Siyonizm’in Kanlı Hayali

Siyonizm’in Kanlı Hayali

 

            Siyonizm’in “Büyük İsrail” idealini kapsayan bu inanıştaki coğrafya, Tevrat Bab 15’te şöyle açıklanıyor: “Mısır Irmağı’ndan büyük Fırat Irmağı’na kadar uzanan bu toprakları senin soyuna vereceğim!”

Netanyahu, "Yeşaya kehaneti’nin gerçekleşeceğini" söyledi. Netanyahu, Tahrif edilmiş Tevrat’ı işaret ettiği konuşmasında: “Artık tek bir amaç için bir araya gelmenin zamanıdır; Zafere ulaşmak için hızla ilerlemek. Ortak gücümüz ile haklılığımıza ve Yahudi halkının ebediliğine olan derin inancımızla Hamas’a karşı Yeşaya kehanetini göreceğiz. ‘Ülkenden şiddet, sınır boylarından soygun ve yıkım haberleri duyulmayacak artık. Surlarına kurtuluş, kapılarına Övgü adını vereceksin’ (Yeşaya 60:18).” dedi.

İsrail’in bölücü emellerinin resmi ağızdan dışavurumu olarak kayıtlara geçen Netahyahu’nun bu sözleri; hedefin sadece Gazze/Filistin olmadığını ve Nil ile Fırat arasındaki Mısır, Ürdün, Lübnan, Irak, İran, Suriye ve Türkiye’nin oluk oluk kan akıtırlarak, parçalanarak İsrail topraklarına katılması anlamını da taşıyor.

Nitekim İsrail’in en büyük destekçisi; ABD’li bir komutan Wesley Clark, 2007'de yaptığı bir konuşmada Siyonist Haçlı İttifakı’nın hedefinde olan; bu 7 ülkeyi itiraf etmişti…

 

Yahudi Neden Çocukları Öldürür?

İsrailli Haham Yaron Reuven skandal sözler sarf etti. Yahudi Haham, çocuklara merhamet edilmemesi gerektiğini belirterek "Tanrı çocukları öldürmemizi emrediyor." dedi.

Bu sapkın inanışa tüm dünya susuyor. Yazıklar olsun, sonsuz kere yazıklar olsun!

İsrailli Hahambaşı: Ovadia Yosef: “Goyimler çalışacaklar, saban sürecekler, hasat biçecekler. Biz Yahudiler bir efendi gibi oturup yiyeceğiz. Yahudi olmayanlar işte bu yüzden yaratıldı…” şeklindeki binlerce yıllık sapık dünya görüşünü savundu.

 

Siyonist Katiller Kana Doymaz!

Londra Queen Mary Üniversitesi Hukuk Fakültesi Uluslararası Hukuk ve İnsan Hakları Hukuku Bölümü Öğretim Üyesi İsrailli Prof. Dr. Neve Gordon: “Siviller, sivil alanlar, hastalar, yaralılar, sağlık personeli ve korunan alanlara direkt veya dolaylı saldırıların genel olarak savaş suçu sayıldığını belirterek, İsrail'in Gazze'de elektrik ve suya erişimi engelleyerek de savaş suçu işlediğini…” söyledi.

“İsrail'in Gazze'de yasaklı silah kullanması ve hastaneleri hedef almasının savaş suçu olduğunun…” altını çizen Gordon, şöyle devam etti:

"Devlet ordularının kendilerini ahlaki olarak görmeye çalıştıklarını düşünüyorum. Ahlak ordusu olmak için savaş kanunlarına uymak zorundasınız. İsrail'in yaptığı da eylemlerini savaş hukukuna göre yapıldığını gösterecek şekilde yorumlamak ve dolayısıyla bunun ahlaki olduğunu iddia etmek. İsrail'in ahlak iddiasını ortaya koymak için yaptığı da budur. İsrail aynı zamanda ahlaksız oldukları iddiasıyla Filistinlileri insandışılaştırıyor. Filistinliler barbar, ilkel, savaş kanunlarından anlamayan, sivil-savaşçı ayrımı yapmayan insanlar olarak ve dolayısıyla ahlaksız olarak tanıtılırken, İsrail'in de sivilleri korumaya çalıştığı iddia ediliyor. Gerçek şu ki İsrail, Filistinlilerden daha fazla sivil öldürüyor ve bu da İsrail'in ahlak iddiasındaki sorunları açığa çıkarıyor."

