Tevekkül Etmenin Rahatlığı
Tevekkül Etmenin Rahatlığı
Adam bir akşam vakti
hanımına:
- Yarın yağmur yağarsa
evdeyim. Yok, eğer yağmazsa tarlaya gidip çift süreceğim demiş.
Hanımı:
- İnşallah söyle bey,
İnşallah.
Adam:
- Ne İnşallahı Hanım, bunun
inşallah maşallahı mı var. Zira ortada iki seçenek var, bir üçüncüsü yok ki, dedim
ya, yağarsa evdeyim, yağmazsa tarladayım, der.
Hâsılı hanımı, sen yine de
İnşallah de, bakalım sabah ola hayır ola diye, ne kadar ısrar etse de, adam
inadına demez İnşallahı.
Neyse, Sabah olur, hava
açık ve gayet güzeldir. Bizim ki hazırlanır ve yola çıkar. Derken olan olur.
Şöyle ki:
O gece bir suç işlenmiş ve
her yerde faili aranıyormuş.
Tam o sırada bizimkinin
etrafı sarılır ve hiç bir yere gidemezsin derler.
Zira çizilen robot resim
onunkinin tıpatıp aynısı...
Her ne kadar ben masumum
bu işte bir karışıklık var dese de kar etmez ve içeri alınır.
Sorgu sual derken netice
olarak, sabaha kadar adam ecel terleri döker.
Yorucu, bir o kadar da
meşakkatli geçen bir geceden sonra, gelen bir haberle, gerçek failin
yakalandığı ve suçsuz olan bu adamın da derhal serbest bırakılması şeklinde
anons yapılır. Ve adam serbest bırakılır.
Adam, başına gelen bunca
aksilikten sonra iyice yıkılmış, güç takati kesilmiş, iki büklüm olmuş bir
halde evinin kapısını çalar.
Hanımı:
- Kim O? diye seslenince, Adam:
- “Aç kapıyı hanım, kapıyı
aç! İnşallah gelen benim.” der. (Alıntı)
Yorumlar
Yorum Gönder