En İyisi Derviş’in Hırkasını Çıkarın!
En İyisi Derviş’in Hırkasını Çıkarın!
Bir gün yaralı bir kuş,
Hz. Süleyman Aleyhisselâm’a gelerek, bir dervişin kanadını kırdığını söyler
ondan şikâyetçi olur.
Hz. Süleyman Aleyhisselâm
kuştan bir dervişin onun kanadını kırdığını duyunca hemen dervişi yanına
çağırtmış.
Derviş gelince de ona sormuş:
“- Sen niye bu kuşun
kanadını kırdın?”
Derviş cevap veriyor:
“- Sultanım, ben bu
kuşu avlamak istedim.”
Ona doğru yaklaşınca
kaçmadı, yanına kadar gittim, yine kaçmadı.
Ben de bana teslim
olacağını düşünerek üzerine atladım.
Tam yakalayacağım
sırada kaçmaya çalıştı, o sırada kanadı kırıldı.
Bunun üzerine Hz.
Süleyman Aleyhisselâm kuşa dönüp sordu:
“- Şimdi, bu adam da
haklı. O sana gizlice yaklaşmamış. Sen niye kaçmadın?
Kuş cevap vermiş:
“- Ben onu derviş
kıyafetinde gördüğüm için kaçmadım. Avcı olsaydı hemen kaçardım. Derviş olmuş
birinden bana zarar gelmez, bunlar Allah’ü Teâlâ’dan korkarlar diye düşündüm ve
kaçmadım.”
Hz. Süleyman Aleyhisselâm
bu sefer kuşu haklı bulmuş ve dervişin de kolunun aynı yerden kırılmasını
emretmiş.
Bunu duyan kuş hemen
itiraz etmiş:
“- Sakın öyle bir şey
yaptırmayın!”
Hz. Süleyman Aleyhisselâm
şaşırmış. Kuşa seslenmiş:
“- Neden itiraz
ediyorsun ki?”
Kuş cevap vermiş:
“- Şimdi siz, dervişin
kolunu kırarsanız, kolu iyileşince yine aynı şeyi yapar... Siz en iyisi mi,
bunun üzerindeki derviş hırkasını çıkartın... Çıkartın ki, benim gibi diğer kuşlar
bundan sonra aldanmasın...”
Yunus Emre Kuddise Sirrûh, ne güzel ifade etmiş:
“Dervişlik dedikleri,
Hırka ile taç değil!
Gönlün derviş eyleyen,
Hırkaya muhtaç değil…”
Yorumlar
Yorum Gönder