Muhammed Ali Clay’dan İnciler

Muhammed Ali Clay’dan İnciler

 

Mahmut TOPTAŞ


            Türklerin Mehmet Ali, diğer halkı Müslüman ülkelerin Muhammed Ali dedikleri ve çocuklarına verdikleri bu isim Sevgili peygamberimize çocukken iman eden, kâfirlik pisliğinden hiç etkilenmeyen hazreti Ali sevgisinin ifade edildiği addır.

03.06.2016 günü 74 yaşında Anavatanına kavuşan eski adıyla Cassius Marscellus Clay olan, 22 yaşında Müslüman olunca kâfirlik döneminin kötü çağrışımı adını Muhammed Ali Clay diye değiştirmiş.

“Clay” çamur anlamına gelen, tevazuyu temsil eden, hepimizin atası Hazreti Âdem Aleyhisselâm’ın da çamurdan yaratıldığını anlatan “Clay” ismini kullanmaya devam etmiş.

İnkârı hatırlatan eski şaşaalı adından o kadar iğrenmiş ki bir gün ringde rakibi Emie Terrell, ona Muhammed Ali demeden yalnız Clay diye bağırdığında ona Muhammed Ali dedirtinceye kadar döver. Hem maçı kazanır hem adını söyletir, sonra salondakilere döner ve adını sorar:

“- Benim adım ne?”

Salondakiler koro halinde “Muhammed Ali” diye bağırırlar.

Kimliksiz ve kişiliksiz bazı insanlarımız eski adıyla anılsa ne olurdu? Diyebilirler.

Desinler mi? Demesinler. Kimliksiz insanı kimse sevmez.

Muhammed Ali Clay Rahmetullahi Aleyh’i onun şampiyon olup, Müslüman olduğu yılları yaşamayanlar o gün dünyaya yayılan diriliş, direniş, kendine geliş havasının Amerika’dan Afrika’dan, Asya’dan, Antartika’dan Avrupa’ya kadar nasıl yayıldığını anlayamaz.

Sağcılık, solculuk, komünistlik hareketlerinin zirveye çıktığı Türkiye’mizde bütün ırklar, renkler, akımlar, aynı adam gibi adamı sevdiler ve sohbetleri onun üzerine olur böylece ortak konuşabilecek konuları olurdu.

Vefat etti yine bütün dünyada birbiriyle savaşa tutuşturulan Müslümanların ortak sevdiği adam o oldu.

Demek ki bizi birleştirebilecek tek şey İslâm’dır.

Zamanı en iyi değerlendiren insandı.

11 Eylül 2001 de Amerika’nın beyni Pentagon ile ticaretinin beyni Dünya Ticaret Merkezi vurulduğunda birkaç gün sonra ikiz kulelerin enkazının başına gelir.

Basının tamamı oradadır.

“Beni asıl inciten, bu işe “İslâm” adının bulaştırılması ve “Müslüman” adının bulaştırılması ve sorun çıkarılıp nefret ve şiddete yol açılması. İslâm, öldürme dini değildir. İslâm, barış demektir. Evde öylece oturup insanların sorununun kaynağı olarak Müslümanları yaftalamalarına seyirci kalamazdım.”

Söylediklerinin doğruluğunu Amerikan basını ve siyasileri biliyorlardı ama söylemiyorlardı.

Muhammed Ali Clay’ın Müslüman olmasında etkili olan Malkolm X Rahmetullahi Aleyh’, Hıristiyan iken Amerika'nın gelmiş geçmiş en başarılı suç makinesi. Müslüman olunca karıncaezmez, gönül kırmaz hale gelen Malcolm X’in durmunu çok iyi bildikleri halde bu sefer 16 kurşunla Amerikan ajanları onu vaaz verirken şehid ederler.

Muhammed Ali’de 22 yaşında dünya şampiyonu olduğunda öylece kalsaydı, Vietnam’a gidip hayatında tanımadığı insanları öldürseydi diğer şampiyonlardan biri olarak yaşayıp ölecek ve bizler ve dünya onu tanımayacaktı.

Ama Müslüman oldu.

Ünlü birinin Müslüman olması hele hele Amerika gibi bir ülkede Müslüman olması dünyanın en ağır suçunu işlemek demektir.

Amerikan adaletsizliğini dünyaya duyuruverdi.

