İslâm'ın Adaleti ve Güzelliği

İslâm'ın Adaleti ve Güzelliği

Hz. Ali Radiyallahü Anh Halifeliği zamanında, Sıffin Savaşından dönerken, hırkasını kaybetti, ne kadar aradıysa da bulamadı...

Bir süre sonra hırkasını bir Hıristyan'ın üzerinde gördü ve hırkasını istedi...

Hıristyan:

“- Hayır bu hırka benimdir!” diyerek hırkayı vermedi...

Hz. Ali Radiyallahü Anh Hıristyan'ı Kadı'ya şikayet etti, ikisi de Kadı'nın huzuruna çıktı...

Hz Ali Radiyallahü Anh:

“- Bu hırka benimdir!” dedi...

Kadı:

“- Bu hırkanın senin olduğuna dair delilin var mı?” diye sordu...

Hz Ali Radiyallahü Anh:

“- Delilim yok, ıspat edemem ama hırkamı tanıdım, hırka benimdir!” dedi...

Kadı Hıristyan'a dönerek:

“- Halife'nin iddiasına ne dersin?” diye sordu...

Hıristyan ısrarla:

“- Bu hırka benimdir!” dedi...

Kadı hırkanın Hıristyan'da kalmasına karar vererek davayı bitirdi...

Hz Ali Radiyallahü Anh'ın elinde, hırkanın kendisine ait olduğuna dair ıspat ve delil yoktu...

Hırkayı alıp giden Hıristyan bir müddet sonra Hz. Ali Radiyallahü Anh’a gelerek:

“- Ya Ali, bu hırka senindir, sen Sıffin Harbinden dönerken hırkanı düşürdün, ben de onu aldım... Yapılan mahkemede, sen bir İslam Devlet Başkanı (Halife) olduğun halde, Kadı kararı benim lehime verdi... Ben İslâm Dinini ve adaletini çok sevdim, artık Müslüman oluyorum, buyur hırkanı al!” dedi...

Hz Ali Radiyallahü Anh:

“- Madem sen Müslüman oluyorsun, hırka sana hediyem olsun!” dedi...

Unutmayın! İyiler kaybederken, kazanırlar!

Nitekim Allah’ü Teâlâ Âl-i İmrân Suresi 19. Ayet’i Kerime’sinde buyuruyor ki:

“Şüphesiz Allah katında din İslâm’dır…”. Rabbim bizleri; nurlu İslâmiyet'ten ayırmasın!

Âlemlerin Rabbi’ne emanet olunuz…”