Çocuğunuza Kur'an-ı Kerim Okumayı Telkin Ettiniz mi?
Çocuğunuza
Kur'an-ı Kerim Okumayı Telkin Ettiniz mi?
Çeşitli yerlerde söylemişimdir. Bizde Dini
eleştirmek mecburiymiş gibi, birçok alanlarda hep bu yolu takip ederiz. Kardeşim
eğer televizyonda “Küçük Ev” dizisinde adam, ailesiyle birlikte kamp kurup, yemek
yiyeceği sırada bu nimetleri verdiği için el açıp Allah’a şükrediyorsa, İrtica
mı yapıyor? Bu İrtica değildir?
Size
birkaç misal vereyim;
En son, Carter beni Amerika’ya davet etti. Bir
açılışa gittik. 3 Bin kişiye bir akşam yemeği verildi. Ertesi sabah, kahvaltıya
150 kişi seçilmişti. Ben de o 150 kişinin içindeydim. Sekizer, on'ar kişilik
masalarda oturuldu. Dünyanın birçok yerlerinden gelmiş önemli insanlarla
tanışıldı.
Bir
yandan sohbet ediliyor bir yandan da bekleniyor. Kimse kahvaltıya başlamıyor. Biraz
sonra papaz geldi, herkes ayağa kalktı, ceketini ilikledi. Papaz şükran duasını
yaptı ondan sonra yemeğe başlandı.
Yine
Amerika’dayım. Teksas’ta kalp ameliyatı olacağım. Ameliyat olmama karar
verilmiş. Bir papaz geliyor. Diyor ki: “Ben senin dosyanda gördüm ki
Müslümansın. Eğer reaksiyonun yoksa ben din adamıyım. Allah birdir. Ameliyata
girmeden önce sana dua etmek istiyorum kabul eder misin?”
Tabi
ben bu olay karşısında çok mutluluk duydum, gözlerim yaşardı. Ben hastanede
ciddi bir ameliyat olurken orada papazın bulunması, gelip bana yardımcı olmak
istemesi... Ona sizinle aynı fikirdeyim deyip teşekkür ettim.
Yine
buna benzer bir olayı bir yerde söylemiştim. Kızımı Londra yakınındaki Harvard
kolejine götürdüm. O sırada bana dediler ki;
"Kolejin
yemekhanesi şurada, yatakhanesi burada, dershanesi burada, kütüphanesi burada
vs. kolejin bütün kısımlarını ayrı ayrı gösterdiler. Sonra kiliseyi göstererek;
“dini ibadet yeri de burasıdır” dediler. Sonra: “Şimdi senin kızın Müslüman, dini
ibadet günlerinde Kur’an'ı getirsin istediği günlerde okusun. Odasında kalıp
Kur’an okumasını siz telkin ettiniz mi?” diye bana sordular.
Allah
var, bizi görüyor. Doğrusu ben kızımla beraber Kur’an’ı Kerim getirmemiştim, kızıma
da telkinde bulunmamıştım. Çok utandım, sırtım terledi. O gâvur dediğimiz
adamın bana verdiği dersten çok mahcup oldum. Adeta yüzüme şamar patlatmıştı. Türkiye’ye
geldiğimde hemen açıklamalı Kur’an’ı Kerim gönderdim. Kızıma anlattık... Bunu
ben bizzat yaşamıştım.
Sakıp Sabancı
Yorumlar
Yorum Gönder