“Ben, bana zararı olmayan insanları öldürmem!” dediği için “Vatan Hainliği” damgası vurdular. Beş yıl hapis cezası ve on bin dolar para cezası kestiler. Beş yıl ringlerden uzak tutarak uzmanlarının ifadesine göre çeşitli maçlardan 50 milyon dolar civarında zarara uğrattılar.

Beş yıl sonra yüksek mahkeme af verdi ama beş yıl ekmeğe muhtaç hale getirdiler.

O yılmadı Rabbine daha fazla yaklaştı.

Bir gün televizyonda canlı yayında spiker sorar:

"Koruman var mı?" spikere verdiği efsane cevapla gönüllere taht kurdu.

Muhammed Ali Rahmetullahi Aleyh, o soruya:

"Bir korumam var. Gözleri olmasa da görebilen, kulakları olmasa da duyabilen, hafızası olmadan her şeyi hatırlayan... Bir şey yaratmak istediğinde ona sadece 'Ol!' der. En gizli düşüncelerini bile duyandır. Tahmin et bu kimdir? O Allah Teâlâ'dır. O Benim korumamdır, o senin korumandır." diye yanıt vermişti.

Ringlerde “Kelebek gibi uçan, arı gibi sokan…” Muhammed Ali’ye Dünya Ticaret Merkezinin enkazı etrafında; CNN’in muhabiri Mc. Oneil’in:

“Muhammed Ali, bu dehşetin meydana gelmesine sebep olan teröristlerle aynı dinin bir mensubu olarak neler hissediyorsunuz?”

Muhammed Ali:

“Siz, Hitler ile aynı dini paylaşan bir mensup olarak neler hissediyorsanız; aynısını...”

Diyerek dilinin elinden daha hızlı olduğunu, eğilmeyeceğini gösterir.

330 milyonluk Amerika’da sevgiye öyle susamış ki Türkiye’de Muhterem Necmeddin Erbakan Rahmetullahi Aleyh’in onu kucaklayıp bağrına basması sonrasında:

“Beni beyaz bir lider kucakladı!” diye sevinir.

Ve bir gün şöyle der:

“Şampiyon olduğum zaman, eski kot pantolonumu üzerime geçirip, eski bir şapka takıp, sakal bırakarak, beni kimsenin tanımadığı bir kasabanın sokaklarında yürüyüşe çıkacağım ve beni, sadece ben olduğum için sevecek bir insan bulana kadar da yürüyeceğim. Bulduğumda da onu 1 milyon dolarlık arazime tepeden bakan 250 bin dolarlık evime götürüp, cadillac arabalarımı, havanın yağmurlu olduğu günlerde kullandığım kapalı havuzumu göstereceğim ve ona:

“İşte bunların hepsi senin, çünkü ‘Beni ben olduğum için seviyorsun!’ diyeceğim!”

İntihar etmeye teşebbüs eden Vietnamlı, Muhammed Ali’yi görmek istediğini söyleyince gelmiş; görüşmüş ve kurtardıktan sonra:

“Bir hayat kurtarmak dünyanın bütün şampiyonluklarından daha değerlidir!” Demiş.

Dünyaca ünlü Japon güreşçi, Karma Savaşlar Sanatı ustası Antonio İnoki, ona karşılaşma teklifi yapar.

Muhammed Ali kabul eder ve 3-3 berabere biter ama iş burada bitmez, İnoki de Müslüman olur ve İnoki Hüseyin adını alır.

Muhammed Ali Rahmetullahi Aleyh, her yerde ve her alanda İslâm’ın onurunu korumaya devam eder.

Amerikalı yıldızların 2400’ünün adlarının yazıldığı listede Muhammed Ali’nin adının da yazılması kararı çıktığında:

“Peygamberim hazreti Muhammedin adını ayaklar altına koydurmam!” demiş ve izin vermemiş. Bunun üzerine onun adı oradaki teatrenin (Tiyatro’nun) duvarına yazılmış.

Allah Teâlâ rahmet eylesin! Mekânı Cennet, makamı âlî olsun!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Esmaül Hüsna (Arapça- Türkçe) دُعٰٓاءُ اَسْمٰٓاءُ الْحُسْنٰى

Şifa Salavâtı (Salavâtı Tıbbil Kulubi/Salâvatı Tıbbiye)

Güzel Ahlakla ilgili 40 Hadis