Kayıtlar

Sen Gazze'li Değilsin ki Bilesin?

Resim
Sen Gazze'li Değilsin ki Bilesin? Ne suyum var, ne içmeye tasım var. Ne çığlığım kaldı,ne de sesim var. Doğduğumdan beri her gün yasım var. Sen Gazzeli değilsin ki bilesin!   Şiddetli acıdan güldün mü sen hiç? Ölmeyi kurtuluş bildin mi sen hiç? Günde onlarca kez öldün mü hiç? Sen, Gazzeli değilsin ki bilesi!   Kundakta dünyaya küsmek ne demek; öfkeden, çeneyi kasmak ne demek; narkoz yokken bacak kesmek ne demek; Sen Gazzeli değilsin ki bilesi!   Saçlar, nasıl bir gecede ağarmış; bir ölüden çocuk nasıl doğarmış; bir mezara, kaç cenaze sığarmış; sen Gazzeli değilsin ki bilesin!   Gün olur yaşayan ölüler kokar; bir damla gözyaşı cihanı yakar; bir duruş, bir bakış kaleler yıkar; sen Gazzeli değilsin ki bilesin!   Sürekli acıyla kul sınanır mı; toprak ki, kan ile hiç sulanır mı; şehidi olmayan ev kınanır mı; sen Gazzeli değilsin ki bilesi!   Yiğit eğilmezse kırarlar elbet; yoluna bin tuzak kurarlar ...

Allah’ım

Allah’ım   Bu aşkı kalbime dolduran sensin, Ol dediğin zaman olduran sensin, Hayat veren sensin öldüren sensin, Bu derdi serimden kaldır Allah’ım!   Yağmur veren sensin kar veren sensin Hazinende çoktur var veren sensin, Yüreğime ateş nar veren sensin, Bu narı gönlümden kaldır Allah’ım!   Ekmek veren sensin aş veren sensin, Akıl veren sensin baş veren sensin, Kalbe sevgi göze yaş veren sensin Bu yaşı gözümden sildir Allah’ım!   Akıl veren sensin us veren sensin, Konuşturan sensin ses veren sensin Gönlüme tertemiz his veren sensin Bu hisli gönlümü Güldür Allah’ım!   Beni bir damladan var eden sensin, Kardelene beni yar eden sensin, Geleceği bana sır eden sensin, Nihan sırrı bir an bildir Allah’ım!   Muradımı dilediğim yar sensin, Güvendiğim mutlak olan bir sensin Oğuz soylum biçareyim var sensin, Biçareye çare buldur Allah’ım!   (Alıntı)

Siyonist Katil Zırvalamış...

Resim
  Siyonist Katil Zırvalamış...   Yahudi – Dorne İşbirliği Teşkilâtı Başkanı, Doran Martell Diyor ki: “Büyük İsrail planları için Erdoğan’ın gitmesi şart. O’na güzel bir ders vereceğim. İslâm âlemi kaybedecek."   Siyonist katiller tamamen kudurdu...   Yâ Rabbi! Yeryüzünde fesat çıkaran; çoluk - çocuk, genç - yaşlı demeden masum Filistinliler'i durduk yere katleden; annesi Yahudi olmayan tüm insanları (Goyimler'i) öldürüp yok etme planları yapan Siyonist Yahudiler'i ıslah eyle! Islah olmayacaksa kahru perişan eyle!

Hz. Hızır Aleyhisselâm ve Ölüm Meleği

Hz. Hızır Aleyhisselâm ve Ölüm Meleği             Günlerden bir gün oturmuş, Allah Teâlâ'yı zikretmekle meşgul Hızır Aleyhisselâm’ın canını almak için yanına Ölüm Meleği Azrail Aleyhisselâm gelir.             Hz. Hızır Aleyhisselâm durumu anlayınca hüngür hüngür ağlamaya ve çırpınmaya başlar. Bir Allah Teâlâ dostunun ölüm karşısında gayet metin ve soğukkanlı olmasını bekleyen Azrail Aleyhisselâm:             “- Bu ne telaş, bu ne telaş? Ey Hızır, ne kadar yufka yürekliymişsin! Ne bu gözyaşları? Ölümden mi, yoksa; Dünyadan ayrılacağından mı korkuyorsun?” diye sorunca:             Hızır Aleyhisselâm:             “- Hayır!” der:             "- Tek korkum...

En Kıymetli Dua

En Kıymetli Dua   Fatih Sultan Mehmed Rahmetullahi Aleyh Han İstanbul’u fethettiği zaman, hocası Akşemseddin Rahmetullahi Aleyh hazretlerine, Cuma namazını Ayasofya’da kılmak istediğini ve hocasına kendisinin imam olmasını söyler. Ayasofya’yı cami yapmak için seferber olunur. Cuma gününe cami yetiştirilir, cemaat namaza başladığı sırada Fatih Sultan Mehmed Rahmetullahi Aleyh Han’ın abdesti kaçar. Tabii sultanın yanında da rastgele insanlar olmaz. Sağında ve solunda da en büyük hocalar, şeyh efendiler saf tutarlar. Kamet getirilir, imam Allahü ekber der. Fatih Sultan Mehmed Rahmetullahi Aleyh han, ne yapacağını şaşırır. Abdestsiz namaz kılınmaz. Abdest almaya çıksa izdiham olacak… Namaz kılar gibi eğilip kalksa, Cumadan mahrum kalacak. Ya Rabbi, ben ne yapayım şimdi derken, yanındaki bir şeyh efendi firasetiyle vaziyeti anlar. Cübbesini açar, buradan abdest al der. Sultan bakar ki, çeşme var, su var. Acele olarak abdestini alır ve rükûa varmadan önce imama yetişir. Namaz biter...

