Cennetteki Arkadaş

 Cennetteki Arkadaş

 

Bir gün, Süleyman Aleyhisselâm Allahü Teâlâ’ya şöyle niyâzda bulundu:

“- Yâ Rabbî, fakirlerin sâlih olanlarını çok seviyorsun. Âhırette onlara ne mükâfat vereceksin?

“- Yâ Süleyman! Fakir ve sâlih olan kullarıma neler ikram edeceğimi ben bilirim. Onların bâzılarını Cenette Peygamberlerle arkadaş edeceğim. Her fakir bir Peygamberle aynı tahta oturacaktır. Onunla beraber yiyip içecektir.

“- Yâ Rabbî, Cennette benim arkadaşım olacak fakir kimdir?

“- Yâ Süleyman! Eğer Cennet arkadaşını öğrenmek istersen, ikindi vakti şehrin kuzey tarafına çık, oradaki kimse senin Cennetteki arkadaşın olacak kimsedir.

Hazret-i Süleyman Aleyhisselâm, emredilen vakitte o tarafa gitti. Orada ihtiyar bir fakir gördü. Sırtında odun yükü vardı. Dinlenmek için biraz oturdu. Hazret-i Süleyman Aleyhisselâm yanına varıp selâm verdi.

İhtiyar selâmını aldı:

“- Ve aleykümselâm yâ Nebiyyallah!

Hazret-i Süleyman Aleyhisselâm sordu:

“- Ey ihtiyar! Sırtındaki bu odun nedir?

“- Ben fakir bir kimseyim. Her gün dağa gider, sırtımla odun getirip satar, onunla çocuklarımın nafakasını temin ederim.

“- Ey ihtiyar bu şekilde çalışmakla çok yoruluyorsun. Bundan sonra benim yanıma gel, sarayımda beraber yiyip içeriz. Benimle beraber sultan ol! Bu ihtiyar yaşında zahmet ve sıkıntıdan kurtul!

“- Yâ Süleyman Aleyhisselâm! Bu geçici dünyada ben, saltanata tâlip olmak istemem. Ben hâlimden memnunum. Allahü Teâlâ sana saltanat vermiş, bana da fakirlik ihsan buyurmuş. Sultanlık sana mübârek olsun, bana fakirlik yeter.

“- Mademki, saltanatımı paylaşmak istemiyorsun, sana maaş bağlayayım!

“- Yâ Süleyman! Benim fakirlikten dolayı bir şikâyetim yoktur. Ben hâlimden memnunum, bunun şükrünü yapmaya çalışıyorum. Sen sultanlığına devam et, ben de fakirliğime devam edeyim. Ben bu hâlimle daha rahatım, huzurluyum!

İhtiyarın bu cevabı üzerine hazret-i Süleyman Aleyhisselâm o sâlih fakire müjdeyi verdi:

“- Ey Aziz! Burada teklîfimi kabul etmedin, fakat Cennette arkadaşım olacaksın, benimle beraber bulunacaksın! Bunu bana Allah’ü Teâlâ haber verdi...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Esmaül Hüsna (Arapça- Türkçe) دُعٰٓاءُ اَسْمٰٓاءُ الْحُسْنٰى

Şifa Salavâtı (Salavâtı Tıbbil Kulubi/Salâvatı Tıbbiye)

Güzel Ahlakla ilgili 40 Hadis