Dilimizden Düşürmeyeceğimiz Günlük Dualar
Dilimizden
Düşürmeyeceğimiz Günlük Dualar
· “Öyle insanlar vardır ki, ne bir ticaret, ne bir alışveriş
onları Allah’ı zikirden, namazı kılmaktan, zekâtı vermekten alıkoyamaz.” (Nur
Sûresi, 37)
· Rasûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem buyurdu ki: "Allah'ü
Teâlâ’yı anmaksızın çok konuşmayın. Allah'ü Teâlâ’nın zikri dışında çok söz
söylemek, kalbi katılaştırır. Katı kalpli olanların ise, Allah'ü Teâlâ’dan en
uzak kimseler olduğu kesindir." (Tirmizî, Zühd 62)
· Gafiller içinde Allah’ü Teâlâ’yı zikreden, cepheden herkes
kaçarken, savaşan asker gibidir. (Taberani)
Anlamı |
Ne Zaman Söylenir? |
Okunuşu |
Arapça
Yazılışı |
Sıra |
|
Allah’ü Teâlâ’nın ismiyle başlarım! |
Her hayırlı işe başlarken: |
“Bismillahirrahmanirrahim” |
بِسْمِ اللهِ
الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ |
001 |
|
“Allah’ü Teâlâ’dan başka ilah yoktur.
Muhammed Sallallahü Aleyhi Vesellem de Onun Resulüdür” |
Kelime-i tevhidi sık sık söylenir. |
“Lâ ilâhe illallah muhammedün
resulullah” |
لَا اِلَهَ اِلَّا
الله مُحَمَّدُ الرَّسُولُ اللهْ |
002 |
|
“Hamd âlemlerin Rabbi Allah’ü Teâlâ’ya
mahsustur” |
Gece-gündüz her zaman: |
“Elhamdulillahi rabbil âlemin” |
اَلْحَمْدُ لِلّهِ
رَبِّ الْعَالَمِينَ |
003 |
|
Eğer Allah’ü Teâlâ dilerse olur! |
Her yapacağımız işe başlamadan önce ve
“Bu işi yapar mısın? Deyince: |
“İnşaallâh!” |
اِنْ شَاءَ الله |
004 |
|
Amma iş! Git başımdan!" Savaşta Türk askerinin saldırı narası! |
Şaşkınlıkta, can sıkıntısında ya da
aksilik devam ederse: |
“Allah, Allah” |
اَلله اَلله |
005 |
|
Önce Allah, Allah’ü Teâlâ'nın izniyle! |
Her işi başarmak için: |
“Evelallah!” |
اَوَل اَلله |
006 |
|
Allah’ü Teâlâ biliyor! |
Azmedersek: |
“Alimallah” |
عَالِمَ اللهُ |
007 |
|
Ey Allah’ım, yardım et! |
İşe başlarken, sonuna kadar gitmek
istersek: |
“Ya Allah” |
يَا اَلله |
008 |
|
Allah’ü Teâlâ’ya sığınırım! |
Her türlü şerlerden korunmak için: |
“Eûzubillâh!” |
أَعُوذُ بِالله |
009 |
|
Yarabbi! Beni affet, günahımı bağışla! |
Bir günah veya isyan işlediğinde,
faydasız şeyler söylediğinde, zamanımız ve nimetler israf olunduğunda: |
“Estağfirullah el azime ellezî lâ
ilâhe illâ hüve el hayyel kayyûme ve etübü ileyh” demek. |
اَسْتَغْفِرُ اللهَ
الْعَظيِمَ الَّذِي لَا اِلَهَ إِلَّا هُوَ اْلحَيَّ الْقَيُّومَ وَأَتوُبُ
إِلَيْهِ |
010 |
|
Allah’ü Teâlâ’dan başka ilâh yoktur! |
Dünya ve ahirette karşılaşacağım her
bir korku için: |
