Kayıtlar

Namaz Rabbimizin Verdiği Randevu Ulvi Bir Miracdır…

  Namaz Rabbimizin Verdiği Randevu Ulvi Bir Miracdır…   Seni, beni ve kâinatı yoktan var eden, her an varlıkta durduran ve yöneten; her şeyin sahibi ve maliki Allah’ü Teâlâ’nın kuluna verdiği muhteşem randevu; Namaz’dır. Bu randevuya gitmeyen kişinin Rabbinden bir şey istemeye hakkı yoktur. Namazı huşu ve hudu ile eda edip; Rabbimize boynumuzu bükmeliyiz… “- Ya Rabbi! Hatalarımla, günahlarımla, eksikliklerimle; bu aciz ve fakir kulunu huzuruna çağırdın! “- Buyur, Allah’ım buyur!” “- İşte huzurundayım, emrindeyim…” “- Affet, Allah’ım affet...” Diyerek boynumuzu bükmeli; “O Ulvi Mirac”ı bedenimizle, kalbimizle ve ruhumuzla doya doya yaşamalıyız...

Ölüm Bizi Çağırıyor…

  Ölüm Bizi Çağırıyor…   Ey dünyaya gelen kişi, Ölüm bizi çağırıyor… Yoktur onun başka işi Ölüm bizi çağırıyor…   Ey analar, ey babalar, Yeni doğan can kuzular, Ey kardeşler, ey bacılar Ölüm bizi çağırıyor…   Saçlarına ak düşecek, Gençliğin solup gidecek, Kefenin var dikilecek, Ölüm bizi çağırıyor…   Dünyaya saltanat kurma, Uyanık ol, gafil olma, Gönüller yap, gönül kırma, Ölüm bizi çağırıyor…   Yazların dönecek kışa, Ne kadar yaşarsan yaşa, Yazılanlar gelir başa, Ölüm bizi çağırıyor…

Osmanlı İslâm Ordusunun Ahlâkı...

  Osmanlı İslâm Ordusunun Ahlâkı...   İstanbul’dan Viyana’ya doğru giden Osmanlı İslâm ordusu, Belgrad yakınlarında, bir subaşında, mola verir. Çeşme, abdest alan, kaplarına su dolduran askerlerle doludur. Yakındaki kilisenin papazı, Haçlı Kumandanlarına göstermek için bir hile düşünür.   Güzel kızları süsler, ellerine birer kap verip, çeşmeye gönderir. Papaz ve Kumandanlar gizlice seyrederler. Kızları gören Osmanlı askerleri hemen utanarak çekilirler. Kızlar su kaplarını rahatça doldurup kiliseye dönerler. Papaz ve Kumandanlar gördüklerine inanamazlar. Papaz, İslam askerlerinin bu güzel ahlâkını, edebini ve merhametini görünce, haçlı kumandanlarına: “- Osmanlı Ordusu’nda bu ahlâk var iken; hiç yenilemez, boş yere kan dökmeyin! Der ve ekler: “- Ancak Osmanlı halkının ve askerlerinin ahlâkını yok edersek onları yenebiliriz!” der. Ve Osmanlı halkının ve ordusunun ahlâklarını yok etmek için planlar hazırlamaya başlarlar.

Allah’ü Teâlâ’yın Kulunu Sevdiğinin 5 İşareti

Aşağıdakiler bunlardan birkaçıdır.   1-   Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem)’i kılavuz edinmek “De ki: ‘ Allah’ü Teâlâ’yı seviyorsanız bana uyun.   Allah’ü Teâlâ da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın.   Allah’ü Teâlâ affeder ve merhamet eder’.” (3,31) 2-   İnananlara karşı alçakgönüllü, kâfirlere karşı sert olmak,   Allah’ü Teâlâ rızası için cihada devam etmek ve O’nun haricinde hiçbir şeyden korkmamak   Allah’ü Teâlâ bu özelliklerden tek bir ayette bahsediyor “Ey iman edenler, içinizden kim dininden dönerse, duysun:   Allah’ü Teâlâ onların yerine, kendisinin sevdiği, onların da kendisini seveceği, mü’minlere karşı boyunları aşağıda, kafirlere karşı başları yukarıda,   Allah’ü Teâlâ yolunda savaşan, dil uzatanın kınamasından korkmayan bir kavim getirir. İşte o,   Allah’ü Teâlâ’yın bir lütfudur ki, onu dilediğine verir.   Allah’ü Teâlâ, ihsanı bol, herşeyi bilendir.”(5,54) Bu ayette   Allah’ü Te...

