Yardım Dileme Duası 2
Yardım Dileme Duası 2
Ashab-ı
Kiramdan Enes bin Malik Radiyallahü Anh anlatıyor:
Hz.
Peygamber Sallallahü Aleyhi Vesellem'in ashabı içinde Ebu Malek Radiyallahü Anh
diye birisi vardı. Bu zat, Şam ile Medine arasında tüccarlık yapardı.
Kendisi
Allah'ü taâlâ'ya tevekkül ederek bir kafileye katılmaz, yalnız başına gidip
gelirdi. Bir defasında Şam'dan Medine'ye doğru gelirken; önüne, tepeden
tırnağa silahlı bir eşkıya çıktı ve;
"Mallarını
alıp seni de öldüreceğim!" dedi.
Ebu Ma'lek
de;
"İşte
malım, al senin olsun, beni bırak" dedi.
Eşkıya;
"Benim
âdetim bu. Hem mal hem can" dedi.
Ebu
Ma'lek;
"Madem
öyle, müsaade et de namaz kılayım!" dedi.
Eşkıya;
"Sana
müsaade, istediğin kadar kıl!" dedi...
Ebu Ma'lek
hazretleri, abdest aldı, namaz kıldı ve sonra ellerini açarak şöyle dua etti:
يَا وَدُودْ، يَا وَدوُدْ، يَا ذَا الْعَرْشِ الْمَجِيدْ، يَا
مُبْدِئُ يَا مُعِيدُ، يَا فَعَالاٌ لِمَا يُرِيدْ، أَسْأَلُكَ بِنُورِ وَجْهِكَ
الَّذِي مَلأَ أَرْكَانَ عَرْشِكَ، وَأَسْأَلُكَ بِقُدْرَتِكَ الَّتِي قَدَّرْتَ
بِهاَ عَلَى جَمِيعِ خَلْقِكَ، وَأَسْأَلُكَ بِرَحْمَتِكَ الَّتِي وَسِعَتْ كُلِّ
شَيْئٍ، لَا إِلَهَ إِلَّا أَنْتَ، يَا مُغِيثْ أَغِثْنِي، يَا مُغِيثْ أَغِثْنِي،
يَا مُغِيثْ أَغِثْنِي. أمن.
Okunuşu: "Yâ Vedûd! Yâ Vedûd! Yâ
Ze'l-arşi'l-mecîd! Yâ Mübdî, Yâ Mu'îd! Yâ Fe'âlün limâ yürîd! Eselüke bi-nûri
vechike'llezî mele'e erkâne arşike ve es'elüke bi-kudretike'lletî kadderte bihâ
alâ cemîı halkake ve eselüke bi rahmetike'lletî vesiat külle şeyin. Lâ ilâhe
illa ente. Ya Muğîs, eğisnî! Ya muğîs, eğisnî! Ya muğîs, eğisnî!.."
Anlamı: “Ey Vedûd! “Ey Vedûd: Ey sonsuz
muhabbete yegâne lâyık olan, mahlûkatını seven ve onların hayrını isteyen, iyi
kullarını çokça seven, onları rahmet ve rızasına erdiren (Allaâh’ım)!
“Ey Arş-ı Mecîd’in (çok yüce,
şanlı-şerefli Arş’ın) sahibi (Rabbim)!
“Ey mahlûkâtı ilk başta
maddesiz-malzemesiz, örneksiz-modelsiz olarak yaratan! Ey yaratılmışları yok
ettikten sonra, tekrar yaratıp ilk haline döndüren (Allâh’ım)!
“Ey dilediğini hemen yapan (Rabbim)!
“Arş’ının erkânını dolduran zâtının o
nûru hürmetine senden istiyorum… Ve mahlûkatını takdir ettiğin (ezelde olmasını
isteyip yaratıp şereflendirdiğin-meziyetlendirdiğin) o yüce kudretin hürmetine
ve her şeyi çepeçevre kuşatan o yüce rahmetin hürmetine senden istiyorum.
“Senden başka hiçbir ilah cinsi-nev’i
yoktur, ancak Sen varsın.
“Ey sıkıntıda olan bütün mahlûkatının
yardımına koşan, darda kalan kullarına yardım eden (Allâh’ım), yetiş, bana
yardım et!”
(İbn-i
Hacer, el-İsâbe, IV, 182)
Bu duasını
üç defa tekrarladı... O esnada heybetli bir atlı belirdi. Elindeki mızrağı
eşkıyaya öyle bir vurdu ki, anında can verdi... Atlı, Ebu Ma'lek'e dönerek
şöyle dedi:
"Ben
dördüncü kat gökte bulunan bir meleğim. Senin duan bana işittirildi. Allahü
tealadan, o zalimi öldürmek için izin istedim. İzin verildi ve sana yardıma
geldim..."
Bu
hadiseden sonra Ebu Ma'lek hazretleri Medine'ye döndü. Doğruca Resulullah
Efendimizin huzuruna çıktı ve başından geçen hadiseyi anlattı. Peygamber
Efendimiz buyurdular ki:
"Muhakkak
ki, Allahü teala sana Esma-i hüsnayı ilham etmiş. O isimlerle Allahü tealaya
dua edilirse, istenen verilir."
Yorumlar
Yorum Gönder