Büyüklerimiz Buyurdular ki…
Büyüklerimiz Buyurdular ki…
Ebûbekir Radiyallahü Anh buyurdular ki:
− Ölümü her an hatırlayalım.
− Allah ve Rasulünün sakınılmasını emrettiklerine
yaklaşmayalım.
− Dünyada, nefislerimizi Rabbimizin rehin aldığı
şuuru içinde olalım.
− Ecellerimiz gelmeden, dünyada ahiret için
yarışalım.
Selman Radiyallahü Anh buyurdular ki:
Selman Radiyallahü Anh’ın son nefesine yakın bir
halde ellerini yüzüne kapayıp hıçkırıklar içinde ağlarken Sâd bin Ebi Vakkas
Radiyallahü Anh ziyaretine gelmiş ve niçin bu kadar ağlıyorsun? Demişti.
Selman Radiyallahü Anh da:
− Rasulullah’ın huzuruna giderken nasıl ağlamayayım.
Vasiyetini tutamamış bir ümmet olarak utanıyorum.
O Rasul bana buyurmuştu ki: “Sizin dünyadaki azığınız,
binek bir hayvanın üstünde yolculuk etmekte olanın yanındaki azığı kadar
olmalıdır.”
Ben ağlamayayım da kim ağlasın be kardeşim diye cevap
verdiler.
Cafer-i Sadık Radiyallahü Anh buyurdular ki:
− Yaratılmayanın peşine düşüp de harap olmayalım.
Onun peşine düşersen yorulursun fakat gene de ona kavuşamazsın.
− Ya Şeyh, Rabbimizin yaratmadığı nedir?
− Dünyada Müslüman için rahatlıktır.
Gel şu yaratılmayan rahatlığın peşine takılmayalım.
Abdulhalık el-Gûcdüvani Radiyallahü Anh buyurdular
ki:
− İnsanların hor görmesini, rağbet ve teveccühüne
tercih edelim.
− Dünyaya aldanmayıp, ölüme hazırlıklı olalım.
− Ahiret ilmini dünya bilimine, ahireti tümü ile
dünyaya tercih edelim.
− Allah’ın rızka kefil olduğunu hiç hatırdan
çıkarmayalım.
− Çok gülerek kalbi öldürmeyelim.
− Allah’tan gayri hiçbir şeyden ve kimseden korkmayalım.
Şahı Nakşibend Radiyallahü Anh buyurdular ki:
− Dünyanın şöhretinden, izzetinden ilişiğimizi
keselim.
− Halkın itibarından ve vereceği mertebelerden
vazgeçelim.
− Başkalarının müptelâ olduğu dünyalığın bizden
uzaklaşmasından dolayı Rabbimize şükrü artıralım.
− Bize verilmeyeceğini bildiğimiz bir şeye karşı hür
olduğumuzu, verilmesini çok istediğimiz şeyin ise kölesi olduğumuzu hiç
hatırımızdan çıkarmayalım.
− Bu yolda vücud perdesinden daha büyük ve daha güçlü
perde olmadığını düşünelim.
− Kendi can ve cismimize karşı muhabbeti silelim.
− Dünyayı ebedî hayatın saadetine vesile kılmak,
ahiretin tarlası haline getirmek suretiyle yaşanmaya değer ömür geçirmek
mümkündür.
− Amellerimizde sürekli azîmeti seçelim.
− Farz ve sünnetlere, nafilelere bütün gücümüzle
sarılalım.
İmamı Rabbânî Radiyallahü Anh buyurdular ki:
− Allah’a karşı yalvarıcı, kalbi kırık ve O'na her
an sığınıcı olalım.
− Nefsimize büyüklük ve üstünlük pâyesi vermeyelim.
− Dünya sevgisi bütün hataların başıdır. Dünya
adamlarından, onlarla sohbetten uzak duralım.
− Gıybetten, kötü zandan, kendi nefsine başkasının kötü
zan beslemesinden olabildiğince uzak duralım.
Mehmed Zahid Kotku
− Günah ve mekruhlardan göze gelen simsiyah şualar seninle
Rabbinin arasını açar. O halde gözü haram ve mekruhların her türlüsünden
koruyunuz.
