Kayıtlar

Kul Hakkı

Kul Hakkı Rabbimiz, “Ey kulum! Mahşer günü huzuruma kul hakkı ile gelme!”, “Neyle gelirsen gel! Ama kul hakkıyla, kâfir hakkıyla, hayvan hakkıyla gelme!”, “Mazlumların ahlarıyla, gelme!”, “Samimi ve ihlâslı tevben karşılığında her günahını affederim ama kul haklarını affetmem!”, “Çünkü kul haklarını kendilerine bıraktım!” “Kimlerin haklarını yediysen onlarla helâllik almadan ölme!” Buyuruyor. Yâ Rabbi! Bizleri, kul hakkı yemeden; ruhunu teslim eden; bahtiyar kullarından eyle! Âmîn, velhamdü lillâhi Rabbil âlemin!

Bir Mü’mine Gıyabında Dua Etmek

Bir Mü’mine Gıyabında Dua Etmek   “Bütün melekler mü’minlere duâ ederler ve onlar için af dilerler. Bir mü’min, başka bir mü’min kardeşine gıyâbında duâ ettiğinde, “Âmîn! Aynısı sana da olsun!” demekle vazîfeli melekler de vardır.” (İbn-i Kesîr, c. 3, 236) "Allah bir insanla ya vahiyle veya perde arkasından konuşur. Yahut ona kendi izniyle dilediğini vahyedecek bir elçi gönderir. Doğrusu O, çok yücedir, her hükmü ve işi hikmetli ve sağlam olandır." (Şura 51) Ebu Hureyre Radıyallahu Anh’dan rivayet edildiğine göre, Rasûlullah Sallallahu Aleyhi Vesellem buyurdu ki:  “Allah Teâlâ temizdir ve ancak temiz olanı kabul eder. Allah Teâlâ peygamberlere emrettiğini Mü’minlere de emretti. Allah Telâ buyurdu ki: "Ey Rasûller! Helâl ve hoş olan şeylerden yiyin ve salih amel ilşleyin." (Müminun Suresi: 51)” Ve yine buyurdu ki:  "Ey iman edener! Size verdiğimiz rızıklardan temiz olanlardan yiyin." (Bakara Suresi: 172)  Sonra uzun sefe...

Biz Fakir…

Biz Fakir…   Biz fakir, sen Gani! Biz çaresiz, Kadir! Biz ölü, sen Hayy! Biz muhtaç, sen Samed! Bizi sensiz bırakma yâ Rab! Ümmeti Muhammedin zor sınavlardan geçtiği bu günlerde; bizi sensiz, dualarımızı cevapsız bırakma, rahmetini, merhametini ve bereketini üzerimize sağnak sağnak yağdır Allah'ım! Rabbim halisane yaptığımız dualarımızı kabul etsin! Hayırlı huzurlu ve başarı dolu bir ömür dilerim!

Bir Ağaçtan On Ders

Resim
Bir Ağaçtan On Ders Bir ağacın gölgesinde adam felsefe kitabı okuyordu. Sorular üstüne sorular adamın kafasını karıştırmıştı. Başını kaldırıp ağaca baktı. —Keşke ağaç olsaydım, hiç düşünmeden yaşasaydım! dedi. Birden ağaç dile geldi: —Ben düşünmüyorum belki ama düşünen insanlara o kadar çok ders verebilirim ki! Dedi. Adam heyecanla: —Seni dinlemek isterim! Dedi. Ağaç konuşmaya başladı: —At o felsefe kitabını elinden, şimdi bana bak ve beni dinle sana on tane hayat dersi vereceğim! Dedi. Adam heyecanlanarak: —Tamam! Dedi. Ağaç: —Dinle o zaman! Dedi ve hayat dersini sıralamaya başladı: 1- Ağaç yaş iken eğilir ya da doğrulur. Her şeyin bir zamanı vardır. Hayat öğrenme sürecidir ama zamanlaması çok önemlidir. Siz de bilirsiniz ki “yaşlı köpeğe yeni oyunlar öğretilmez.” “Yaşlı kurda yol öğretilmez.” 2- Düşen ağaca balta vuran çok olur. Onun için hayatta düşmemeye dikkat etmek gerek; güçlüyken gölgene sığınanlar düşerken baltayı alıp sana koşarlar. 3- Bizi yok etmeye çalışan baltanın sapı bi...

İNCİTME!

