Budist Türkler: Tobalar
Budist Türkler: Tobalar
Türkler
arasında Budizm 385-550 yılları arasında Kuzey Çin’de kurulan Toba Devleti zamanında
yayılmıştır.
Aslen
Türk olan Tobalar memur olarak Çinlileri kullanıyorlardı. Tobalar zamanla
Budizm’i kabul ettiler ve Çinlileştiler.
8. yy. da
Çinlilerle iş birliği yapan ve diğer Türklerle savaşan Uygurlar önce Mani, daha
sonra Buda dinini kabul ettiler. Doğu Türkistan’da yaşayan Uygurlar dinlerini
değiştirmekle beraber dillerini korudular ve Türkçe pek çok eser meydana
getirdiler.
Göktürkler
ise kendi örf ve adetlerine uymadığı için bu dini kabul etmediler. Gerçekten de
Türklerin hayata bakışı ile Budizm arasında büyük fark vardı:
Türklerde
hayvan eti yemek günah değildir. Tam tersine onların başlıca gıdası hayvan
etidir.
Oysa
Budizm’in beş büyük günahından biri hayvan dâhil, canlı varlık öldürmekti.
Kültüründe avcılık ve hayvan eti yemek olan Türkler bu nedenle Budizm’le çok
uyuşamadılar ve Budizm bu nedenle Türkler arasında fazla yayılamadı. (Alıntı)
Dikkat
Edelim!
Bir millet
dinini kaybederse milliyetini de kaybediyor. Türkler Müslüman oldular fakat
milliyetlerini kaybetmediler. Çünkü İslâmiyet Türkler’in töresiyle uyuşuyordu.
İslâmiyet
dünyadaki bütün milletlerin insanlık lehine olan töresiyle uyuşur. Ama insanlık
aleyhine hiçbir gelenek ve töreyle uyuşmaz. İnsanlık adına ne kadar güzellik
varsa İslamiyet’te vardır. İnsanlık adına ne kadar kötülük varsa İslamiyet’te
yoktur.
Örnek verecek
olursak: İçki, zina, kumar, hırsızlık, yalan söyleme vs. gibi kötülükler bütün
dinlerde yasaktır. Bazılarında var gibi görünüyorsa da o dine sonradan sokulmuştur.
Kısacası
İslâmiyet bütün güzellikleri içine alır. İslâmiyet’in içinde kötülük, İslamiyet’in
dışında iyilik yoktur. İslamiyet’in en önemli farzı: Marufu (iyilikleri) emretmek;
şerleri (kötülükleri) yasaklamaktır.
Yorumlar
Yorum Gönder