Allah’ım Senden Cömertliğin Kadar İstiyoruz…
İçi bal fıçılarıyla dolu bir gemi
limana yaklaştı. İşçiler bal fıçılarını boşalttıkları sırada fakir olduğu her
hâlinden belli olan yaşlı bir kadın elinde küçük bir kâseyle çıka geldi.
Balların sahibi olan tâcirin yanına
gidip, kendisine kâse dolusu bal vermesini istedi. Tâcirin sessiz kalıp
kendisine bal vermediğini gören yaşlı kadın ümitsizce geri döndü...
Yaşlı kadın oradan ayrılınca tâcir,
olaya şahit olan genç çalışanını çağırıp yaşlı kadını takip etmesini ve evine
bir fıçı dolusu bal götürmesini söyledi.
Genç adam şaşırıp kalmıştı:
“- Kadıncağız sizden azıcık bal istedi,
vermediniz; şimdi ise bir fıçı bal gönderiyorsunuz!”
Tacir cevap verdi:
“- Ey genç! O kendi miktarınca ve
ihtiyacı kadar ister, ben de kendi miktarımca ve gücüm kadar bağışladım...”
“- Allah'ım! Bizim ihtiyaç
kâselerimiz küçük ve derinliği azdır...”
Biz
ne istenmesi gerektiğini veya nasıl istenmesi gerektiğini bilmeyiz.
Dünya
ve ahiretimiz için en hayırlı olan ne ise, Sen de kendi cömertliğin miktarınca
En başta Ümmeti Muhammed’e, bana, akraba ve dostlarıma, din kardeşlerime
isteklerinin kat-kat üstünde bağışta bulun yâ Rabbi”!”
Âmîn... Âmîn... Âmîn...
Yorumlar
Yorum Gönder