İNCİTME! Kırdığın her kalbin ahı, mutlaka bir gün kapını çalacak… KİBİRLENME! Küçümsediğin her şeye bir gün hayat seni de muhtaç eder… İSYAN ETME! Sen hayırlısı buymuş dediğin sürece, elbet yüzün gülecektir… KÜSME! Geleceğin umutlarını geçmişin pişmanlıklarının gölgesinde soldurma sakın…  UNUTMA Kİ: Kimse sana kaybolan yıllarını geri vermez…

Kur’an-ı Kerim’e Göre En Hayırlı İşler

Kur’an-ı Kerim’e Göre En Hayırlı İşler Hayır ve şer Allah’tandır. Hayır, insanların tercih, rağbet ve arzu ettiği şeydir. En iyi, en faydalı, en güzelidir. Hayır, şer ve zararın zıddıdır. Hayır, kelimesi 176 ayette geçer. Allah'ın verdiği akıl, güç, nimetlerin teşekkürüdür. İnsan hayırlı olunca, ‘insan’ olur. İşte Kur’an-ı Kerim’e Göre En Hayırlı İşler... 01-            Takva giysisi en hayırlıdır. (Araf-26) 02-            Tevbe ederseniz sizin için daha hayırlıdır. (Tevbe-3) 03-            Ölçüleri, tartıları, görevleri doğru yapmanız sizin için daha hayırlıdır. (İsra-35) 04-            Ahiret hayatı için Salih ameller en hayırlı işlerdir. (Kehf-46) 05-            Sulh hayırlıdır. (Nisa-128) 06-        ...

Geçip giden zaman değil, ömürdür!

Geçip giden zaman değil, ömürdür! Hz. Ali Radiyallahü Anh buyuruyor ki: “Geçip giden zaman değil, ömürdür!” Ey yüceler yücesi Rabbimiz! Ömrümüzü biz aciz kullarına göndermiş olduğun yüce Kur’an-ı Kerim’e ve sevgili Habibin Muhammed Mustafa Sallallahü Aleyhi Vesellem’in sünnetine uygun geçirmeyi nasip eyle! Âmîn! Velhamdü lillâhi Rabbil âlemin!

İnsanın Hali

İnsanın Hali   Gök duydu da insanın acısını, İnsan duyamadı, insanın feryadını.   Kuş bildi de yan yana uçmayı, İnsan bilemedi, insanın elinden tutmayı.   Dağ bastı da bağrına her canlıyı, İnsan, açamadı insana kapısını.   Nehir bildi de denize karışmayı, İnsan insana karışamadı.   Ne yazık ki insan insanı anlayamadı…

Bir Ömürden Geriye Ne Kaldı?

  Bir Ömürden Geriye Ne Kaldı?   Birkaç sayılı nefes, Büyük yorgunluklar, Boşa harcadığım yıllar, Affı bile olmayan kırgınlıklar, Çok kısa sevinçler, büyük acılar, Keşke tanımasaydım dediğim kişiler… Kirâmen Kâtibi Melekleri’nin yazdığı: “Amel Defteri”   “Zaman diriyken kıymetlidir; ölenin vakti bol olur... ”

Benim Şeyhim Seni Hakk'a Yetirir

  Benim Şeyhim Seni Hakk'a Yetirir   Benim şeyhim seni Hakk'a yetirir, Nice müşkülleri onda bitirir, Muhammed'in sancağına götürür, Abdülkadir Sultân derler şeyhime…   Giderler gazâya çalarlar satır, Dâimâ yaparlar hoş gönül hatır, Bağdad'da türbesi nûr olmuş yatır, Abdülkadir Sultân derler şeyhime…   Âşığın yüreği yanar tutuşur, Ciğerin vâr ise var onda pişir, Her kanda çağırsan gelip yetişir, Abdülkadir Sultân derler şeyhime…   Dâim Allah ile şeyhimin işi, Dost deyince akar gözünün yaşı, Eşrefoğlu Rûmî anın dervişi, Abdülkadir Sultân derler şeyhime…   (Eşrefoğlu Rûmî Rahmetullahi Aleyh)

Bilirim Seni Yalan Dünyasın

Bilirim Seni Yalan Dünyasın   Bilirim seni yalan dünyasın, Evliyaları alan dünyasın.   Kaçan kurtulmaz senin elinden, Demir kafesler kıran dünyasın.   Sevdiğim aldın beni ağlattın, Dönüp yüzüme gülen dünyasın.   Süleyman tahtın sen viran kıldın, Masumlar boynun büken dünyasın.   Kaç kez boşaldın, kaç defa doldun, Ahir bizden de kalan dünyasın.   Felek değirmen çarh vurur döner, Onun suyunu savan dünyasın.   Yunus hep sema edip çarh vurur, Bizim çarhımız bozan dünyasın.   (Yunus Emre Kuddise Sirrûh)   Kelimeler: Çarh: Çark, tekerlek. Ordunun ilerisinde bulunan askerlerin yaptıkları tâlim. Çıkrık gibi dönen yuvarlakça bir cins dolap.