Musibetlere Sabretmek
Musibetlere
Sabretmek
İşte
ulu Allah'ın Celle Celâlüh "Allah'ın kullarına karşı lütuf sahibidir"
âyet-i celilesinin
tecellilerinden birisi de budur. İbni Ata
(Rahimehullahu Aleyh) der
ki. "Kulun gerçek mümin olup olmadığı belâ ve ferahlıkla karşılaştığı anlarda
belli olur. Ferahlık günlerinde şükredip belâ günlerinde sızlanan kimse,
(kulluk ve müminlik iddiasında) yalancıdır.
Eğer
bir kimse bütün insanların ve cinlerin bilgisini nefsinde toplamış olsa da
üzerine doğru belâ rüzgârı estiği zaman başına gelenlerden ötürü açıktan açığa
şikâyet ederse, ilminin ve amelinin ona hiç bir faydası yoktur.
"Nitekim
bir Hadis-i Kudsî'de şöyle buyurulur:
-
Benim takdirime razı olmayanlar ve benim verdiğime şükretmeyenler benden başka
bir rabb arasınlar.
"Vehb
İbni Münebbih (rehimehullahu) in anlattığına göre peygamberlerden biri elli yıl
Allah'a ibadet etmiş.
Allah
da ona "Seni affettim!" diye bildirmiş.
Peygamber
de bu bildiriye karşı "Allah'ım, hiç bir günah işlemedim kî… Neyimi
affediyorsun?" demiş.
Bunun
üzerine Allah boyun damarlarından birine hızla atmasını emretmiş. Peygamber o
gece uyuyamamış. Gün ağardığı zaman sabah meleği yanına gelince boyun damarının
hızlı atışından ötürü çektiği rahatsızlıktan ona yakınmış.
O
zaman melek ona şöyle demiş.
"Allah'ın
sana diyor ki, elli senelik ibadetinin sevabı boyun damarından şikâyet etmenin
günahını bile karşılayamaz."
Yorumlar
Yorum Gönder