Hz. İsa Aleyhisselâm’ın Ahmaktan Kaçması
Hz. İsa Aleyhisselâm’ın Ahmaktan
Kaçması
Bir
gün Hz. İsa Aleyhisselâm, arkasından vahşi bir aslan kovalıyormuş gibi, dağa
doğru bütün gücüyle koşar. Adamın biri de peşinde koşarak kendisine yetişir.
Neden böyle kaçtığını sorar.
Hz.
İsa Aleyhisselâm acelesinden, adamın sorusuna cevap veremez. Adam bir müddet
daha arkasından koştuktan sonra,
“– Allah
için biraz dur da neden böyle kaçtığını söyle. Çünkü arkanda ne bir düşman var
ne de bir vahşi hayvan var.” dedi.
Hz.
İsa Aleyhisselâm:
“– Beni
oyalama, yürü işine git. Ben bir ahmaktan kaçıp kurtulmak için böyle koşuyorum.”
Der.
Adam
hayretler içinde:
“– Ya Hz. İsa Aleyhisselâm! Körlerin
gözlerini, sağırların kulaklarını açan sen değil misin?” diye sorar.
Hz.
İsa Aleyhisselâm:
“– Evet” diye cevap verir.
Adam:
“– Ölüye
ismi azam okuyup dirilten sen değil misin? Der.
Hz.
İsa Aleyhisselâm:
“– Evet”
der.
Adam:
“– Topraktan
kuşlar yapıp onları canlandıran sen değil misin?” diye sorar.
Hz.
İsa Aleyhisselâm:
“– Evet,
benim” der.
Adam
bütün merakıyla:
“– Peki,
öyleyse neden böyle kaçıyorsun? Bunca mucize sana gelmişken neden korkuyorsun?
Diye sorunca.
Hz.
İsa Aleyhisselâm:
“– O,
en yüce ismi azamı sağıra okudum, Allah’ın izni ile kulağı duydu. Köre okudum,
gözleri açıldı. Kayalık dağa okudum, dağ çatladı. Ölmüş birine okudum, dirildi.
Fakat ahmağın gönlüne şefkatle yüz binlerce kere okudum, bir faydası olmadı.
Ahmaklık huyundan vazgeçmedi. Onun için kaçıyorum.”
Soruyu
soran adam;
“– İsmi
azamın ahmağa tesir etmemesinin hikmetini nedir?” Deyince.
Hz.
İsa Aleyhisselâm:
“– Ahmaklık
Allah’ın bir kahrıdır. Hastalık, körlük, sağırlık bir beladır, kahır değildir.
Hastalığa, belaya uğramış kimseye acınır. Ahmak olan kimse başkasına acı verir
incitir.”
Der.
Yorumlar
Yorum Gönder