Evlâdınıza Merhamet Edin
Evlâdınıza Merhamet Edin
*
Evlâdınıza namazın önemini anlatın ve mutlaka namaz kıldırın. Namaz kılmasına
mani her şeyin, felaketine sebep olacağını bilmeli ve bildirmelisiniz. Onun
istikbalini garantiye almak, iyi bir Müslüman olması ile mümkündür. Diploma ile
istikbal garantiye alınmış olmaz. İyi bir Müslüman olduktan sonra diploma işe
yarar. O zaman, hem kendisine hem insanlara daha çok faydalı olur.
* Dünyada
saadet, ahirette Cennet, iki şeyle çok kolay olur: Biri, Allahü Teâlâ’nın bir
sevgili dostuna kavuşmak ve onun tarafından kabul edilmek. İkincisi ise doğru
kılınan namaz.
* Bir
büyüğü tanıyan zaten namaz kılar. Hem tanımak hem namaz kılmamak olmaz. Böyle
tanımak, tanımak değildir. Namazsız ahiret olmaz. Namazsız Allah'a kavuşulmaz,
namazsız hayat olmaz, namaz her şeyin başıdır. Namazları geciktirmeden kılın.
Severek kılın. Şartlarına uygun kılın, güzel numune olun. Çocuklarınıza yemek
yiyip içmekten önce, namazlarını vaktinde kılmalarını öğretin, emredin.
* Merhamet,
doktorun hastasına acıması gibidir. Hakiki merhametli doktor, hastasını
kurtarandır. Bir annenin, babanın şefkati de onun merhameti gibi olmalı. Namaz
kılmayan çocuğa acımamak, yardım etmemek, yani bu hastalığın çaresine bakmamak
hiç merhamet olur mu? Oradaki merhamet gibi görünen şey merhametsizliktir.
Çocukları perişan ediyorlar. (Ameliyata giden çocuğa annesi acıdığı için gizli
yemek yediriyor. Doktorlar, çocuğu ölümden zor döndürüyorlar.)
* Anne ve
baba, eğer evlâtlarına büyüklerin sevgisini, İslamiyetin sevgisini
veremiyorsa, onların en baş düşmanıdır. Nefsine düşkün anne ve baba, yani
çocuklarını nefsi için seven anne ve baba çocuklarının en büyük düşmanıdır.
*
Çocuklarınızı büyüklerin yanına götürün. Çocuklarınızı yanınızdan ayırmayın.
Çocuklarınızın hem abisi hem babası olun. Alıştırın, iyi yerlere götürmeye.
Çocuğunuza deyin ki: (Aman evlâdım, ne sen kendini yak, ne beni yak, çünkü
evlâdın yaptığı anaya, babaya gider. Allah korusun, kendin gidersin beni de
götürürsün. Yani bu kadar emekler boşa gider. Çünkü anneye ve babaya evlâdın
yaptığı her şey misliyle yazılır, iyilik yapıyorsa iyilik yazılır. Kötülük
yapıyorsa kötülük yazılır.)
*
Çocuklarımıza Kuran-ı kerimi öğretelim mutlaka. Kuran-ı kerim okusunlar. Çocuğuna
Kuran-ı kerim okutan ana babaya da çok sevap yazılıyor.
* Mutlaka
çocuklarınıza büyüklerin yani ehli sünnet âlimlerinin kitaplarından bir şeyler
okuyun, onların sineleri şimdi tertemiz. Bu ruha, bu sineye şimdi ne konulsa o
kalıcıdır. Onlarla beraber kitap okumadan yatmayın. Mutlaka bir şey okuyun.
* Dinimiz
haramdan sakınmaya çok önem veriyor. Bunları öğrenmek, sakınmak lazım. İmam-ı
Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
Bir kimse,
bütün Peygamberlerin ibadetlerini yapsa, üzerinde başkasının bir kuruş kul hakkı
varsa, bunu ödemeden veya hak sahibiyle helalleşmeden, Cennete giremez.