− Dünyayı ebedî hayatın saadetine vesile kılmak,
ahiretin tarlası haline getirmek suretiyle yaşanmaya değer yapıya kavuşturmak
mümkündür.
Mevlâna Halid Radiyallahü Anh buyurdular ki:
− Dünyada ömür sürerken ölümü, ahiret hallerini ve bunların
gerçek sahibini hep hatırda tutalım.
− Allah’ın hoşnut olduğu evliyanın kalplerinde yer edenler
büyük devlete konmuştur.
− Bedeni beslemeye çalışandan, makam ve mevki sahibi
olmak isteyenden, bidat sahiplerinden, gösterişe kapılanlardan mümkün mertebe
uzakta bulunalım.
− Fıkıh ve ilm-i sahih ile sürekli ilgilenelim.
− Başkasına hiçbir şekilde yük olmayalım.
Gümüşhaneli Ahmed Ziyaeddin Radiyallahü Anh
buyurdular ki:
− İhlâs ile islâh etmek dünya sevgisinin terkine
bağlıdır.
− İsraftan ve israf edenlerden uzak duralım.
− Yüksek ve görkemli binalara, insanların özendiği
bineklere, aşırı her türlü ziynete itibar etmeyiniz.
− Diyarı küffara ait kefere sözlere, kaplara, giyim
kuşama, yiyeceklere, ev eşyalarına özenmeyelim.
− Âlim ve ebeveynden gayrisinin elini öpmeyelim.
Kimseye boyun eğmeyelim. İhtiyacımızı kimseden talep etmeyelim.
Hz. Mevlâna Kuddise Sirrûh Buyurdular ki:
"Elhamdülillah âlâ külli hal!
− Her Halimiz İçin Allah'a Hamdolsun!"
Mehmed Zahid Kuddise Sirrûh buyurdular ki:
− İdarecilikte şu üç hususa dikkat edelim:
•
Daima
adaletle muamele ediniz.
•
Müşavirleri
Allah’a itaat edenlerin arasından seçiniz.
•
Emaneti,
Allah ve Rasulüne itaat edenler arasından ehillerine veriniz.
− Allah’a kulluktan alıkoyan her şey dünyadır.
− Dünyayı sevmek demek, zevk ve sefa âlemlerine
dalarak müptelâ olmak demektir.
− Büyüklerimiz dünyada süs, saltanat, her türlü
ziynet eşyalarının hiçbirine iltifat etmemişlerdir.
− Dünyanın aldatıcı cazibelerine kapılıp da güzel
amellerden, ibadet ve taatten mahrum bir şekilde yaşamaktan şu aciz canımızı
korumalıyız.
− Dünyada evliya gibi yaşamak istiyorsan:
•
Merhamet
sahibi olmalısın.
•
Selâmet-i
sadır sahibi olmalısın.
•
Sehaveti-
nefis sahibi olmalısın.
− Def-i mefâsid, celb-i menâfiden evlâdır.
− Bir kimsenin mülkünde O’nun izni olmaksızın
tasarruf etmek caiz olmadığına göre ve "mülk Allah’ındır" diyorsak,
O’nun mülkünde O’na isyan ederek,
O’na itaat etmeyerek yaşamak hiç mi hiç caiz
değildir.
− Silsile-i Zeheb'dekiler;
•
Rabıta
çeşitleri
•
Gizli
zikir çeşitleri
•
İlmî
sohbetler ve irşadlar
•
İlmî
risaleler, ilmi kitaplar ve evrâd ile çalışmalarını sürdürdüler.
Allah-u Teâlâ ve Tekaddes Hazretleri, Hocamız Mehmed
Efendi Kuddise Sirrûh Hazretleri’nin derecâtını ulyâ eyleyip, biz aciz-ü nâcizleri
de füyûzat ve şefaatından feyizyab-u nasibdâr buyursun...
Âmin, bihürmeti Seyyidil-Mürselîn ve alihî ve
sahbihî ve men tebiahüm biihsânin ilâ yevmid-dîn, vel-hamdü lillâhi rabbil-àlemîn.
Yorumlar
Yorum Gönder