Katre Şiiri
Katremizden hisse al bî-gâr-ı derya
olmuşuz.
Cümle halka bir bakışla çeşm-i bînâ
olmuşuz.
Gerçi zahirde lisân-ı nâs ile
güftârımız.
Mânâ yüzünden soyunup hep muarrâ
olmuşuz.
Validem merhume açmıştı bize bir
kutlu fâl,
Ravzâ-i Pâk-i ziyarette demişti: ‘Ey
Kerîmü-l Müteâl’
Bu Habîbin hürmetine ver bana ferzend
bî-melâl
Ândan aldığı libâsı bunda iksâ
olmuşuz.
Tâ ezelden intisabım âlemin
Seyyidine,
Düştüm aşkına anın geleliden bu
ânasır bendine
Çok aradım ağladım yüz tutup Hakk’ın
kendine,
Âlemi devrân içinde Hubb-u Mevlâ
olmuşuz.
Künhümü bilmek dilersen sırr-ı
Hâki’dir özüm.
Anın edvârıncadır dâim özüm ve sözüm
Her neye baksa basar Hâki’dir bakan
gözüm,
Zîrâ evvelden anınla tek-ü tenhâ
olmuşuz.
Bir acep sırrı Tâki’den aldığım
ders-i iber,
Anı bilmek dilersen sana vereyim
haber,
Her ûlûmi almıştı pîrimden O şeyh-i
muteber,
Biz anda mahvolup bezm-i ferda
olmuşuz.
Çünkü kıtmîr olalıdan bu kapıda bu
hakîr,
Her işin sırrın ezelden bildim
Takdîr-u Kadir,
Ol sebepten işimiz cümleye tazim ve
tekrimdir.
Böylelikle halk içinde Hakk-ı rânâ
olmuşuz.
Bu tarîkat âleminde olmak istersen
sû-dimend,
Sen de bu halde olup halktan lisânı
eyle bend,
İşte budur âcizânem Hubb-u fi’llâh
sana pend,
Hayr-u hakanı cihan Simurğ-u Anka
olmuşuz.
Bunca ilm-ü fazl ile bilmez imiş
nûr-i basar,
Her işi eden ettiren Allah değil mi
ver haber?
Leyk hulûli ittihazdan eyle gayetle
hazer,
Biz hakâyık âşiyân içre mîmâr
olmuşuz.
Emr-i mâ’rûf münkeri bilmez miyiz?
Anlar ile biz amel kılmaz mıyız?
İsr-i Pâk-i Ahmed-i bilmez miyiz?
Şimdi izmâr eyleyü biz râh-ı mânâ
olmuşuz
Herkesin miktarı ihlâsınca fiili eder
zuhur.
Sen çalış ol muhlisândan çıkmasın
senden kusur,
Gayride görsen hatâyı setredüp andan
al huzur,
Bunu âdet edinip bir dürr-i yekta
olmuşuz.
İbtilâ âlemde var ikmâldir etme
cedel,
Her kula nasip etmez ânı Huda izz-ü
ve cel,
Başa gelse bil ânı devlet ve nimet
bî-bedel,
Biz anı görmüş ve geçirmiş pâk
musaffa olmuşuz
Hakk’ı her şeyde âyân görmüş ve
bilmişlerdeniz.
Ol sebepten halk katında Hubb-u Mevlâ
gözleriz.
Kahr-u lütfün cümlesin bir bildim ve
tuttum ey-azîz,
Hamdülillâh biz bu lutfa mazhâr-ı
mücellâ olmuşuz.
Bilmediler zevkimi cümle ins ü cin
melek,
Derdine düştüm bana neler çektirdi
felek,
Hâl-i Hakkı bulmaya beyim zikrin dâim
gerek,
Zikr-i Hakk, seyr-ü sebakla ders-i
yekta olmuşuz.
İhramcızâde Hacı İsmail Hakkı
TOPRAK Kaddese’llâhü sırrahu’l azîz
Yorumlar
Yorum Gönder