Allah’ım Kulların Cehennem’de Yanmasın!
Allah’ım Kulların Cehennem’de Yanmasın!
Eski büyüklerimizden bir
kutub varmış. Kutbun kendisi demirciymiş. Bayezid-i Bestâmî'nin devrinde.
Bayezid-i Bestâmî Cenâb-ı Hakk'a dua etmiş:
"– Yâ Rabbi, bu zamanın
kutbunu bana bildirir misin?" demiş.
"– Filân yerde bir
demircidir." demiş.
Gitmiş. Bakmış, adam demir
dövüyor.
"– Selâmün
aleyküm!"
"– Ve aleyküm
selâm..."
Adama sormuş; Kur'an
okumasını bilmiyor adam, cahil.
"Yâ Rabbi, bu adam nasıl
kutup oldu böyle?.." Bu ona zor gelmiş.
Meğer adam, çekici kaldırıp
indirirken;
"Yâ Rabbi şu ümmet-i
Muhammed'i, insanları cehenneminden koru, yanmasınlar!" dermiş.
Bu demirdeki yanıklık acısını
görüyor da, "Bu senin kulların yanmasın cehennemde..." diye vururmuş.
Ezan okunurken, müezzin
"Allâhüekber!" dediği vakitte, eli havada bile olsa, öyle dururmuş
ezan bitinceye kadar.
Allah'ü Teâlâ’nın da hoşuna
gitmiş tabii bu hareket. Kutbiyeti ona vermiş. Alamazsın ki, parayla değil ki
bu... Allah’ü Teâlâ sevecek, o zaman verecek.
Binâen aleyh, Allah
korkusunun gönüllere inmesi için ne yapmak lâzım, bilmem artık. Allah'ın ona
lütfetsin bize...
Allah-u Teâlâ, kendisinden
korkan, kendisine lâyık olmaya çalışan kullarının arasına bizleri de kabul
etsin... Bizim kusurumuz, kabahatimiz meydanda... O da fazl ü kerem sahibidir.
Lütfederse ne mutlu bize, o demirciye verdiği gibi.
El-Fâtiha...
Yorumlar
Yorum Gönder