Çiçek Değil, Çocuk Yetiştirdiğini Unutma
Kapı komşum David’in beş ve yedi yaşında
iki çocuğu var. Bir gün yedi yaşındaki oğlu Kelly’ye benzinle çalışan çim biçme
makasıyla nasıl çim biçildiğini öğretiyordu.
Makinayı çim üzerinde nasıl
döndüreceğini öğretirken eşi Jan, David’i bir soru sormak için içeri çağırdı.
David içeri girince, Kelly makinayı
çalıştırdı ve çimlerin ortasındaki çiçek tarhına daldı.
Çiçek tarhı bir anda mahvolmuştu.
David döndüğünde gördüğü manzara
karşısında çılgına döndü. Bütün komşuların çok beğendiği, ilmik ilmik kendi
elleriyle yaptığı çiçek tarhı yoktu artık.
David tam sesini yükseltmeye başlamıştı
ki, Jan dışarıya çıktı ve David’e:
“- David, çiçek değil, çocuk yetiştirdiğini
unutma!” dedi.
Jan bu sözleriyle bana ana baba olarak
önceliklerimizin ne olduğunu çok güzel anımsattı.
Çocukların kendileri ve benlik
saygıları, kırabilecekleri ya da hasar verebilecekleri herhangi bir fiziksel
nesneden çok daha önemlidir.
Bir futbol topunun kırdığı bir cam,
dikkat edilmediği için kırılan bir lamba ya da mutfakta elden kayıp, kırılan
bir tabak zaten kırılmıştır. Çiçekler zaten ölmüştür. Verilen bu zararı, bir de
ben çocuğumu inciterek, yaşam sevincini öldürerek iki katına çıkartmamalıyım.
Muhterem dostlar çocukların verdiği
zararlardan dolayı onlara bağırmak, çağırmak, vurmak çocukların ruhlarında
travmaya sebep olur. Bu tür travmalar çocuğun ruhundan kolay kolay silinmez.
Çocuk ne kadar küçük olsa bile yaptığı davranışın zararları çocuğa uygun bir
dille anlatılmalıdır. Çocuk anlamıyor ki demeyelim. Kendisi anlar da bize
anladığını ifade edemez.
Bir baba çocuğunu sigara içerken
yakalasa, kendi elinde sigara tüttürerek;
“- Oğlum bu küçük yaşta ne sigarası
içiyorsun?” diye çocuğa bağırsa bu ne kadar gerçekçi olur?
Çocuklarımıza hal diliyle yani tüm
davranışlarımızla örnek olmalıyız. Onlar ne kadar küçük olursa olsun; onlar
daha küçük anlamaz diye yanlarında asla ve asla yanlış şeyler yapmamalıyız.
Onlar anne rahmine düştüğü andan itibaren her şeyi anlıyorlar. Sadece
anladıklarını ifade edemiyorlar.
Hoşça kalın, dostça kalın, Allah’ü
Teâlâ’ya emanet olunuz efendim!
Yorumlar
Yorum Gönder