40 Hadisi Şerif 87

01- “Mü’minlerin iman bakımından en mükemmeli, ahlakı en iyi olanıdır. (Sizin) hayırlınız, kadınlarına karşı hayırlı olanlardır.  (Ebû Dâvud, Sünnet, 15; Tirmizî, Radâ, 11; İbn Mâce, Nikâh, 50; Ahmed b. Hanbel, II, 527)   02- "Ameller niyetlere göredir." (Buhârî, Bedü’l-Vahy, 1; Müslim, İmâret, 155; Ebû Dâvûd, Talâk, 11; Tirmizî, Fezâilü’l-Cihâd, 16; Nesâî, Tahâret, 60; İbn Mâce, Zühd, 26) 03- “Kim ilim tahsili için bir yola girerse Allah ona cennete giden yolu kolaylaştırır." (Müslim, Zikir, 38; Ebû Dâvud, Vitir, 14; Tirmizî, Kırâat, 10; İbn Mâce, Mukaddime, 17; Ahmed b. Hanbel, II, 252)    04- “Sadakanın en faziletlisi, müslüman kişinin ilim öğrenip öğrendiği bu ilmi müslüman kardeşine öğretmesidir.”   (İbn Mâce, Mukaddime, 20)    05- “Sizin en hayırlınız, Kur’an-ı Kerim’i öğrenen ve öğretendir.”   (Buhârî, Fedâilu’l-Kur’ân, 21; Tirmizî, Fedâilu’l-Kur’ân, 15; Ebû Dâvud, Vitir, 14; İbn Mâce, Mukaddime, 16; Dârimî, Fedâilu’l-Kur’...

Kıyamet Mutlaka Kopacaktır

  Kıyamet Mutlaka Kopacaktır   Âlemlerin Rabbi Allah’ü Teâlâ Buyuruyor ki: Bismillahirrahmanirrahim اِنَّ السَّاعَةَ اٰتِيَةٌ اَكَادُ اُخْف۪يهَا لِتُجْزٰى كُلُّ نَفْسٍ بِمَا تَسْعٰى “Kıyâmet mutlaka kopacaktır. Ancak herkese dünyada yapıp ettiklerinin karşılığı en âdil biçimde verilmesi için onun vaktini gizli tutuyorum.” (Tâ-Hâ Sûresi, 15) Yâ Rabbi! Dehşetli mahşer günü huzuruna yüzü ak varanlardan; Amel Defterleri sağından verilenlerden, Efendimiz Muhammed Mustafa Sallallahü Aleyhi Vesellem’in Havz-ı Kevserinden kanan kana içerek; Liva-ül Hamd Sancağı altında toplanıp; Sırat Köprüsünü Şimşek gibi geçenlerden, Firdevs-i Âlâ Cenneti’nde O’na komşu olanlardan eyle! Âmîn!

Kibiri terk et!

  Dünya işlerinde başarılı olmak için ne yapmalıyım? “- Kibri terk et.” Ahiret işlerinde başarılı olmak için ne yapmalıyım? “- Kibri terk et!” Efendim her ikisi içinde aynı şeyi söylediniz! “- Kibir her hayra engeldir!”, diye buyurur. İmam-ı Gazali Rahmetullahi Aleyh

Bu Manzaralara Ağlamayana, İnsan Denir mi?

Resim
Savaştan, ölümden, kandan, gözyaşından kaçanlar; yeni acılara sebep oluyorlar… O acıları gören vicdanlı insanlar da acılara gark oluyorlar, insanlık ağlıyor... Kucağında bebeğiyle bir anne ağlıyor. Bebek elleriyle annenin gözyaşlarını siliyor... Çıkışamıyor, gözyaşlarını yalıyor; “- Annem üzülmesin!” diye… Bir polis bebeğini kucağına almış; Bebek, polis babasının kaskına vuruyor: “- Sen polissin, bu savaşı neden önlemiyorsun?” der gibi… Ekranlardan bize yansımayan daha bunun gibi; sayısız manzara vardır… Utanın ey insanlar! “İnsanım!” diyen herkes utansın… “Bu iki manzara karşısında ağlamayan, bir şeyler yapmak istemeyen insana insan denir mi?” Muhakkak bir şeyler yapılmalı… Bu savaş sonlandırılmalı… 3. Dünya savaşına mal olsa bile… Saldırgan ülke Rusya durdurulmalı,  Savaşın zararları tazmin edilmeli,  Sorumlular insan hakları mahkemesinde yargılanmalı, Herkes yaptıklarının bedelini ödemelidir… Aksi takdirde; saldırganların yaptıkları yanına kâr kalırs...

Timurtaş Uçar Hocaefendi Rahimehullah Sözleri 1

·      Allah’ü Teâlâ laikliğin belasını versin. ·      Adalet yıkılmıştır Türkiye’de. Adalet satılmıştır. Resmen alınan satılan eşya haline gelmiştir adalet. ·      Namussuzluk demektir laiklik. ·      Hem kahrolsun şeriat diyorlar, hem de o pislik cenazelerini camiye getiriyorlar. Hem çağ dışı diyeceksin, hem cesedini çağ dışı dediğinin camisine getireceksin? ·      Fatih’im, Ulubatlı Hasan’ım mezarından bugün başını kaldırıp bir bakıverse "İstanbul kafir olmuş!" diyecektir! Tanımayacaktır! ·      12 Eylül'den sonra 48 mahkemede anamdan emdiğim burnumdan geldi. Parmaklarımızdan cereyanlar vererek bizi sorgulamaya tabi tuttular. 'Niye ayet okudun, niye hadis okudun?' dediler. Bir hoca bir ayet okumuş ne var bunda? ·      Bacağına geçirdiği kot pantolonuyla sokakta dolaşan kadınların arasında hangisi Müslüman’ın, hangisi Yahudi’nin karısı...