Gönenli Mehmed Efendi Hatıralarında Anlatıyor
Gönenli
Mehmed Efendi Hatıralarında Anlatıyor
Hacca gitme yasağının
kaldırılmasından sonra hacca giden ve Kudüs’e uğrayan Gönenli Mehmed Efendi hatıralarında
anlatıyor:
Kudüs ve Mescid-İ Aksâ'da yağmur!
“Bakın, size bir yağmur hikâyesi
anlatayım, şimdi hatırıma getirildi. Bendeniz karayoluyla ilk hacca giden KAFİLELERDE
bulundum. Biliyorsunuz, uzun bir süre HACCA gitmek yasaktı, sonra -ALLAH razı
olsun- Menderes zamanında kanunlar müsaade etti. İşte karayoluyla gidiyorduk
Biliyor
musunuz, bu MİLLET Kâbe’ye, hacca hatta HACIYA bile âşıktır. Urfa’dan geçiyorduk,
otobüsün önüne insanlar yattı. Evet, evet, yanlış duymadınız, böyle yere
yattılar. Yola yattılar yola... ‘Yahu bunlar ne yapıyor?’ dedik, mecbur kapıyı
açtık. ‘Kardeşim, ne istiyorsunuz?’ diye sordu şoför. ‘VALLAHİ, bu HACCA
gidenler bizde MİSAFİR olmazsa yerden kalkmayacağız’ dediler. Aman yâ RABBÎ!
Biz de vize işlemleri olduğunu,
geç kalırsak kapıda çok zorluk çekeceğimizi onlarla konuştuk, bir şekilde ikna
etmeye çalıştık. Neyse, gönüllerini aldık. Otobüste, ikramda bulundular... Ya,
bu millet işte böyle âşıktır. Yâ RABBÎ! Sen, hac yollarını bize aç, bu aziz
milleti Haremeyn’e HÂDİM eyle. O yola gitmekten alıkoyan EŞKİYADAN bu milleti
muhafaza eyle. Bizler, evlâtlarımız, zürriyetimiz, İNŞÂALLAH hayırlısıyla o
mübârek yollara gidelim ve gelelim.
Neyse efendim, KUDÜS'E dört beş
otobüs peş peşe geldik. Biz, tam kapının olduğu yerden şehre girdik, BİRDENBİRE
GÖK gürledi. Bir RAHMET, bir YAĞMUR ki sormayın...
Fesübhânellah! Fakat o anda acayip
bir şey oldu. Normalde yağmur yağdığında herkes sokaklardan kaçar, ıslanmamak
için bir yere dâhil olur. Ama KUDÜS ’te yağmurun yağmasıyla insanlar sokağa
döküldü.
Bizim HACILARIN bulunduğu otobüs
kafilesinin etrafı insan seline döndü. Öyle ki arabaları sallıyor, pencerelere
vuruyor, ağlayarak ve yüksek sesle bir şeyler söylüyorlardı. (Sanki olan biteni
anlamıyormuş gibi tecâhül göstererek) Ben de görevliye sordum: ‘KARDEŞİM, ne bu
gürültü, ne bu nümayiş? Bunlar ne bağırıp çağırıyorlar?’ diye.
KAFİLE başkanı ağlayarak bana ne
dese beğenirsiniz? “Hocam, hep bir ağızdan ‘KUDÜS ’ün sahipleri geldi, ALLAH
TEÂLÂ da yağmur indirdi’ diye bağırıyorlar.”
Meğer üç senedir KUDÜS ’e bir
damla yağmur yağmamış. Ama ne acayip tecellidir ki bizim arabaların geldiği an,
Cenâb-ı MEVLA yağmur indiriverdi. Orada olduğumuz müddetçe insanlar, bu rahmete
ve yağmura doya doya kandılar.
"Ey RABBİMİZ! Kudüs’ü küffâr
elinden kurtar. Mü’minleri aziz eyle, şu zilletten cümlemizi halâs eyle. Bu
NECİP milletimizi tekrar o mübârek beldelere HÂDİM eyle... Korktuklarımızdan
EMİN eyle, kâfirlerin şerrinden bir an önce insanlarımızı kurtarıp halâs eyle.
Sen bizim Mevlâmızsın, kâfirlere karşı bize zaferle yardım eyle. DİNİNE yardım
edenleri muzaffer eyle. Müslümanlara eziyet edenleri perişan eyle. (Âmin!)
Yorumlar
Yorum Gönder