Güzel Ahlâk Sahibi Olmak
Güzel Ahlâk Sahibi Olmak
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
"Erkek veya kadın, mümin olarak kim iyi amel işlerse, onu mutlaka güzel bir hayat ile yaşatırız. Ve mükâfatlarını, elbette yapmakta olduklarının en güzeli ile veririz." (Nahl, 97)
Rasûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem buyurdular:
“Kıyâmet gününde mü’min kulun terâzisinde güzel ahlâktan daha ağır bir şey bulunmaz. Allah Teâlâ çirkin hareketler yapan, çirkin sözler söyleyen kimseden nefret eder.” (Tirmizî, Birr, 62/2002)
Bir gün Hz. Ali Radiyallahü Anh şöyle buyurdu:
“-Sübhânallah! İnsanların çoğu hayır yapmaktan ne kadar da geri duruyorlar! Hayret doğrusu, bir kişiye müüslüman kardeşi bir ihtiyacı için gelir de o kişi kendisini hayır işlemeye muhtaç görmez, (kardeşinin ihtiyacını karşılamaz)! Hâlbuki onun güzel ahlâka koşması lâzımdır. Zira güzel ahlâk insanı kurtuluşa götürür.”
Bu esnâda bir kişi kalkıp:
“-Anam babam sana fedâ olsun ey Mü’minlerin Emîri! Sen bunları Peygamber Efendimiz’den mi işittin?” diye sordu.
Hz. Ali Radiyallahü Anh şöyle cevap verdi:
“-Evet. Ancak bundan daha güzelini de işittim. O da şudur: Tayy Kabîlesi’nin esirleri getirildiğinde içlerinden bir kadın, gâyet fasih bir lisanla:
“-Ey Muhammed! Eğer münâsip görürsen bizi serbest bırak! Arap kabîlelerini üzerimize güldürme! Ben bu kavmin efendisinin kızıyım. Babam insanların şeref ve haysiyetini korur, esirleri kurtarır, borçlu ve hastalara yardımcı olur. Açları doyurur, muhtaçları giydirir, misafiri ağırlar, yemek yedirir, selâmı yayardı. Bir ihtiyacı için gelen kişiyi kesinlikle geri çevirmezdi. Ben Hâtem-i Tâî’nin kızıyım.” dedi.
Bunun üzerine Rasûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem:
“-Ey kadıncağız! Bu saydıkların gerçek mü’minlerin vasıflarıdır. Şayet baban müslüman olsaydı ona merhamet eder, çok iyi davranırdık. Bu kadını serbest bırakın! Zira onun babası güzel ahlâkı severdi. Allah Teâlâ’da güzel ahlâkı sever.” buyurdu.
Ebû Bürde Radiyallahü Anh ayağa kalkıp hayretle sordu:
“-Yâ Rasûlâllah! Allah güzel ahlâkı sever mi?”
Rasûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem şöyle cevap verdi:
“-Nefsim kudret elinde bulunduran Allâh’a yemin ederim ki hiç kimse güzel ahlâka sahip olmadan cennete giremez!” (Beyhakî, Delâil, no: 2087 [Vefdü Tayy]; Şuab, VI, 241/8013)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)
el-Hasîb: Kullarını, amellerinden dolayı hesaba çekecek olan, herkesin hesabını en ince şekilde tutan ve kulların ancak hesap ile bilebildiği cüz ve miktarları hesaba ihtiyaç duymaksızın bilen, hem de her şeyin hesabını en iyi bilen demektir.
Kısa Günün Kârı
Ahlâk, Allah Teâlâ’nın biz kullarında görmek istediği güzel huylardan ibârettir. Bu bakımdan güzel ahlâk sahibi olmak, Allâh’a yakınlığımızın en bâriz alâmetidir. Kulluk hayâtımızın seviyesini taçlandıran ulvî bir kıymettir.
Lügatçe
fasih: 1. Açık. 2. Anlaşılır. 3. Düzgün.
Yorumlar
Yorum Gönder