Nefsinin Oyunlarına Alet Olma
Nefsinin Oyunlarına Alet Olma
Sakın
kıyaslama kendini başkalarıyla!
“Ama
ben... “ “Ama benim şu kadar” Sakın sakın deme!
Şeytan
da böyle demedi mi?
“Ben!
“ dedi... “Üstünüm ondan! “ dedi, Kıyasladı kendini, gururlandı… Ve
kovulmuşlardan oldu!
Sen
de, eğer böyle dersen; hidayeti için dua ettiklerin varsa mesela, Asla kabul
olmaz duaların!
İstersen
gece-gündüz namazda, Oruçta, ibadette ol, “Ben!” dediğin, başkaları hakkında
hüküm verdiğin, Kıyas yaptığın, O’nun makamına göz diktiğin müddetçe Hiçsin!
Çünkü
O;
“Ben”
diyene değil, “Sen” diyene, rahmet nazarıyla bakıyor...
O,
önünde iki büklüm gözyaşlarıyla durana kapılarını açıyor...
Aşağıla
nefsini! Bil ki sen alçaldıkça yükseltirler seni...
Karı-koca
ilişkilerinde olsun, tüm diğer beşeri ilişkilerde olsun, Sakın kibirlenme! Gururlanma!
Kendini üstün görme kimseden! Bil ki şeytan sana bu yolla yanaşır ve mağlup
eder seni...
Perde
olur, O’nunla arandaki rabıtaya... Vuslatına eremezsin! Daim gurbetlerde
kalırsın...
Sakın
deme; “Ama benim şu kadar ibadetim var, o namaz bile kılmıyor” “O başını bile
örtmüyor...” O cumaya bile gitmiyor...”
O
böyle, ben böyle! Sakın! Anlasana, şeytanın oyunu bu! … Ah bilsen ne sinsidir o!
Böyle böyle kaydırır ayağını...
Bil
ki Allah’ın en sevmediği şey; Tahkir etmek! Kendi yarattığının, diğer mahlûkları
aşağılaması, hor görmesi... Bir nev’i TANRILIK iddiası!
Ah
bilsen, Bir hor bakış kaç namazı siler götürür! Bir aşağılayış, Kaç iyi ameli
yok eder!
Duymadın
mı, baksana “kötü” bilinen bir kadın, Ayakkabısıyla bir köpeğe su içirdiği için
cenneti kazandı! Dün “şöyle-böyle” diye hor baktıkların, O’nun sevgilisi
oldular!
O
var ya O, bir “Ahhhh” için, yürekten ama ıstırapla, pişmanlıkla, samimi, İhlaslı
bir ahhh için, günahla geçirilmiş bir ömrü siliyor! Sanki yeni doğdun gibi...
Afuvv
çünkü O Celle Celâlüh...
Eskilerde,
böyle bir “Ahhh” duyan bir gönül eri, Muhatabına diyor ki; vefatından sonra
rüyasında Halini soran bir dostuna da; “İşte o “Ahhh” Sebebine cennetlerdeyim! “
der.
-“Al
benim tüm ibadetlerimin ecrini, o “ah”ını ver bana...”
Var
mı böyle bir ahın, iki büklüm o kapılarda?
Yoksa
da amelin, var mı O’nun sevgisinden, O’nun utancıyla, nedametle akıtılmış iki
damla gözyaşın? Var mı? …
Varsa
korkma hiç! Burada da orda da Sevgilisin…
Yorumlar
Yorum Gönder