Ana Hakkına Dair

Ana Hakkına Dair

     Rabbimiz buyuruyor: “Biz, insana, ana-babasına iyi davranmasını tavsiye etmişizdir. Eğer onlar, seni, hakkında bilgin olmayan bir şeyi (körü körüne) bana ortak koşman için zorlarlarsa, onlara itaat etme. Dönüşünüz ancak banadır. O zaman size yapmış olduklarınızı haber vereceğim”. (Ankebut-8)

     Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem’e sordular: “Annem iyice yaşlanmıştı, ellerimle yedirdim içirdim, yıkadım ve sırtımda taşıdım. Acaba hakkını ödedim mi?”

     Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem: “Hayır, binde birini bile ödemedin.”

     Sahabe : “Niçin, Ya Rasülallah?”

     Efendimiz Sallallahü Aleyhi Vesellem: “Çünkü annen sana, hayatının başlangıç noktasındaki zayıf olduğun döneminde yardım etti. (Yani o yapmasaydı, sen büyüyemezdin). Hâlbuki sen ona, o hayatını bitirdikten sonra hizmet ediyorsun. Yani annen sana yardım etmemiş olsaydı sen hayatını yaşayamayacaktın. Ama sen ona yardım etmesen o ölebilecekti, çünkü hayatını zaten yaşamıştı. Ama Allah az olan iyiliklere de büyük sevaplar verir. Sen çok iyi işler yapmışsın” buyurdu.

     Bayazidi Bestami Kaddesallahü sırrahul aziz delikanlı iken annesi hasta idi. Annesi geceleyin uyandı ve “Oğlum su!” dedi. Bayezid suyu getirinceye kadar annesi uyumuştu. Annesi sabah namazına kalkınca gördü ki oğlu elinde su bardağı ve annesine su vermeyi bekliyor.

     Annesi: “Oğlum, akşamdan beri bekliyor musun, niçin beni uyandırmadın?”

     Bayezid: “Seni uyandırmaya kıyamadım, anneciğim.”

     Annesi: “Rabbim oğlumun izzetini artır, onu salihlerden eyle!” diye dua etti ve oğlu da henüz 18 yaşlarında iken, velilerin büyüklerinden oldu.

     Ama bir çizgi var, şayet ebeveyn evladını Allah yolundan alıkoymaya çalışırsa, o yönde itaat yok Yukarıdaki ayetin nazil olmasının sebebi Saad ibni E. Vakkas Hz.leridir, ama her zaman ve herkes için geçerlidir.

Saad Radiyallahü Anh, 17 yaşında Müslüman oldu. Annesi ise ona “Eski dinine dön” diye durmadan baskı yapıyordu. Oğlu Saad Radiyallahü Anh ise “Asla dönmem dinimden!” diyordu.

     Annesi: “Sen eski dinine dönünceye kadar hiçbir şey yemeyeceğim, ölüm orucu tutacağım!” dedi ve oğlunun getirdiği yemekleri yememeye başladı.

     Annesi: “Üç gündür yemek yemiyorum, yavaş yavaş ölüyorum, anne katili olacaksın!”

     Saad Radiyallahü Anh: “Bak anneciğim, sana getirdiğim bu yiyecekleri ye ve içecekleri de iç, boşuna ümitlenme, dinimden asla dönmem: senin yüz tane canın olsa ve her gün birini versen, yüzüncü günde de en son canını versen, ben yine dinimden vazgeçmem.” deyince annesi ölüm orucunu bozdu. Bir müddet sonra da annesi kendi isteği ile ve severek Müslüman oldu.