Kayıtlar

Aşk Ülkesi

Aşk Ülkesi   Ne suyum var, ne içmeye tasım var, Ne çığlığım kaldı, ne de sesim var, Doğduğumdan beri her gün yasım var, Sen Gazzeli değilsin ki bilesin...   Şiddetli acıdan güldün mü sen hiç? Ölmeyi kurtuluş bildin mi sen hiç? Günde onlarca kez öldün mü sen hiç? Sen Gazzeli değilsin ki bilesin...   Kundakta dünyaya küsmek ne demek? Öfkeden çeneyi kasmak ne demek? Narkoz yokken bacak kesmek ne demek? Sen Gazzeli değilsin ki bilesin...   Saçlar nasıl bir gecede ağarmış? Bir ölüden çocuk nasıl doğarmış? Bir mezara kaç cenaze sığarmış? Sen Gazzeli değilsin ki bilesin...   Gün olur yaşayan ölüler kokar, Bir damla gözyaşı cihanı yakar, Bir duruş, bir bakış kaleler yıkar, Sen Gazzeli değilsin ki bilesin...   Sürekli acıyla kul sınanır mı? Toprak ki, kan ile hiç sulanır mı? Şehidi olmayan ev kınanır mı? Sen Gazneli değilsin ki bilesin...   Yiğit eğilmezse kırarlar elbet? Yoluna bin tuzak kurarlar elbet? Susandan da hesap sorar

Allah Teâlâ’nın Salih Mü’minlere Bazı Vaadleri

Allah Teâlâ’nın Salih Mü’minlere Bazı Vaadleri   ·      İman edip salih amel işleyen kimseleri altından ırmaklar akan ve içinde ebedî kalacakları cennetlere sokacağız. Allah’ın vaadi haktır. Kim Allah’tan daha doğru sözlü olabilir? (Nisâ Sûresi, 122) ·      Allah, iman edip salih amel işleyenlere, onlar için bağışlama ve büyük bir ecir vadetmiştir. (Mâide Sûresi, 9) ·      (Cennette) onların altından ırmaklar akarken, kalplerinde kinden ne varsa hepsini çıkarıp atarız. Ve onlar derler ki: “Bizi bu nimete kavuşturan Allah’a hamdolsun! Allah bize bahşetmeseydi biz kendiliğimizden elde edemezdik. Hakikaten rabbimizin elçileri gerçeği getirmişler.” Onlara, “İşte size cennet. Yapmış olduğunuz iyi amellere karşılık o sizin oldu” diye seslenilir. (Âraf Sûresi, 43) ·      Şüphesiz ki Allah, Cennet karşılığında müminlerden canlarını ve mallarını satın almıştır. Allah yolunda savaşır, öldürür ve öldürülürler. (Bu) Tevrat, İncil ve Kur’ân’da Allah’ın hak olan vaadidir. Kim Allah kadar sözüne bağl

Allah Teâlâ’nın 4 Vaadi

Allah Teâlâ’nın 4 Vaadi   Yüce dinimiz İslâm'ın öncelikli hedefi Müslümanları dünya ve ahirette mutluluğa ulaştırmak, kötü eylemlerden korumaktır. Allah Teâlâ, Kur'an-ı Kerim'de kullarına bilinen ve bilinmeyen âlemlerden haberler verir. Rabbimiz mümin kullarına müjdeler, vaatler verirken kendisine inanmayanlara ise vaidler verir. Allah Teâlâ Kur'an-ı Kerim'de bizlere bilinmeyen âlemlerden, ölüm ötesi hakikatlerden bahseder. Kur'an-ı Kerim dünya ve ahiret âlemlerinden bizlere haber verir. Rabbimiz Teâlâ, Kur'an-ı Kerim'de bazı ayetlerle bizlere vaatler de bulunur. Bu vaatleri idrak etmek cennete kavuşmak ve cehennemden azat yolunda olmak çok önemlidir. Rabbiniz şöyle buyurdu: “Bana dua edin, duanızı kabul edeyim. Bana kulluk etmeyi kibirlerine yediremeyenler, aşağılanmış olarak cehenneme gireceklerdir!” (Mü'min Sûresi 60)   Mü'min Sûresi 60. Ayet-i Kerime’nin Tefsiri Yukarıda inkârcıların, yeniden dirilme ve âhiret hayatı konusu

