Göze Takılanlar

 Göze Takılanlar

 

“Kanaat eden kimse, aç da olsa zengindir.

Mal hırsına kapılan kimse, çok malı bulunsa da fakirdir.”

 

İmam Muhasibi Rahmetullahi Aleyh​

Yaptığı iyiliklerin mükâfatını alacağını,​ günahlarıyla da hesaba çekileceğini bilen birisi nasıl amel ederse sen de öyle amel et.

Şükrün sürekli olsun.

Emellerini kısa tut.

Kabirleri hüzünlü hüzünlü ziyaret et.

Kalbinle haşir meydanında dolaş.

İmam Muhasibî Rahmetullahi Aleyh​

 

Hz. Musa Aleyhisselâm’ın bir duası:​

Rabbişrahli sadri ve yessirli emri.​

Vahlül ukdeten min lisani yefkahu kavli”​

Ey rabbim.​

Göğsümü aç, genişlet.​

İşimi kolaylaştır.​

Dilimde bulunan düğümü çöz de, anlasınlar beni”​

(Taha: 25-28)​

Rabia-i Adeviyye Rahmetullahi Aleyha şöyle demiştir:

-Kul, ancak, nimette de, felakette de aynı halini muhafaza ettiği zaman,

 “İhlâs, kul ile Allah’ü Teâlâ arasında bir sırdır.

Melek onu bilmez ki sevap yazsın. Şeytan ona muttali olamaz ki ifsad etsin

Hevâ ve heves onu fark edemez ki kendisine meylettirsin.”

 

Cüneyd Bağdâdî​

 

Müslüman okeye dördüncüyü arayacağına, namaza ikinciyi arayıp cemaat oLsaydı, bugün bu durumda olmazdık!​

 

“Yâ Rabb, benim hatâlarımı, bilmeden yapdıklarımı, işimde aşırı gitmemi,

ve Senin benden çok iyi bildiğin hallerimi mağfiret eyle.

Allah’ım, benim latifeleşmelerimi, ciddiyet hallerimi, hatâen

ve kasden yaptıklarımı ve bende olan her şeyimi mağfiret eyle!”

(Buhârî, Deavât, 60; Müslim, 70.)​

 

 

Aslında insanlar seni hayal kırıklığına uğratmıyor.

Sadece sen yanlış insanlar üzerinde hayal kuruyorsun.

 

Michel de Montaigne​

 

Hedefi olmayan gemiye hiçbir rüzgâr yardım edemez.

 

Hz. Ömer’in Radiyallahü Anh rivayetine göre Resul-i Ekrem Sallallâhu Aleyhi Vesellem şöyle buyurmuştur:

 

“Ramazan günlerinde zikirle meşgul olanlar mağfiret edilir, O günlerde Allah’tan dilekte bulunanlar da eli boş dönmezler.” (Kenzü’l Ummâl, 8:464)

 

İbni Ömer Radiyallâhu Anhümânın rivayet ettiği şu hadis-i şerifte Resul-i Ekrem Sallallâhu Aleyhi Vesellem zikrin çeşitlerini ifade ederler:

 

“Kim Ramazan ayında sessizlik ve sükunet içinde bir gün oruç tutarsa, Tekbir getirir, Kelime-i tevhit okur, Allah’a hamd eder, Helali helal, haramı da haram bilirse, Allah’ü Teâlâ onun bütün geçmiş günahlarını bağışlar.”

(Kenzü’l-Ummâl, 8: 482)​

 

Günahları için ağlayan kim varsa

Kanatlarıyla okşar onu melekler

 

Bir aşk bulsam, yağmurunda ıslansam;

Bir dost bulsam, irfanında beslensem;

Bir dağ bulsam, sinesine yaslansam;

Yalnızlığım biter mola, bilmem ki?

 

…dertliyim, üzgünüm, bîzarım bize yakışmayan tavır ve davranışlardan, ortaya konulan zaaf ve boşluklardan!

Evet, bîzarım birbirini affetmeyen kardeşlerden, bîzarım kusur gören, kusur araştıran arkadaşlardan, bîzarım “Kiramen Katibîn” gibi günahları yazanlardan,

bîzarım kardeşinin hata ve kusurlarını kaydedip durduğu hâlde, sevaplarını görmezden gelenlerden…

 

Cüneyd-i Bağdadî (rahmetullahi aleyh) der ki: Bela ariflerin kandili, müritlerin uyarıcısı, mü’minlerin silahı ve gafillerin helak olma sebebidir.

Başına bela gelip de hoşnutluk göstermedikçe hiç kimse imanın tadına varamaz.

İmam-ı Gazalî Mükaşefetü’l Kulûb​

 

Süfyan es Sevri Rahmetullahi Aleyh dedi ki; ”Muhabbet Allah’ın Resulüne uymaktır.

Başka bir görüşe göre devamlı zikirdir.

Bir başkasına göre, sevgiliyi diğer her şeye tercih etmektir.

Başka bir tarife göre dünyada kalmaktan hoşlanmamaktır.”

 

Bu tariflerin hepsi muhabbetin ürünlerine işarettir.

Hiçbiri onun özünü ele almamıştır.

Ariflerden birine göre muhabbet, sevilenden bir manadır.

Kalpleri sevgiliyi idrakten alıkoyar; diller de onu ifade edemez.

 

Cüneyd el Bağdadi Rahmetullahi Aleyh buyurur:

”Başka şeylerle alâkası olana Allah’ü Teâlâ muhabbeti haram kılar, karşılığa dayanan her sevgi de karşılığı ortadan kalkınca son bulur.”

 

İmam-ı Gazâli Mükâşefetü’l Kulûb

 

Gıybet etmek haramdır…

 

Gıybet etmeme de bir meziyettir, iman işidir, yürek işidir!

 

 “Herkes derdini size anlatacak. Ama siz derdinizi sadece Allah’ü Teâlâ’ya anlatacaksınız.”

Zübeyir Gündüzalp

 

Allah’ım bizleri rızan yolunda önümüze çıkan çakıl taşlarını gözümüzde dağ vehmederek​ yoldan geri duranlardan eyleme.​

Bir bir idrak ettiğimiz hizmet mevsimlerini hakkımızda hayra, güzelliklere ve manevi bereketlere vesile eyle.​

Yüzümüze kapanan kapılarda ümitsizliğe düşürme,​ yolunda düşüp kalkmak, dövülüp sövülmek, alay edilip gülünmek pahasına dahi olsa bizi asla geri çevirme.​

Bizi Senin rızan istikametinde yardımınla, nusretinle destekle.​ Sürçüp düştüğümüzde elimizden sonsuz rahmetinle Sen tut kaldır​!

Allahım bizi bize bırakma,​ bizi nefsimize terk etme.​ Âmin…​

 

Ehl-i beyt’in ayağı altında bir toprağım,

Karıncadan da zayıf, kuruca bir yaprağım,

Ama senin şefkatin Süleyman’dan çok üstün!

Mevla’nın lütfuna sen mazhar oldun büsbütün,

Marifet âleminde ey Kerim sen öndesin!

Merhamette eşin yok, kimler ne derse desin!!!

Hakanî Mehmet Bey

 

Alıntı: www.kunfeyekun.net

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Esmaül Hüsna (Arapça- Türkçe) دُعٰٓاءُ اَسْمٰٓاءُ الْحُسْنٰى

Şifa Salavâtı (Salavâtı Tıbbil Kulubi/Salâvatı Tıbbiye)

Güzel Ahlakla ilgili 40 Hadis