“Lâ ilâhe illâllah!” |
لَا إِلَهَ إِلَّا اَلله |
011 |
|
Hamd Allah’ü Teâlâ içindir! |
Her bir nimet
için; hapşırınca ve işler hayırla sonuçlanınca: |
“Elhamdulillâh!” |
اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ |
012 |
|
Allah’ü Teâlâ her türlü
noksanlıklardan münezzehtir! |
Allah’ü Teâlâ’yı her noksanlıktan
tenzih etmek ve her şaşkınlık, hayret verici şeyler için: |
“Sübhanallah!” |
سُبْحَانَ الله |
013 |
|
Allah’ü Teâlâ neyi dilerse o olur! İş başarılınca |
Her keder ve üzüntü için, Bir iş
başarılınca, |
“Maşallah!” |
مَا شَاء اَلله |
014 |
|
Anlamı: Allah’ü Teâlâ neyi dilerse o
olur. Güç, kuvvet sadece Allah’ü Teâlâ’nındır! Mülk Allah’ü Teâlâ’nındır. |
Her hoşa giden ve beğenilen şey için: |
“Maşa Allahü”, “Lâ havle velâ kuvvete
illâ billâh!”, “El-Mülkü Lillâh” |
مَا شَاءَ اَلله لَا حَوْلَ وَلَا
قُوَّةَ إِلَّا بِالله اَلمُلْكُ لِاَللهِ |
015 |
|
Hakla kabul ettik, haktandır! Evet,
vallahi! Allaha ısmarladık! Hoşça kalın! Teşekkür ederim! Evet, öyle olsun! |
Allah’tan gelen her şey için; İş
bitince, işten vazgeçince: |
“Eyvallah!” |
اَيْوَالله |
016 |
|
Allah’ü Teâlâ’dan yardım dileme! |
Aksilik olursa; İş başarılamazsa;
Allah’ü Teâlâ’dan yardım istemek için: |
“Hay Allah!” |
حيَّ اَلله |
017 |
|
Şükür Allah’ü Teâlâ içindir! |
Her bolluk ve ferahlık için: |
“Eş-şükrülillâh!” |
اَلشُّكرُ لِلَّهِ |
018 |
|
Allah’ü Teâlâ bize yeter! |
Her korku ve zorluk için; daha da
sıkılırsak… Allah bize yeter. |
“Hasbünallah!” |
حَسْبُنَا الله |
019 |
|
Allah’ü Teâlâ bana yeter! |
Her darlık ve sıkıntı için: |
“Hasbiyallah!” |
حَسْبِيَ الله |
020 |
|
Allah'ın dilemesi demektir. |
Hem kendimiz, hem sevdiğimiz kişileri
ve de eşyaları nazardan korumak için; bir iş başarılınca |
“Mâşâ Allâh!” |
مَا شَاءَ الله |
021 |
|
Allah’ü Teâlâ her türlü
noksanlıklardan münezzehtir! |
“Subhânallah!” |
سُبْحَانَ الله |
022 |
|
|
Allah’ü Teâlâ mübarek etsin! |
“Bârakellâh!” |
بَارَك الله |
023 |
|
|
Allah’ü Teâlâ neyi dilerse o olur! Güç
ve kuvvet, sadece Allah’ü Teâlâ’nın yardımıyla elde edilir. |
Bir kimse, sevdiği bir malının elinde
devamlı kalmasını isterse, ona baktıkça… |
Mâşâallah, lâ havle velâ kuvvete illâ
billâh! |
مَا شَاءَ الله ﻵ حَوْلَ٬ وَﻵ قُوَّةَ٬
إِلَّا بِالله |
024 |
|
Allah’ü Teâlâ neyi dilerse o olur!
Allah’ü Teâlâ her türlü noksanlıklardan münezzehtir! Allah’ü Teâlâ mübarek
etsin! Kuvvet ve kudret ancak Allah'ın tevfiki iledir. |
Yeni doğan her bebek için: |
"Maşallah! Sübhanallah!
