Şu Kopan Fırtına, Türk Ordusudur Yâ Rabbi!
Yüküm
ağırdı. Arkadan bir genç yetişerek;
“- Hacı amca
yükünüzü taşımak istiyorum!” Dedi. Kul hakkı almak istemiyordum. Evin yakın
olduğunu söyledim. Teşekkür ettim.
“- Hayır,
size yardım edeceğim” dedi. Çok ısrarlıydı.
“- Beraber
taşıyalım!” Dedim.
“- Hayır!”
dedi. “Hepsini yalnız taşıyacağım!”
Baktım çok
ısrarlıydı. Çaresiz yükümü verdim.
“- Ben
emekli öğretmenim! Tanışalım!” dedim.
O da
kendisini tanıttı. Suriye İdlip’te Uzman Çavuş’muş.
“- Ancak
senede bir defa izinim var. Dedi.
“- Aman
kardeşim dikkat edin! Suriye’de asker olmak çok zor ve tehlikeli!” Dedim.
Bana öyle
bir ders verdi ki…
“- Hacı
Amca! Hayatı da ölümü de yaratan Allah’ü Teâlâ değil mi? Şehit olmaktan onur
duyarım!”
Tam
anlamıyla şok olmuştum…
“- Olsun!
Yine de siz dikkat edin! ABD’liler, Fransızlar, Ruslar, Deaş, Pkk, Pyd, Esad
güçleri… Pek çok düşmanımız var…”
“- Hacı amca
Türk askeri sahaya inince, kaçacak delik arıyorlar… Türk askerinden öyle
korkuyorlar ki…” Dedi.
Bir anda
merhum Yahya Kemal Beyatlı’nın şu dörtlüğü aklıma geldi. Gözyaşları içinde
ağlayarak söyledim.
“Şu kopan fırtına, Türk ordusudur yâ Rabbi!
Senin
uğrunda ölen ordu, budur yâ Rabbi!
Tâ ki
yükselsin ezanlarla, müeyyed nâmın!
Galib et,
çünkü bu son ordusudur İslâm'ın!”
Sonra dualar ederek helâlleşip ayrıldık.
Ya Rabbi! Şanlı ordumuzu imandan İslâm’dan ayırma! Dünyanın neresinde olursa olsun girdiği bütün çatışmalarda galip ve muzaffer eyle!
Âmîn!
Allahümme âmîn!
(Bizzat kendi yaşadığım bir olaydır…)
Yorumlar
Yorum Gönder