Gordon: “İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant'ın ‘İnsansı hayvanlarla (Goyimlerle) savaşıyoruz!’ ifadesinin işlenen savaş suçlarını meşrulaştırma stratejisine açık örnek olduğuna dikkati çekerek, İsrailli sosyal medya hesaplarında Filistinliler için yapılan "sıçan" veya "yılan" benzetmelerinin, sivillerin ölümünü meşrulaştırmak için onları insanlıktan çıkarma çabası olduğunu…” kaydetti.

 

Goyim Ne Demek?

Farklı içtihatlar olmakla birlikte Yahudi akaidinde “Goyim”, “Sadece Yahudilere hizmet için doğanlar…” veya “insana benzer hayvan” anlamındadır.

Bir Siyonist’e göre bir insanın dini dili, ırkı fark etmez. Yahudi anneden doğmadıysa o bir Goyim’dir. Amerikan, İngiliz, Fransız, İspanyol, Alman, Rus, Japon olması bir şey değiştirmez. O bir “Goyim”dir.

Yahudi isterse bir Goyim’i hizmetlerinde kullanır, isterse öldürür.

Siyonistler eğer Müslümanları yok edebilirse; dünyadaki tüm Goyimleri de yok edecek. Dünyada sadece üstün ırk dedikleri Yahudiler kalacak…

Yazar Alev Alatlı, Yörünge dergisine konuştu. Alatlı, Yörünge dergisinden Sinan Onuş’a verdiği röportajda dünyanın gidişatını şöyle tarif etti; "İslamafobi’ bir proje değil, strateji. Asıl proje, yeryüzünün ‘Goyim’den temizlenmesi” dedi.

 

Arz-ı Mev‘ûd Nedir?

Kitâb-ı Mukaddes’te Hz. İbrâhim’e yapılan vaadde, “Mısır ırmağından büyük ırmağa, Fırat ırmağına kadar olan bölge” (Tekvîn, 15/8)

Arz-ı mev‘ûdun sınırları Ahd-i Atîk’te daha ayrıntılı olarak şu şekilde verilmektedir:

Güney sınırı: “Tsin çölünden Edom boyunca olacak ve cenup sınırınız şarka doğru Tuz denizinin ucundan olacak ve sınırınız Akrabbim yokuşundan cenuba doğru dolaşacak ve Tsin’e geçecek ve onun uçları Kadeş-Barnea’nın cenubunda olacaklar ve Hatsar-Addar’a çıkacak ve Atsmon’a geçecek ve sınır Atsmon’dan Mısır vadisine kadar dolaşacak ve onun uçları deniz yanında olacaktır” (Sayılar, 34/3-5; Tesniye, 15/2-4)

 

Çok Kısa Yahudiler’in Geçmişine Bakış…

Milattan önce 722'de, Asurluların İsrail Krallığı'nı fethederek burada yaşayan Yahudileri sürmeleri ile Yahudi diyasporası da başlamıştır. Hareketlilik ve seyahat imkânlarının kısıtlı olduğu bir dönemde, Yahudiler ilk ve en dikkat çekici muhacirler olmuşlar dünyanın her tarafına dağılmışlar. Yaklaşık 3000 yıl vatanları olmamıştır. Büyük Ortadoğu dedikleri bölgede yaşayan halkların tamamını işgalci görüyorlar ve bir an önce temizleyerek Yahudiler’e açmak istiyorlar.

Ne yazık ki dünyayı yöneten küresel güçleri çok iyi kullanarak istediklerini bir bir gerçekleştiriyorlar. Filistin’de zaten bir şey bırakmadılar. Bu iş Filistin’le asla bitmeyecek; Mısır, Lübnan, Ürdün, S. Arabistan, Yemen, Suriye, ırak, İran ve Türkiye hepsi birer birer yok edilecek…

 

İsrail Ne Yapmak İstiyor?

İsrail’in amacı Tevrat’ta yazan Arz-ı Mev‘ûd’u (Büyük Ortadoğu projesini) gerçekleştirmek…

Zaten 2 milyondan fazla sivil halk açlığa, susuzluğa ve ölüme ve sürgüne mahkûm edilmiş durumda. Gazze’nin çevresi duvarla çevrilmiş… Elektirik, su, ekmek ilâç hiçbir şeyin girişine izin verilmiyor. Kaçak yer altı tünellerinden ne geçerse onunla yetinmek zorundalar. Gizli İsrail casusları da onları hemen bildiriyor. Katil devlet el koyuyor…

 

İsrail Boş Durmamış Öyle Yerli Siyonistler Yetiştirmiş ki…

Eski İngiltere Başbakanı Liz Truss, "Ben büyük bir Siyonist’im, İsrail'in büyük bir destekçisiyim…” dedi.

