İflas Ve Mutluluk

İflas Ve Mutluluk

          Atalay isminde bir adamın küçük ve şirin bir bakkal dükkânı vardı. O zamanlar Atalay gayet dinine sadık, namazında niyazında olan, zekâtını zamanında veren, 2 üniversiteli çocuğa bile burs veren bir adamdı…
          Sonra bakkal dükkânını büyütüp market açtı. O zaman namazını biraz aksatmaya başladı çünkü artık işleri çoğalmıştı. Ve işleri güzel gitti, bir market daha açtı, O zamanda artık iyiden iyiye namazı bıraktı.
          Sonra bir market daha ve bir market daha...
          Artık Atalay 4 market sahibiydi. Burs alan gençler bir gün Atalay’ın yanına geldi, yanlarında 2 arkadaşını daha getirip ve derler ki; Atalay Bey artık işleriniz çok iyi… 4 marketiniz var bu arkadaşlarımıza da burs verseniz, bizler gibi onlarında çok ihtiyaçları var, dediler.
          Ama Atalay ters cevap verdi; “Zaten size zor veriyorum, biz bu paraları sokaktan mı topluyoruz’’ dedi. Çocuklar çok şaşırdı, sanki o bir yıl önceki Atalay gitmiş başkası gelmiş. Bir şey diyemediler. Boyunları bükük biçimde evlerinin yolunu tuttular.
          Atalay çok azimli şekilde çalışmaktaydı. Artık tamamen cimri olmuştu… Hiç kimseye 1 kuruş dahi vermiyordu. Yeni market açma peşindeydi çünkü. Bu duruma hırslandı iyice. Tam parasını biriktirmişti ki evine hırsız girdi ve yeni market hayallerini biraz daha erteledi.
          Yine hırslandı, Personellerin maaşını azalttı ve bazı aylar hiç vermedi bile. Yine tam biriktirmek üzereyken marketinin birinde yangın çıktı yangın çok kuvvetliydi, Yandaki eve de sıçradı ve o evde hasar gördü. Onların masrafı, marketin masrafı Atalay’ın market açma olayını yine erteler.
          Baştan yine başlar bu sefer Atalay daha da hırslanır. Neredeyse sadece ona odaklanmıştır. Hiç kimseyi görmez. Çocuklarını, Eşini hep tersler.
          Bir gün Eşi;
          -“Bey bu akşam yemeği dışarda yesek, çocuklar içinde güzel olur!”
Atalay bir anda canavarlaşır,’’
          -Ne, Ne, Ne dışarısı yaaa! Boş ver, mis gibi evimiz varken’’. Atalay bu hale gelmişti, yani. Hırslı bir şekilde hep para biriktirmekteydi ve bu arada da yeni dükkânlara bakmaktaydı. Çünkü bu açacağı market büyük olacaktı, çok büyük. Sonunda parası oluştu ve yeni büyük dükkân bulur ve hemen 3 güne açarlar marketi.
          Atalay çok sevinçlidir. Açılış gününde herkese sevecen yaklaşır. Sonra 2 gün böyle marketini işletir ve o akşam marketlerinin 5’inde de yangın çıkar.
          Atalay çıldırmak üzeredir eşi biraz sakinleştirmeye çalışır ama olmaz. Hemen ambulans çağırırlar. 2 Hafta geçer. Atalay hala şoktadır.
          5 Marketinden eser kalmaz. Allah Celle Celâlûh cimriliğin karşılığı olarak elinden alır hepsini.
          Atalay’ın artık aklı başına gelir. Eskisi gibi bir bakkal dükkânı açar. Onu hiç büyütmez. Kazancı fazla olur fakat o burs vererek, hayır kurumlarına bağış yaparak elden çıkarır.

          Artık eskisinden de fazla dinine bağlı bir Atalay olmuştur. Eşine ve çocuklarına saygıyla yaklaşan Atalay olmuştur. Artık sadece 1 bakkal dükkânı vardır fakat eskisinde çok çok daha mutludur. (Alıntı)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Esmaül Hüsna (Arapça- Türkçe) دُعٰٓاءُ اَسْمٰٓاءُ الْحُسْنٰى

Şifa Salavâtı (Salavâtı Tıbbil Kulubi/Salâvatı Tıbbiye)

Güzel Ahlakla ilgili 40 Hadis