Hakk’a Yakın Olan Kul

 Hakk’a Yakın Olan Kul

 

Cenâb-ı Hak buyuruyor:

Bismillahirrahmanirrahim

 

“Şüphesiz îman edip sâlih amel işleyenler için başlarına asla kakılmayan bir mükâfat vardır.” (Fussilet, 8)

 

Rasûlullah (sav) efendimizbuyurdular:

 

“Allah’a teslimiyet gösteren hiçbir kul yoktur ki bedenine herhangi bir belâ isâbet etsin de Yüce Allah amellerini kontrol etmekte olan iki meleğe şöyle demesin: “Bu kuluma Bana tam olarak bağlı bulunduğu sırada yazdığınız mükâfat ve sevapları beher gün ve gece yine yazın.” (et-Terğib, V, 250)

 

Abdullah b. Mes’ûd Radiyallahü Anh’dan rivâyet edildiğine göre o şöyle demiştir:

 

“Allah’ın elçisiyle oturuyorduk, Rasûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem gökyüzüne baktı ve tebessüm etti. Ey Allah’ın Rasûlü! Size ne keşf olundu ki tebessüm ettiniz? Diye sordum. Buyurdu ki tebessüm ettiğim şey şudur: “Hastalıktan inleyip sızlayan mü’min bir kul, bu hastalıktan dolayı kendisine ihsan edilen nimetleri ve Hakk’a ne kadar yakın olduğunu bilseydi, bütün ömrü boyunca bu hastalıktan kurtulmak istemezdi. Gökyüzüne baktığımda iki melek yeryüzüne inmekteydiler. İbâdete düşkün olan bir kula ulaşmak istediler de onu mihrapta ibadet ederken bulamadılar. Bu kulun hastalıktan dolayı ibâdet edemediğini gördüler. Melekler, Allah’ın huzuruna dönerek: “Allah’ım! Falanca kulun gece gündüz yaptığı bütün ibadet ve tâatin sevabını yazdık. Fakat şu an bir hastalığın pençesinde, onun hiçbir amel ve ibadetini yazamıyoruz” dediler. Allah şöyle ferman buyurdu: “Kulumun sağlıklı iken gece gündüz yapmakta olduğu amelin sevabını ondan hiçbir şey eksiltmeksizin tekrar yazınız. Hasta iken yapamadığı amellerden dolayı sevabı eksik olmasın. Sağlıklı iken yapmakta olduğu amellerin sevaplarını hastalandığında vermek de bana âiddir.” (et-Terğib, V, 251, 252) Yani o kimse sıhhat buluncaya kadar hastalığı müddetince onun ecrini ben vereceğim. (İsmail Hakkı Bursevî, Rûhu’l-Beyân, 18.Cilt, Sayfa 23, Erkam Yay.)

 

Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)

 

el-Musavvir: Her mahlûku, ezelî hikmetinin gereği, çeşitli şekillerde yaratan, tasvir eden, her varlığa ayrı bir şekil ve özellik veren demektir.

 

Kısa Günün Kârı

Hastalık, zayıflık ve âcizlik sebebiyle Allah’a ibâdet etmekten ve tâatten geri kalanlar Hakk’a karşı görevlerini yerine getiremezler. Bu sebeple rahatsız olup kederlenirler. Âlemlerin Rabbi bu hastalık sebebiyle onlara, sağlıklı zamanlarında yaptıkları ibâdet ve tâatte olduğu gibi sevap yazar.

 

Lügatçe

Mükâfat: Ödül.

Beher: Her bir.

tâat: İbadet etmek. Allah’ın (cc) emirlerini yerine getirmek. İtaat etmek.

 

(İki Gün Bir Değil, Osman Nuri Topbaş)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Esmaül Hüsna (Arapça- Türkçe) دُعٰٓاءُ اَسْمٰٓاءُ الْحُسْنٰى

Uzun Ömür İçin Dua

Şifa Salavâtı (Salavâtı Tıbbil Kulubi/Salâvatı Tıbbiye)