Ey Liz Truss! Yahudiler’e göre sen bir Goyim’sin!

ABD Başkanı Joe Biden, “Ben de Siyonistim, Siyonist olmak için Yahudi olmak gerekmiyor!” dedi.

Ey Joe Biden! Yahudiler’e göre sen de bir Goyim oğlu Goyim’sin.

Dünyanın her ülkesinde ve Türkiye’de sayamayacağımız kadar Yerli Siyonist var. Hâlbuki hiç birisi “Goyim” olduğunu bilmiyor.

 

Ey Hür Dünya Ülkeleri Uyanın? Sıra Size Gelmeden…

Uyan insanlık uyan, sıra size gelmeden…

Bu katliam, “Arz-ı Mevûd” hayalinden ibaret değil…

Hz. Mûsâ ve Yeşu’a yapılan vaadde, “Ayak tabanınızın basacağı her yer sizin olacak” denilmiştir (Tesniye, 11/24; Yeşu, 1/3).

Siyonistler, Arz-ı Mev’ûd’tan sonra; Dünya Hâkimiyeti için Hristiyan, Müslüman, Hindu… Kim varsa bütün dinlere; İngiliz, Fransız, Rus, Japon bütün ırklara saldıracak, hepsine katliam yapacak ve “Dünya Hâkimiyetini” kurmak isteyecek…

Irkı, rengi, dili ve dini ne olursa olsun;  öldürülen, katliama ve soykırıma uğratılan her insan insanlık ailesinin birer ferdidir!

O insan belki ileride insanlık için süper buluşlar yapacak, ne iyi hizmetler yapacak bilinmez… Bizlerin ne kadar yaşama hakkı varsa onun da o kadar var… O’nu Allah Teâlâ Teâlâ’dan başka kimse bilemez. Belki dünyanın en iyi makinesini icat edecek… Belki amansız hastalıklar için ilâç üretecek… Belki neler neler yapacak? Çünkü Allah Teâlâ Teâlâ her insana ayrı ayrı zekâ ve yetenekler vermiş…

 

Dünya İsrail Soykırımına Daha Ne Kadar Sessiz Kalacak?

Bombalanan hastaneler, okullar, camiler… Tekbir çekerek sayıklayan çocuk… Cesetlerin arasında isyan eden doktor… Acı içinde kıvranan 4 aylık bebek… Bombalanan binadan mucizevi kurtuluş… Havaya uçan ceset parçaları…

İnsanın içini parçalayan acılı çığlıklar… Siyonist Katil İsrail katliama devam ediyor… Sadece bir hastanede 500 civarında ölü, binlerce yararlı var…

Katil Devlet, Siyonist İsrail: “Gazze’de ki hastaneyi, yolunu şaşırmış, Hamas roketi vurdu!” yalanını atıp işin içinden çıkıyor… Yalanını ispat edecek hiçbir kanıt getiremiyor. Üstelik aynı yalanı ABD başkanı Joe Biden’de söylüyor…

 

Siyonist Katil Devlet…

Hastane mi, cami mi, kilise mi, okul mu, kreş mi? Bakmıyor! Hıristiyan mı, Müslüman mı? Bakmıyor! Vuruyor! Vuruyor! Vuruyor! Ölüyor. Çoluk çocuk ölüyor. Kadın yaşlı ölüyor. Çöküyor, yanıyor… Hastaneler, okullar yanıyor! Gazze ölüyor! Batı Şeria ölüyor. El Halil ölüyor. RamAllah Teâlâ Ölüyor. Filistin ölüyor. Filistinliler ölüyor. İnsanlık ölüyor! Jeopolitik hedefler… Coğrafya dizaynı… Uluslararası çıkarlar… Hepsinden öte “İsrail’in güvenliği” deyip, vuruyorlar, vuruyorlar, vuruyorlar!

 

Dünya Yeni Hitler’e Gebe…

İsrail’in yaptığı bunca katliamları ancak yeni bir Hitler durdurabilir. Katliam yapan ve destek olan kim varsa hepsi idam edilerek imha edilmelidir. Başka türlü kanayan vicdanlar susmaz…

Sakın söylediklerimizden kuru bir “antisemitizm” çıkarılmasın! Gözü dönmüş Siyonist Yahdudiler’den, Vicdanlı Yahudiler’i de kurtarmak istiyoruz.