* Müminin
kalbini kırmak çok büyük haramdır. Bir mümin, bir müminin kalbini kırsa 70 defa
Kâbeyi yıkmaktan daha büyük günaha girer. Bunları okumak, öğrenmek lazım.
* Çocuk
Allahü Teâlâ’nın emanetidir, sahiplenmeyin, İslam terbiyesi verin, dinimizi
öğretin. Onlar size bir emanettir. Siz onlardan mesulsünüz. Çok Müslüman onları
sahiplenerek azmalarına, yoldan çıkmalarına sebeb olmuşlardır.
*
Çocuklarınızı iyi ahlaklı, dini bütünle evlendirin. Güzelliğine değil, malına
mülküne değil, itikadına bakın.
*
Çocuklarınıza iyi bir isim, Müslüman ismi verin. En önemlisi de dinimizi,
dosdoğru öğretin. Ehlisünnet âlimlerinin kıymetli kitaplarından öğretin, din
diye dinsizlik, mezhepsizlik öğretmeyin.
* Çoluk
çocuğumuza merhamet edelim, onları ateşten koruyalım. Oğlum okusun, Amerika'ya
gitsin, Avrupaya gitsin, nereye gitsin? Cehenneme mi, gitsin, Cennete mi
gitsin? Önce sen onu düşün. Dünya fâni. Böyle kısa bir ömür için o güzel evlâdını,
nasıl kıyar da ateşe atarsın?
* Evlâdına
Allah Teâlâ’yı öğretmeyen, evlâdına Peygamber Aleyhisselâm’ı öğretmeyen,
evlâdına ateşi öğretmeyen, namazı öğretmeyen, Kur'an-ı Kerim’i öğretmeyen baba,
evlâdının hem dünya, hem de ahiret katilidir. Ve dünyanın en merhametsiz
babasıdır. Veyahut da dünyanın en merhametsiz anasıdır ki, namaza kaldırmıyor.
Efendim, çocuk üşümesin, falan, Allah korusun, merhamet bu değil. Doktor
hastasına düşman mıdır ki, canını bıçağın altına yatırıyor. Onu o urdan
kurtarmak için. Merhamettendir. Demek ki, anne ve baba ne kadar merhametli ise,
evlâdına o kadar İslamiyet’i öğreticidir. Anne ve baba ne kadar merhametsizse,
evlâdına o kadar dünyayı öğreticidir. Ahireti unutturucudur. Ölçü bu. Kaldı ki,
o evlât her günah işleyişte anasına da yazılır, babasına da yazılır. O evlât,
her ibadet yapışta, anasına da sevap yazılır, babasına da. Bir ağaç, ya meyve
verecek yahut da ateşte odun olacak. Sen meyve mi yetiştiriyorsun, yoksa sobaya
gidecek odun mu yetiştiriyorsun?
* Kalbin
rızkı, din ilmidir. İnsan okumaz din ilmi öğrenmezse kalbi rızksız kalır. Günah
işlemeye başlar, hasta olur ve neticede ölür. Ölmesi demek, Allah korusun kâfir
olması demektir.
* Büyükleri
yani ehlisünnet âlimlerini arayan, kitaplarının arasında arasın, kitaplarımızın
satırları arasındayız, buyuruyorlar. Büyüklerin kitapları ilaç gibidir. İlaç
kullanmayan, şifa bulamaz. Allahü teâlâ istiğfar ederseniz imdadınıza yetişirim
buyuruyor. Lâ havleyi çok okuyunuz.
* “Çok
Müslümân evlâdı, babaları yüzünden Veyl ismindeki Cehennem'e gideceklerdir.
Çünkü bunların babaları, yalnız para kazanmak ve keyif sürmek hırsına düşüp ve yalnız
dünyâ işleri arkasında koşup, evlâdlarına Müslümânlığı ve Kur'ân-ı kerîmi
öğretmediler. Ben, böyle babalardan uzağım. Onlar da, benden uzaktırlar.
Çocuklarına dînlerini öğretmeyenler, Cehennem'e gideceklerdir.” (Hadîs-i
şerîf-İhyâ)
Yorumlar
Yorum Gönder