdi bile Yusuf'un Ona ilgisini... Oysaki sınıfın değil okulun en yakışıklı çocuğuydu Yusuf... Kızlar onunla arkadaş olmak için can atardı... Ama O dinine düşkün biri olduğundan zinaya düşme korkusundan uzak dururdu onlardan... Ama ne yaptı ise Sevgi'den uzak duramıyordu... Evet, göz zinasıydı bu yaptığı... Ama elinde değildi, nefsine yenik düşüyordu... Bir gün cesaretini toplayıp kıza açılmayı düşündü... Herkesin bir sevgilisi vardı... Kendisinin de olmalıydı... Diğerlerinden neyi eksikti ki... Arapça dersindelerdi...