 

Hamas Aksa Tufanı Saldırısını Niçin Başlattı?

Hukukçu yazar Mehmet Ali Bal “Hamas ilk saldırıyı kendi inisiyatifiyle mi yapmıştır? Değilse ilk muharrik güç kimdir?” İsimli yazısında

Hamas iç dinamikleri ve karar alma mekanizmalarının öz gücüyle olmadığına işaret etmektedir. En azından, saldırının devamını Hamas’ın yürütmediğini, stratejik karargâhın başka bir Güç içinde olduğunu göstermektedir. Bunlar Siyonizm’in en az 200 yıl önce planlanmış katliam planları…

Hamas saldırdı da ne oldu? Adam “DEMİRKUBBE” savunma ağını kurup, kendini garanti altına almış. Birkaç Yahudi ölse ne olacak; rehin tutulsa ne olacak? Hamas, Siyonist İsrail ve Batı’ya koz verdi. On binlerce masum katledildi. 2,3 milyonluk Gazze’nin yerinde yeller esiyor.

İsrail bir an önce bu Toprakları boşaltıp Mescid’i Aksa’yı yıkmak ve Yahudilerce kutsal sayılan “Süleyman Tapınağı”nı yeniden inşa etmek; “Arz-ı Mev‘ûd” rüyasını gerçekleştirmek istiyor.

 

Nazi Almanya’sında Yahudi Soykırımı Neden Yapıldı?

Nazi Almanya’sında Yahudi soykırımı yapan Adolf Hitler’e en büyük desteği verenlerin Yahudi olduğu söyleniyor. Peki, neden verdiler? Çölde kurulan İsrail’e kimse gitmek istemiyordu. Küçük bir Yahudi soykırımı sonucunda Avrupa ve dünyanın her yerindeki Yahudiler akın akın İsrail’e geldiler. Müthiş bir Yahudi Milliyetçiliği oluştu. Almanya milyarlarca dolar soykırım tazminatı ödemek zorunda kaldı. Soykırım yapan Alman asker ve subayları da hapislerde çürüdüler…

 

ABD’de 11 Eylül Saldırılarını Kim Yaptı?

Elbette bu saldırıları Derin ABD devleti yaptı. ABD istihbaratının bunun habersiz olması düşünülemez.

Peki, ABD bunu niçin yaptı? ABD’de iki kule yıkıldı. ABD bunun karşılığında Afganistan ve Irak’ı işgal etti. Terörle mücadele adı altında pek çok gayri meşru işlem yaptı yapmaya da devam ediyor.

 

Dünyanın en tehlikeli ırkçılığı Siyonizm’dir.

Yahudi inanışına göre doğacak çocuğun Yahudi olabilmesi için Ya anne ve babanın her ikisi de Yahudi veya annenin Yahudi olması gerekmektedir. Yahudiler “Ürün tarlada yetişir, çocuğun tarlası da annedir!” diyor.  Baba Yahudi olsa bile o çocuğu asla Yahudi kabul etmiyorlar. O yüzden kesinlikle Yahudiler Yahudi olmayan kız vermez. Kız kaçsa bile zorla o yuvayı yıkarlar. Annesi Yahudi olmayan herkese de “Goyim” diyorlar.

 

Ahmak Hristiyanlar

Hristiyanlara ahmak dememizin sebebi yanlış anlaşılmasın Yahudi olmayan herkese Goyim diyen Yahudilere en çok onlar hizmet ediyor. Çünkü bütün Hristiyanlar da Goyim’dir. Şimdilik ABD ve AB dünya çapında çok güçlü ve Yahudilere hizmet ediyorlar. Siyonist Yahudiler de bindiği dalı kesmek, istemiyorlar. Müslümanlar’dan sonra sıra Hristiyanlara gelecek onlar da birer birer temizlenecek…

 

İsrail’i Durdurmak Mümkün mü?

Elbette mümkün… Ama ilk şartı Batının İsrail’e verdiği desteği kesmek… Bu şimdilik mümkün olmadığına göre en güzeli Müslümanların bir araya gelip “Dünya İslâm Birliği”ni kurmaları…

“İslâm İşbirliği Teşkilâtı”, “Arap Birliği” gibi naylon kuruluşlar hiçbir işe yaramıyor…

Bu da mümkün görülmüyor. Çünkü İslâm Ülkelerinin yöneticilerinin çoğu, Siyonistler’in sızdırdığı kişiler tarafından yönetiliyor.