İmdat, Boğuluyorum

Resim
İmdat, Boğuluyorum   Bir bürokrat, görevli olarak şehirden kasabaya giderken yolda sulak ama bataklık bir yerde mola vermiş. Nasıl olmuşsa ayağı kayıp bataklığa düşmüş: “- İmdat, Boğuluyorum! Kurtarın beni!" diye bağırmaya başlamış. O sırada yakınlardan geçen bir köylü, sesini duyup yaklaşmış. Bürokrat: "- Bataklığa düştüm. Kurtar beni!" diye bağırmış. Köylü: "- Geçmiş olsun!" demiş. Ama kurtarmak için hiç gayret göstermemiş. Hani neredeyse dönüp gidecek. Bürokrat paniklemiş ister istemez: "- Lütfen, bir dal uzat. Kurtar beni!" diye yalvarmış… Köylü: "- Olmaz, sen şu anda hazine toprakları üzerindesin. Hazine malından bir şey almak suçtur!" Bürokrat: "- Sen, dalga mı geçiyorsun. Ölüyorum. Kurtar beni!" diye bağırmış ağzına dolan çamurla. Köylü hiç istifini bozmadan cevap vermiş: "- Ben Hazine'den mal alıp suçlu duruma düşemem. Fakat seni böyle bırakacak değilim. Gidip muhtara haber vereceğ...

Yeis

Yeis   Âtiyi karanlık görerek azmi bırakmak… Alçak bir ölüm varsa, emînim, budur ancak.   Dünyâda inanmam, hani görsem de gözümle. İmânı olan kimse gebermez bu ölümle:   Ey dipdiri meyyit, ‘İki el bir baş içindir.’ Davransana… Eller de senin, baş da senindir!   His yok, hareket yok, acı yok… Leş mi kesildin? Hayret veriyorsun bana… Sen böyle değildin.   Kurtulmaya azmin neye bilmem ki süreksiz? Kendin mi senin, yoksa ümîdin mi yüreksiz?   Âtiyi karanlık görüvermekle apıştın? Esbâbı elinden atarak yeise yapıştın!   Karşında ziyâ yoksa, sağından, ya solundan Tek bir ışık olsun buluver… Kalma yolundan.   Âlemde ziyâ kalmasa, halk etmelisin, halk! Ey elleri böğründe yatan, şaşkın adam, kalk!   Herkes gibi dünyâda henüz hakk-i hayâtın Varken, hani herkes gibi azminde sebâtın?   Yeis öyle bataktır ki; düşersen boğulursun. Ümîde sarıl sımsıkı, seyret ne olursun!   Azmiyle, ümi...

Şehit İsmail Haniye Rahmetullahi Aleyh

Resim
  Şehit İsmail Haniye Rahmetullahi Aleyh     “Ölmekten korkmuyorum. Benim hayatım İslâm’a feda olsun. İslâm ve ümmet söz konusuysa benim hayatımın hiçbir önemi yok. Biz ya hür yaşayacağız ya da şehit olarak öleceğiz.” (Şehit İsmail Haniye Rahmetullahi Aleyh) Şehit İsmail Haniye’ye Cenab-ı Allah’tan rahmet, Filistin davasına gönül veren bütün Müslümanlar’a başsağlığı diliyoruz. Mekânı cennet Makamı ali, olsun!

15 Temmuz Demokrasi Marşı

  15 Temmuz Demokrasi Marşı   https://www.youtube.com/watch?v=6Ieo37Tu6s4   15 Temmuz gecesiydi, hava sıcaktı, Bir ihanet kalkışması kalpleri yaktı…   Demokrasi darbe yemiş, şaşkındı millet, Ya özgürlük bundan sonra yahut da zillet…   Başkomutan emir verdi: İnin meydana! Sahip çıkın al bayrağa, aziz vatana…   Her ne ile meşgul ise hemen bıraktı, Yedi-yetmiş bütün millet sokağa aktı…   Milyonların ayak sesi titretti yeri, Elde bayrak, dilde tekbir, koştu ileri…   Yerden, gökten o hainler ölüm saçarken, Nice yiğit şehit düştü bayrak açarken…   Namlulara, kurşunlara göğüs gererek Durdurdular alçakları canlar vererek…   Kimi yaşlı, kimisi genç, kadın kız kızan, O gecenin kahramanı destanı yazan…   Demokrasi destanında şahitler biziz, Bir ölünce bin dirilen şehitler biziz…