Hiç Namaz Kılmadan Cennete Giden Çoban
Hiç Namaz Kılmadan Cennete Giden Çoban
Hayber’in Fethi esnâsında, bir Yahudi’nin koyunlarını
güden Esved adlı siyahi bir köle efendisinin yanına gelerek sorar:
“- Kim bu kaleyi kuşatanlar, ne istiyorlar?”
Efendisi:
“- Muhammed adlı birisi” der. (Salat ve selam ona
olsun.)
Köleyi başından savuşturacak bir kaç cümle daha eder.
Köle Esved’in içinde bir merak uyanır. Bir yolunu
bulup sahabenin bulunduğu yere gelir ve sorar:
“- Muhammed kim?”
Gösterirler.
İnsanlarla iletişiminde zengin-fakir; efendi-köle
farkı gözetmeyen Hz. Peygamber Sallâllâhu Aleyhi Vesellem bir kuşatma esnasında
bile yabancı bir köleye zaman ayırır.
Esved sorar:
“- İsmini duydum, davan nedir, iddian nedir?”
Hz. Peygamber Sallâllâhu Aleyhi Vesellem o dar
vakitte, Allah Teâla’dan başka yaratan, yaşatan, yöneten, kulluğa layık bir
ilah olmadığını, kendisinin de O’nun kulu ve resulü olduğunu anlatır.
Çoban Esved oracıkta Müslüman olur.
. Rasûlullâh Sallâllâhu Aleyhi Vesellem onun ismini “Eslem”
yaptı. Daha sonra çoban, elindeki koyunları ne yapması gerektiğini Peygamber
Efendimiz’e sordu.
Allâh Rasûlü de:
“- Onları geri çevir ve kovala! Hiç şüphen olmasın
ki, hepsi de sâhiplerine döneceklerdir.” buyurdu. Eslem, bir avuç çakıl alarak
koyunlara doğru attı ve:
“- Sâhibinize dönün! Vallâhi bundan sonra ebediyen
sizinle beraber olmayacağım.” dedi. Koyunlar topluca gittiler, sanki onları
sevk eden birisi varmış gibi kaleye girdiler. Müslüman olur olmaz hemen cihâda
iştirâk eden Eslem Radıyallâhu Anh, bir müddet sonra şehît oldu. Böylece, bir
vakit namaz kılma fırsatını bulamadan Cennete uçan Müslüman ünvanını aldı.
Eslem Radiyallahü Anh Müslüman olduktan sonra sorar:
“- Yanına geldim, sordum, cevap verdin. Ben de ikna
oldum ve iman ettim. Artık eskisi gibi davranamam. İnandığım Allah, tabi
olduğum Peygamber benden ne istiyor; ne yapmam lazım?”
Hz. Peygamber Aleyhisselâm, savaş halinde olduklarını
ve yapacaksa eğer eline kılıç alıp savaşa katılmasını söylüyor.
Tek bir vakit namaz kılmamış belki namazdan haberi
bile olmamış, zekât vermemiş, oruç tutmamış hac ve umre yapmamış bir mücahit
olarak savaşa katılıyor Eslem Radiyallahü Anh.
Allah Teâla’nın lütfuyla zafer nasip oluyor.
Hz. Peygamber Aleyhisselâm şehit ve yaralılarla
meşgul olurken bir şehidin başında durup bakıyor ve hemen başını çeviriyor.
Neden başını hemen çevirdiğini, bakmadığını soranlara:
“- O Eslem’di. Müslüman oldu, savaştı ve şehit oldu.
Cennetteki hali bana gösterildi, Cennet Hurileri yıkıyordu, rahatsız etmek
istemedim!” buyurdular.
Kur’an-ı Kerim’de Rabbimiz müminlerin, Allah ve Rasulünün
emirleri karşısında “İşittik ve itaat ettik!” (Nur suresi 51) demeleri
gerektiğini ifade buyurur.
Yorumlar
Yorum Gönder