Siyonizm Dünya hâkimiyeti için bütün vasıtaları kendi lehine kullanır.  Bu emellere ulaşmak için stratejisini ona göre tayin eder. Uluslararası kuralları hiçe sayan bir anlayışı savunan Siyonist düşünce, birçok facialara sebep olmuştur. Tarihe bakıldığında bu gerçekler görülecektir.

 

Neden Galip Gelemiyoruz Bir Avuç Yahudi’ye?

"Allah Teâlâ, kâfirde olsa çalışana veriyor!" Daha çok yeni olan deprem afetinde bile İsrail’i kurtarma ekibi burada kaldığı süre boyunca sadece "koşer" sertifikalı ürünleri yediler! Sadece yemek konusunda değil ki, adamlar film sektöründe bile dini vecibelerine uyuyorlar. Normal yaşantıları neyse, film senaryolarında dahi bundan taviz vermiyorlar! Kapılarına Tevrat’tan sözler asmışlar ve dokunup öpmeden içeri adım atmıyorlar. Su içerken hamd duası okumadan bir yudum almıyorlar! Her sabah zikirlerini okumadan işe başlamıyorlar! Birileri yemek ikram etse "koşer" sertifikalı diye belirtiyor. Bırakın yemekteki helal sertifikasını ADAMLARIN CEP TELEFONLARI BİLE KOŞER SERTİFİKALI! Delicesine bağlılar batıl olan dinlerine, delicesine! Buradan geliyor güç kuvvetleri!

Her sene katledilen kardeşlerimizin hikâyelerini paylaşıyor, ah-u vah ediyor, postallarla çiğnenen, yakılan yıkılan Aksa videolarımızı duygusal müziklerle paylaşıyor, iki üç beddua ediyoruz, bitti. Gerçekten böyle mi kahrolacak İsrail?

1969'da İsrail askerleri Kudüs'te Müslümanların kutsal merkezlerinden Mescid-i Aksa'da büyük bir yangın çıkartıyor. Golda Meir şunu söylüyor: “O gece sabaha kadar korkudan uyuyamadım. Sandım ki Müslümanlar, dört bir taraftan İsrail'e girecek. Lakin sabah oldu ve korkulan olmadı. İşte, o zaman idrak ettim ki biz dilediğimizi yapabiliriz. Zira bu ümmet uyuyan bir ümmettir." Bu utanç sözler, yıllardır alnımızda bir leke ve gram değişme yok. Hâlâ her sene zulüm var ve hâlâ her sene aynı sloganlar.

 

Müslüman ülkelerden sadece Türkiye ve bir iki ülkeden ses çıkıyor…

O da kimin umurunda? Siyonist Katil İsrail soykırıma devam ediyor… Diğer dünya ülkeleri izlemekle, kınamakla yetiniyor… Her gün savaş suçları işleniyor…

Hani nerede İnsan Hakları Mahkemesi? Netenyahu neden yargılanmıyor?

 

Dünyada Yahudi Şeriatı İle Yahudi Irkçılığını Birleştiren Tek Devlet İsrail’dir…

Siyonizm, din ve devleti katiyetle birbiriden ayırmaz. Buna göre dini hürriyet kazandıktan sonra mutlaka siyasi hürriyet hayata geçmelidir. Dolayısıyla Siyonist Devlet, laik bir devlet değil; Yahudi Şeriatı’na göre yönetilecek bir devlettir. Dünyada Yahudi şeriatı ile Yahudi milliyetçiliğini (ırkçılığını) birleştiren tek devlet İsrail’dir. Siyonizm hem Yahudi milliyetçiliği hem de tahrif edilmiş Yahudi şeriatının birleşmiş halidir.

Siyonistlerin bu ideallerini muharref Tevrat şu şekilde çizmektedir: “O zaman Rab bütün milletleri önünden kovacak ve sizden büyük kuvvetli milletlerin mülkünü alacaksınız. Ayak tabanınızın bastığı her yer sizin olacaktır. Sınırınız çölden Lüban’dan ırmaktan, Fırat ırmağından garp denizine kadar olacaktır. Önünüzde kimse duramayacak, Allah’ınız Rab size söylediği gibi dehşetinizi ve korkunuzu ayak basacağınız bütün diyar üzerine koyacaktır.” (Tevrat, Tesniye bölümü,12/25)

 

İsrail Durdurulamazsa…

Eğer İsrail durdurulamazsa; Filistin’le asla yetinmez. Zaten BOP dedikleri (Büyük Ortadoğu Projesi) tüm Ortadoğu’yu hatta tüm dünyayı kapsıyor. Sırada Ürdün var, Lübnan var. Irak ve Suriye zaten düştü. S. Arabistan ve Körfez ülkeleri bir bir halledilir. İran ve Türkiye’nin yıkılması Pkk, Pyd, Deaş, Pejak sürekli çalışıyor. Kim bilir daha hangi örgütleri kuracaklar?

