Sabır
Sabır
İbrahim Aleyhisselam’ı ateşe
attılar, yakmak istediler, kendi öz ve biricik evladını kurban etmesi ile emir olundu.
Bu çok ağır bir imtihan idi...
Dense idi ki;
“Birine kestir!” veya “Dağdan
yuvarla, parçalansın!”, yine bir derece kolaydı.
Emir:
"Kendi ellerinle
keseceksin!" şeklindeydi...
Yakup Aleyhisselam en
çok sevdiği ve en mübarek evladı Yusuf Aleyhisselamdan ayrı düştü. Bu hasretle
o kadar gözyaşı döktü ki mübarek gözleri kapandı...
Musa Aleyhisselamın Firavun'dan
çektikleri malum; memleketinden çıkarılışı, yıllarca gurbette çobanlık
yapması...
Eyyûb Aleyhisselamın hastalığı
ve gösterdiği sabır dillere destandır. Kendisine iman eden birkaç kişi tekrar
mürted oldular.
"Peygamber olsaydı
bunlar başına gelmezdi!" dediler.
Hanımı yalnız kalmıştı,
bir gün kendisine dedi ki:
"Sen Allah'ın
resûlüsün, dua edersen kabul eder; bir dua etsen, sen de kurtulursun bu
sıkıntıdan biz de..."
O da hanımına sordu:
"Kaç senedir
hastayım?"
"Yedi senedir"
diye cevap alınca tekrar sordu:
"Peki kaç sene,
sıhhat ve afiyetle hayat geçirdik?" Hanımı bu soruya:
"Yetmiş sene"
diye cevap verince,
buyurdu ki:
"Hastalığım da
yetmiş seneyi bulsun o zaman dua etmeye yüzüm olur..."
İsa Aleyhisselamın barınacak
bir yuvası bile yoktu.
Peygamber efendimiz az
mı iftiralara, sıkıntılara maruz kaldı. Çok sevdiği amcasını ve sevdiklerini
şehit ettiler...
Demek ki, dünya keyif
sürmek, rahat etmek yeri değildir...
(Alıntı)
Yorumlar
Yorum Gönder