Çoban Çocuğu
Çoban
Çocuğu
Bir zamanlar her soruya insanı şaşırtacak cevaplar veren akıllı bir
çoban çocuğu varmış. Şöhreti etrafa öyle yayılmış ki, kral da merak edip çocuğu
saraya davet etmiş:
“Sana üç soru soracağım.” demiş.
“Birinci sorum şu: Dünyadaki bütün denizlerde kaç damla su vardır?”
“Haşmetli kralım... Yeryüzündeki bütün ırmakların akışını durdurun bir süre... Ben sayarken yanlış olmasın. Sonra ben size denizlerde kaç damla su olduğunu söyleyeceğim...”
Bu akıllıca cevaba hayret eden kral ikinci soruyu sormuş:
“Gökyüzünde kaç yıldız vardır?”
Çoban çocuğu:
“Bana büyük bir tabaka kâğıt verin.” demiş.
Kâğıt getirilince, üzerine sayılamayacak kadar nokta koymuş. Sonra kâğıdı krala uzatarak:
“Bu kâğıdın üzerinde ne kadar nokta varsa gökyüzünde de o kadar yıldız vardır. Sayın inanmazsanız.” demiş.
Kral son soruyu sormuş:
“Sonsuzluk nedir?”
“Sana üç soru soracağım.” demiş.
“Birinci sorum şu: Dünyadaki bütün denizlerde kaç damla su vardır?”
“Haşmetli kralım... Yeryüzündeki bütün ırmakların akışını durdurun bir süre... Ben sayarken yanlış olmasın. Sonra ben size denizlerde kaç damla su olduğunu söyleyeceğim...”
Bu akıllıca cevaba hayret eden kral ikinci soruyu sormuş:
“Gökyüzünde kaç yıldız vardır?”
Çoban çocuğu:
“Bana büyük bir tabaka kâğıt verin.” demiş.
Kâğıt getirilince, üzerine sayılamayacak kadar nokta koymuş. Sonra kâğıdı krala uzatarak:
“Bu kâğıdın üzerinde ne kadar nokta varsa gökyüzünde de o kadar yıldız vardır. Sayın inanmazsanız.” demiş.
Kral son soruyu sormuş:
“Sonsuzluk nedir?”
“Bizim köyde bir dağ vardır. Yüksekliği, genişliği, uzunluğu tam bir saat çeker. Oraya yüzyılda bir kuş gelir ve gagasını bir kayaya sürter. Bütün dağ yok oluncaya kadar, sonsuzluğun yalnız bir saniyesi geçmiş olur. Gerisini siz hesaplayın...”
Çocuğun zekâsına hayran kalan kral:
“Sen bütün sorduklarıma bir bilgin gibi cevap verdin. Şimdiden sonra benim sarayımda oturacak ve öz oğlummuş gibi saygı göreceksin.” demiş.
Yorumlar
Yorum Gönder