Müslüman ülkeler derhal bir araya gelip dünya İslam birliği kurmalı, İsrail’i durdurmalı.

 

Filistin Kurtuluş Reçetesi: Allah Teâlâ Teâlâ; Bizlerden Çaba İstiyor…

1- Müslümanlar: İslâmiyet’i doğru kaynaklardan dosdoğru öğrenecek dosdoğru yaşayacak.

Âlemlerin Rabbi yüce Mevlâmız buyuruyor ki:

"İnsan için, yalnızca çalışmasının, gayretinin, hâlis niyetlerinin karşılığı vardır!" (Necm Sûresi, 39. Ayet)

2- Müslümanlar: Eğitim, bilim, teknoloji, siyaset, askeriye ve ekonomi de çağı yakalayacak, çağları aşacak. Çinliler ve Japonlardan daha çalışkan olup üretim yapmadan; İngilizler’den iyi siyaset öğrenmeden; ABD’den daha iyi füze, Almanya’dan iyi otomobil, Japonya’dan daha iyi elektronik eşya üretmeden; İsrail, ABD… Yenilmez.

Dünyanın bir numaralı süper gücü olmadan Siyonistler, Haçlılar ve müşrikler yenilmez…

Zaten güzel dinimiz fen bilimlerini farzı kifaye olarak emretmiş. Bu saydıklarımızda bizler ecnebilerden geri olduğumuz için hepimiz günahkârız. O zaman dünyanın bütün kâfirleri diz üstü çöker.

"Kahrolsun İsrail!" demeyelim; İsrail'i kahredecek işler yapalım.

Bir müneccim Selahaddin Eyyubi Rahmetullahi Aleyh'in gayretini kırmak için kulağına eğilerek:

"Kudüs'e girersen eğer, bir gözünü kaybedeceksin!" der. Selahaddin Eyyubi tebessüm içinde; “Kudüs için iki gözümden de vazgeçmeye hazırım!" diye cevap verir. İşte Allah, zaferi bu gönüllere nasip etti!

 

“Dünya İslâm Birliği Teşkilatı” Kuru Bir Hayal mi?

Türkiye derhal bir iki ortak bularak dünya İslâm birliğinin temelini atmalıdır. En azından iki ortaklı “Dünya İslâm Birliği Teşkilatı” kurulabilir. Bu zamanla çoğalır. İki iken üç olur, üç iken beş olur, Beş iken on beş olur… Derken zamanla tüm İslâm ülkeleri ortak olur. Halife seçilir, ortak para, ortak hükümet, derken rüyalar bir bir gerçekleşir…

Türkiye, Filistin davasına başından bu yana sahip çıkıyor. Politik tüm hesapların ötesinde. İran’ın hesabı belli, kendi sınırlarına ulaşmadan “tehdid”i durdurmak. İslam dünyasının, Amerika’ya olan bağımlılığı belli… Elleri kolları bağlı.

            Bir lider çıkıyor her yıl Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda, “1967 sınırlarına dönülmesi”nden söz açıp, “Başkenti Doğu Kudüs olan Filistin Devleti kabul edilmeli” diyor. “Hakkaniyetli olunmalı” diyor. İsrail’in haklarını inkâr etmeden, Filistin’in ve Filistin halkının haklı davasını dünya gündeminde tutuyor.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, dünyaya Filistin davasını, Gazze’de, Batı Şeria’da yapılanları anlatıyor. “Dünya beşten büyüktür!” diyor. Eşi Emine Erdoğan Hanımefendi, yıllardır Filistinli masumların sesi oluyor.

İnsanlığın vicdanı ölüyor. Bir avuç vicdanlı hançeresini yırtarcasına haykırıyor. Bize de imanın en zayıf halkası “Buğuz Etmek” düşüyor!

            Hepimiz ölüyoruz. İnsanlık değerleriyle birlikte…