Kıyâfet Konusunda Kâfirlere Benzemek

Kıyâfet Konusunda Kâfirlere Benzemek

M. Şevket Eygi

Kıyafet konusunda kafirlere ve İslam düşmanlarına büsbütün benzememek için namazları mutlaka başımızda güzel bir islamî serpuş bulunduğu halde kılmalıyız.

Cep telefonuna bin lira verebilen bir Müslüman, güzel bir namaz takkesine seve seve elli lira verebilmelidir.

Ehl-i Sünnet Müslümanlığında erkeklerin namazı başları takkeli olarak kılmaları edeb ve sünnettir, terk-i câiz olamaz.

Cebinde cep telefonu akrebine yer varsa, namaz takkesine de elbette yer olmalıdır.

Her Müslüman hicrî takvimi bilmelidir.

Vakti, zamanı hicrî-kamerî takvimle hesaplayan Müslümanlar daha fazla yaşar.

Telfik-i mezahib, dört fıkıh mezhebinin hükümlerini, kolaylıklarını cem’ etmek haramdır.

Farmason, taqiyye ve kitman yaparak Müslümanları aldatan CemaleddinAfganî, Ehl-i Sünnet Müslümanlarına imam, din hocası, rehber, lider olamaz.

Sultan Abdülhamid Han hazretleri Hâtemü’l-Hülefadır.

Âhir zamanda Mehdi’nin zuhur, Hz. İsa aleyhisselamın nüzul edeceğine dair mânevîtevâtür vardır. Resulullah Efendimiz (Salat ve selam olsun ona) bunu haber vermiştir. Mutezilenin, Fazlurrahmancıların, dinde reform değişiklik yenilik taraftarlarının, Kemalist ilahiyatçıların inkârlarına kulak asılmaz.

Kur’anın Sünnetin Şeriat-ı Garra-i Ahmediyyenin; kadın, tesettür, hicab, hayâ konusundaki bütün emirleri, yasakları, öğütleri haktır, doğrudur; bunlarda biz Müslümanlar için büyük hayırlar vardır.

Türkiyeli ulemanın, fukahanın, meşayihin, mürşidlerin, ziyalıların; talebelerine, bağlılarına, sevenlerine Osmanlıca öğretmeleri ve öğrettirmelerinde büyük hayırlar vardır.

Kanaatli ve mütevâzı Müslüman için, akşam sofrasındaki bir tas çorba çok büyük bir nimettir. İçine ekmek doğrar karnını doyurur ve bol bol şükr eder. Ah sadece çorbaya mı kaldım, bunun yanında niçin et, iç pilavı, enginar, kaymaklı tatlı yok diye ağlayan ahmak bir nankördür.

Komşularının meleği olamayan, aksine kurdu olan bir kimse iyi Müslüman değil, çok kötü Müslümandır.

Başkalarının analarına, eşlerine, kızlarına, bacılarına kötü gözle bakan, göz zinası yapan bir kimse; kendi anasına, eşine, bacısına kötü gözle bakılmasına yol açmış olur. Men dakkadukka, etme bulma dünyası…

Üniversiteye giden bütün gençlerimizin, Mecelle-i Ahkâm-ı Adliyenin kavaid-i külliyesinin tamamını ezberlemeleri şarttır, zarurettir. Sadece hukukçular için değil, herkes için gereklidir bu. Bu prensipler evrensel İslam hikmetinin incileridir.

Kendisinde gurur ve kibir olan her Müslümana, AllahüTeala hazretlerinin gururlu ve kibirli kimseleri sevmediği çok sağlam şekilde öğretilmelidir.

Müslüman kadın ve kızları Kur’anî, Nebevî, Şer’î tesettüre değil, şeytanî süslümanî tesettüre büründüren, böylece erkeklerin dikkatini onların üzerine çeken tesettür bezirgânların vebali ne kadar büyüktür.

Bütün bid’at ve dalalet fırkaları ve mezhepleri, Ehl-i Sünnete zıt ve aykırı olan her konuda yanılgı içindedir. Onların haklı olduğu bir tek ihtilaflı madde yoktur. Hepsinde Ehl-i Sünnet haklıdır.

Her Müslüman, kendi kendine nefs-i emmâre derekesinden nefs-i levvâme derecesine çıkabilir. Ondan sonrası için mürşid-i kâmil ve gerçek şeyh gerekir. Şeyh taslakları, gayr-i kâmil mürşidler yükseltmez, alçaltır, maazallah bazen nâra yuvarlar.

İkinci dünya savaşını Hitler Almanyası kazanmış olsaydı, bugün İslam dünyası bu kadar kötü durumda olmayacaktı.

Kendisinde Ümmet birliği ve meşru Halifeye biat ve itaat şuuru ve idraki olmayan Müslüman gafil ve dengesiz bir Müslümandır.

Dünyanın bütün dedikodularının, zevzekliklerinin, magazin mevzularının, boş çekişmelerinin, politika polemiklerinin; ihlâsla eda edilen iki rekat gayr-i müekked bir namaz kadar ağırlığı ve kıymeti yoktur.

İnsan sadece akılla kurtulamaz. Âqil kişi, aklın yetersizliğini, nakle ve vahye tâbi olmanın gerekli olduğunu bilen kimsedir.

İlmi yetersiz olduğu halde, re’y ve hevası ile Kur’andan hüküm çıkartan, yorum yapan kimse; bilmeden de olsa Kur’ana saygısızlık etmiş olur.