Barekellah! Lâ havle ve lâ kuvvete illâbillâh!" |
مَا شَاءَ الله سُبْحَانَ الله بَارَك
الله لَا حَوْلَ وَلَا قُوَّةَ إِلَّا بِالله |
025 |
|
Şüphesiz biz Allah’ü Teâlâ’dan geldik
ve şüphesiz dönüşümüz o’nadır! |
Bir belaya duçar olduğunda, her
ölen Müslüman ve her musibet için: |
“İnna lillâhi ve inna ileyhi Raciun!” |
إِنَّا لِلّهِ٬ وَإِنَّا إِلَيْهِ
رَاجِعونَ |
026 |
|
Güç ve kuvvet, sadece Yüce ve Büyük
olan Allah’ü Teâlâ’nın yardımıyla elde edilir. |
Bir darlığa ve sıkıntıya düşünce, bir
belâ ve musibete uğrayınca; Yardım İsterken ve Sinirlenince |
“Lâ havle velâ kuvvete illâ billâhil
aliyyul azim!” |
ﻵ حَوْلَ٬ وَﻵ قُوَّةَ٬ إِلَّا بِالله
العَلِيّ العَظِيمِ |
027 |
|
Allah’ü Teâlâ’ya dayanıp güvendim! |
Her bir kaza ve kader için: |
“Tevekkeltü al-Allah!” |
تَوَكّلْتُ عَلَي اَلله |
028 |
|
Allah'ü Teâlâ’ya dayanıp tevekkül
ettim. Her türlü kuvvet ve kudret ancak Allah'ü Teâlâ’nın yardımıyladır. |
Her evden çıkışta: |
“Bismillâhi tevekkeltü alâlllah lâ
havle ve lâ kuvete illâ billâh” |
بِسْمِ الله تَوَكَّلْتُ عَلَى الله ﻵ
حَوْلَ وَﻵ قُوَّةَ إِلَّا بِالله |
029 |
|
Allah’ü Teâlâ’ya sığınırız! |
Kötülük ve şerlere karşı: |
“Neuzübillah” |
نَعُوذُ بِالله |
030 |
|
"Allah'a ant olsun ki"
anlamında bir yemin sözü |
Taahhüt edince: |
“Vallah! Billah!” |
وَاللهِ بِاَللهِ |
031 |
|
Kesinlikle, elbette; Önce Allah,
Allah'ın izniyle… "Hakla kabul ettik, haktandır!" |
“Hep senin dediğin mi olacak?”
veya “Emin misin?” deyince; bir de kendimizden emin olunca: |
“Evvelallah” |
اَوَّلُ اَلله |
032 |
|
Bezginlik, bıkkınlık ve usanç anlatır. |
Bıkkınlık gelirse, pes edilirse! |
“İllâ Allah” |
إِلَّا اَلله |
033 |
|
Allah! Allah! Allah! |
İşe coşkuyla başlayınca |
“Allah, Allah, Allah” |
اَلله اَلله اَلله |
034 |
|
Allah’ü Teâlâ her türlü noksandan
münezzehtir! Allah’ı tenzih ederim! |
Canımız sıkılırsa ve şaşkınlık
karşısında: |
“Fesubhanallah” |
فَسُبْحَانَ اَلله |
035 |
|
Allah’ü Teâlâ aşkına! |
Bir şeyi çok istediği anda: |
“Eselüke billâhi” |
أَسْاَلُكَ بِاللهِ |
036 |
|
Allah’ü Teâlâ aşkına! Allah’ü Teâlâ’yı
seversen! |
Bir şeyi çok istediği anda: |
“Billâhi aleyk!” |
بِاللهِ عَلَيْكَ |
037 |
|
Allaha sığınırım! Allah saklasın! |
Her türlü kötülüklerden Cenab-ı
Allah`a sığınmayı ifade etmek için: |
“Maazallah” |
مَعَاذَ اللَّه |
038 |
|
Allah’ü Teâlâ korusun! |
Hoşa giden güzel bir şey görülünce… |
“Hafezahüllâhi” |
حَفَظَهُ الله |
039 |
|
Peygamber Efendimiz Hazretleri’nin
ismi geçtiği zaman söylenir. |
Allâhım, Peygamber Efendimiz
