Dervişe Sormuşlar

 Dervişe Sormuşlar

 

Sormuşlar dervişe;

Hayat nicedir?

Demiş ki;

“Hayat bilmecedir…

Attığın her adım bir hece…

Çözene gündüz, çözemeyene gecedir…”

 

Dervişe sormuşlar: “En zor olan nedir?” “Sözdür” demiş. “Anlatması da zor, anlaması da…”

 

Dervişe sormuşlar; “İnsanın başına gelecek en güzel nasip nedir?”

Derviş demiş ki; “Herkesin bir şeyler anlatmak istediği şu yalan dünyada, seni dinlemek isteyen birine rastlamaktır…”

 

Dervişe sordular “Nasıl olalım?”

Derviş dedi ki;

“Musibet karşısında; Metanetli

Cehalet karşısında; Marifetli

Husumet karşısında; Mağfiretli

Kötülük karşısında; Hayır sahibi

Kabalık karşısında; Letafetli ol ki

Yaradan seni sabrından ötürü sevsin…”

 

Dervişe sormuşlar;

“Evlilikte 50 yılı nasıl devirdiniz” diye;

Cevaplamış derviş: “O deli olduğu zaman ben veli oldum, ben deli olduğum zaman o veli oldu…”

 

Dervişe sormuşlar;

“Nasıl insan oluruz?” diye…

Derviş “Üç adım atmakla” diye cevap vermiş;

“Önce sana kötülük yapanlara kötülük düşünmemen gerekir. İnsanlığa attığın ilk adım budur. Sana kötülük yapanlara iyilik yapabildiğin an ise, ikinci büyük adımı atar ve hakiki insan olmaya başlarsın. Nihayet, sana iyilik yapanla kötülük yapan arasında bir fark hissetmeyecek hâle geldiğin zaman ise insan olursun.”

 

Dervişe sormuşlar “Arif kimdir?”

Derviş de demiş ki;

“Derdini sade anlatan adam dertlidir. Güzel anlatan edebiyatçı, hâliyle anlatan âşık, tebessümüyle örten ariftir!”

 

Derviş’e demişler ki; “Bir adam senin hakkında konuştu” Derviş de demiş ki;

“Kendi sayfasıdır istediği gibi doldurabilir.”

 

Derviş’e sordular: “İnsan nasıl sabreder?”

Derviş dedi ki; “Unutursun sabredersin, bu en güzelidir… Kabul edersin sabredersin, bu en doğrusudur… Vazgeçersin sabredersin, bu en zorudur… Bir de işini Allah’a havale eder sabredersin, İşte bu, en yücesidir…”

 

Dervişe sormuşlar “Huzuru nasıl buldunuz?” Cevabı;

“Rızkımı kimsenin yemeyeceğini anladım sakinleştim… Allah’ın beni her daim gördüğünü anladım hayâ ettim… İşimi kimsenin yapmayacağını anladım işe koyuldum… İşimin sonu ölümdür ona hazırlandım… İyilikleri çoğalttım, kötülükleri azalttım…”

 

Dervişe sormuşlar “Nasıl isteyelim?”

Derviş dedi ki; “Bir şey istersen insandan isteme,

Verse minnettir, vermese zillettir…

Sen Allah’tan iste,

Verse nimettir, vermese hikmettir…”

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Esmaül Hüsna (Arapça- Türkçe) دُعٰٓاءُ اَسْمٰٓاءُ الْحُسْنٰى

Şifa Salavâtı (Salavâtı Tıbbil Kulubi/Salâvatı Tıbbiye)

Güzel Ahlakla ilgili 40 Hadis