İslâm'da Helâl Gıda

İslâm'da Helâl Gıda   İnsanın yedikleri karakterini, akıl, ruh ve gönül sıhhatini ilk elden etkiler. Dinimiz İslâm, insanları hem dünya hem de ahirette mutluluğa eriştirme çabasındadır. Bu anlamda müminlerin yiyecekleri gıdaların da standardını belirlemiştir. İslâm. Müminlerin helâl ve temiz gıda tüketmelerini, şüpheli şeylerden uzak kalmalarını ister. Çünkü gıda kişinin ibadetlerini, karakterini, huyunu, ahlâkını etkilemektedir.   İnsan yaratılmışların en şereflisidir. Bu yüzden Allah Teâlâ yeryüzünü, gökyüzünü, gündüzü, rüzgârı, denizi ve karaları, varlıklar âlemini var ederek insanın kullanımına vermiştir. İnsanlık Rabbimizin bize verdiği, sunduğu imkânlar dâhilinde, bu müesses nizam çerçevesinde hayatını idame ettirip varlığını sürdürmektedir.   “Her An Huzurda Olma Bilinci” “Ey insanlar! Yeryüzünde bulunan maddelerin helâl ve temiz olanlarından yiyin; Şeytanın peşinden gitmeyin, çünkü o apaçık düşmanınızdır.” (Bakara Sûresi, 168)   Bakara Sûresi 168. Ayet-i

Birazcık Düşün!

  Birazcık Düşün!   Girdin kabrine karanlık oda, Orada sadece kefendir moda, Ey filanca kalk diye olunca nida! Halin ne olacak birazcık düşün…   Daracık bir yer kaçamak yok, Rüşvet verem desen melekler tok, Ey filanca, hataların ne kadar çok, Dendiğinde hatalarını birazcık düşün!   Bak seni terk etti hep sevdiklerin, Candan öte deyip dost bildiklerin, Ne kadar var bilmem salih amellerin Eksikse halini birazcık düşün…   Ey bunları okuyan mübarek insan, boş durma, kabrin için bul derman, Okunmadan senin de minarede selân, Salih amellerle haydi çoğalsın yükün, Bu işin şakası yok, lütfen bir daha düşün…   ………………

Allah Teâlâ Rızkı Bol Verseydi

Allah Teâlâ Rızkı Bol Verseydi   Musa Aleyhisselam bir fakiri görür, fakir giyeceği olmadığı için kumun içine girmiştir. Fakir: “- Ya Musa, bana dua et. Cenab-ı Hak ban yetişecek kadar dünyalık versin, yoksulluk beni tüketti.” Musa Aleyhisselam dua eder, Hak Teâlâ fakire dünyalık verir. Bir müddet sonra Musa Aleyhisselam bir kalabalık görür, ne oluyor diye yaklaştığında, o fakirin kalabalığın ortasında olduğunu görür ve sorar. “- Bu ne haldir, ne oluyor burada?” “- Bu adam şarap içmiş, kavga etmiş, kavga ettiği adamı da öldürmüş, şimdi ona kısas uygulanacak.” Musa Alayhisselam bunun üzerine, Allah’ın adaletine cüretinden dolayı tövbe eder ve Allah’ın insanlara durumuna göre nimet verdiğini anlar. Şüphesiz Allah’ın kullarına merhameti tüm insanlardan daha fazladır. Dolayısıyla bu dünyada bir takım nimetlerden mahrum olma aslında eksiklik değil, bizzat Allah’ın bir lütfu olabilir. Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyuruluyor: “Eğer Allah, kullarına rızkı bol bol verseydi,