Hazretleri’ne ve O’nun âli ve ashabına salât-ü selam eyle!. |
Allâhümme salli alâ seyyidinâ
Muhammed. |
ٱَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى سَيِّدِنَا
مُحَمَّدٍ |
040 |
|
Bütün peygamberlerin ismi geçtiğinde
söylenir. |
Allah’ü Teâlâ’nın selâmı onun üzerine
olsun. (Allah’ü Teâlâ razı olsun!) |
Aleyhisselâm. |
عَلَيْهِ السَّلَامُ |
041 |
|
Sahabe-i Kirâm efendilermimizin ismi
geçtiğinde söylenir. |
Allah’ü Teâlâ ondan razı olsun. |
Radiyallahü Anhü. |
رَضِيَ اللهُ عَنْهُ |
042 |
|
Sahabe-i Kirâm Hanımların ismi
geçtiğinde söylenir. |
Allah’ü Teâlâ ondan razı olsun. |
Radiyallahü Anhü. |
رَضِيَ اللهُ عَنْهَا |
043 |
|
Sahabe-i Kirâm’dan sonraki âlimlerden
birinin adı geçtiğinde söylenir. Müstehap ve menduptur. |
Allah’ü Teâlâ ona rahmet-merhamet
etsin! Demek. |
Rahimehullāh, Rahmetullāhi aleyh |
رَحِمَهُ الله، رَحّمَةُ الله
عَلَيْهِ |
044 |
|
Allah'ü Teâlâ’nın selâmı ve Rahmeti
üzerinize olsun! |
Bir kişinin yanına varınca; bir
topluluğun yanına girerken veya |
Selâmün aleyküm veya Esselâmü aleyküm |
اَلسَّلاَمُ عَلَيْكُمْ وَرَحْمَةُ اللهِ
وَبَرَكَاتُهُ |
045 |
|
Çok faziletli bu duayı okuyana
cennette bir ağaç dikme, yüz köle azad etme sevabı verilir. Günde 100 kere okuruz. |
"ALLAH her türlü noksandan münezzehtir.
Bütün övmeler, övülmeler ALLAH a mahsustur. ALLAH tan başka ilah yoktur!
ALLAH en büyüktür! Bütün güç, kuvvet, ancak
ALLAH’ındır." |
Sübhanallahi velhamdülillahi velâ
ilahe illallahü vallahü ekber velâ havle velâ kuvvete illâ
billahi’l-aliyyi’l-azim! |
سُبْحَانَ اللَّهِ، وَالْحَمْدُ لِلَّهِ،
وَلَا إِلَهَ إِلَّا اللَّهُ، وَاللَّهُ أَكْبَرُ، وَلَا حَوْلَ وَلَا قُوَّةَ
إِلَّا بِاللَّهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمِ |
046 |
|
Sabah namazından sonra 10 defa veya
günde 100 defa okuruz. 10 köle azad etmiş sevabı vardır. |
Allah'tan başka hiçbir ilâh yoktur; o
tektir, ortağı yoktur. Mülk onundur, hamd ona mahsustur ve o her şeye
kàdirdir. |
Lâ ilâhe illallàhu vahdehû lâ şerîke
leh, lehül-mülkü ve lehül-hamdü ve hüve alâ külli şey'in kadîr. |
لَا إِلَهَ إِلاّ إِلَّا اللهُ وَحْدَهُ
لَاشَرِيكَ لَهُ، لَهُ الْمُلْكُ وَلَهُ الْحَمْدُ، وَ هُوَ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ
قَدِيرٌ |
047 |
|
Sıkıntı ve belâdan korunmak için sık
sık okuruz. |
"Allah’ım! Senden başka ilah
yoktur, seni her çeşit kusurlardan tenzih ederim. Ben nefsime zulüm edenlerdenim" |
La İlahe İlla Ente Sübhaneke İnni
Küntü Minezzalimin! |
لَا إِلهَ إلَا أَنْتَ سُبْحَانَكَ
إِنِّي كُنْتُ مِنَ الظَّالِمِينَ |
048 |
|
Yorumlar
Yorum Gönder