Kayıtlar

Peygamber Efendimiz’in Aleyhisselâmın 104 Sünneti

Peygamber Efendimiz’in Aleyhisselâmın 104 Sünneti 001-   Teheccüd namazı kılmak, sünnet-i müekkededir. Allah Rasûlü Sallallahü Aleyhi Vesellem hayatları boyunca bu namazı devamlı kılmışlardır. Bu sebeple Sünnetlerin en faziletlisi, Rasûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem Efendimiz’in bu sünnetidir. 002-   Uykudan uyanınca şu duayı okumak sünnettir: “Öldürdükten sonra bizi dirilten Allâh’a hamd olsun. Dönüş ancak O’nadır.” 003-   Tuvalete girerken şu dua okumak sünnettir. “Allah’ım, şeytanların erkeklerinden ve dişilerinden sana sığınırım!” duası, çıkınca da; “Allah’ım, affını isterim, beni mağfiret eyle!” «Benden bana eziyet veren şeyleri gideren ve bana âfiyet veren Allah’a hamd olsun!» duaları okunur. 004-   Bütün şartlarına ve edeplerine riayet ederek abdest aldıktan sonra kelime-i şehâdet getirilmesi sünnettir. 005-   Kur’an’ı tegannî ile yani güzel sesle, kaide ve kurallarına ve tecvidine uygun olarak okumak Peygamber Efendim...

Nefse Düşkün Olmak (Lütfen okuyalım)

Nefse Düşkün Olmak (Lütfen okuyalım) Şu zamanda nefsini bırakıp, Allah için ahirete hazırlanmak güç iştir. Nefs-i emmare kâfirdir, şeytanın ortağı, Allah'ın düşmanıdır. Bir kimse düşmanını tanıdıktan sonra, onun kendisine zarar vermemesi için bin bir önlemler alır. Biz de şimdi bu önlemlerden birkaç tanesine değineceğiz. Nefs ile muhasebe, murâkebe, muâkebet, mücahede ve muâtebet edilmesi gerekir. Evvela herkes nefsine her gün şöyle seslenmeli: “Ey nefsim! Bu dünya geçicidir. Benim sermayem buradadır. Aman çok dikkat et bu kazancımızı azaltmayalım, sonra ahirette ziyan oluruz!” . Günahlara bulaşmamıza sebep olan nefistir. Nefsin isteklerini yapmak insana çok tatlı ve rahat gelir. Bu yüzden hikmet ehli zatlar; nefse ağır gelenleri yapmak ibadettir, demişlerdir. Misal, açık saçık giyinip sokağa çıkmak nefse tatlı gelir, ama örtünmek de bir o kadar ağır. Nefsi iyi tanımak lazımdır, bu da en iyi Ramazan ayında mümkündür. Nefs ile murâkebe... İnsan azgınlaşabilir, yoldan çıkab...

Bir Vahiy Kelâmı: “İnşallah!”

Bir Vahiy Kelâmı: “İnşallah!” “İnşallah’ın mânâsı nedir? ‘Allah nasip eder inşallah’ gibi bir cümlede yanlışlık olabilir mi?” İnşallah kelimesi, Allah’ın geleceğe dönük cümlelerimiz arasında ve üslûbumuz içinde kullanmamızı istediği bir vahiy kelâmıdır. Malûm, bir kısım Yahudi ve müşrikler Peygamber Efendimize Sallallahü Aleyhi Vesellem mağarada üç yüz yıldan fazla yatan gençlerin hikâyesinin ne olduğu, Zülkarneyn Aleyhisselâm hakkında ne bildiği ve ruhun ne olduğuna dair sorular sormuşlardı. Peygamber Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem de o an cevap vermemiş, her gün kendisine gelerek âyetler indirip duran Cebrâil’in Aleyhisselâm bu sorularla ilgili de âyetler indireceği kanaatiyle, “Yarın gelin, cevap vereyim!” demiş, ancak “İnşallah!” dememişti. Fakat Cebrail’in inmesi ve vahyin gelmesi haftalarca gecikti. Peygamber Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem bundan müteessir oldu. Nihayet haftalar sonra Hazret-i Cebrâil Aleyhisselâm gelince Peygamber Efendimiz Sallallahü...