Cuma Bayramınız Mübarek Olsun Efendim!

Cuma Bayramınız Mübarek Olsun Efendim!

 

·     “Ey iman edenler! Allah’ı çok zikredin. Sabah akşam O’nu tesbih edin.” (Ahzâb, 33 / 41-42)

·     Helâlden kazanmayı talep etmek, farzdan sonraki farzdır. (Hadis-i Şerif Beyhaki)

·     “Gözünüzü açın! Allah’ın dostları üzerine ne korku vardır ne de onlar mahzûn olurlar. Onlar iman etmişler ve Allah’a karşı gelmekten sürekli sakınmışlardır. Onlara dünya hayatında da âhiret hayatında da müjdeler vardır. Allah’ın sözlerinde değişiklik yoktur. İşte bu, en büyük kurtuluştur.”

(Yunus, 10 / 62-64)

·     “Allah'a ibadet edin ve O'na hiçbir şeyi ortak koşmayın. Ana babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yakın arkadaşa, yolcuya, ellerinizin altında bulunanlara iyi davranın. Şüphesiz Allah, kibirlenen ve övünen kimseleri sevmez.” (Nisâ, 4 / 36)

·     “Onlar (Allah’tan hakkıyla korkanlar) bollukta ve darlıkta Allah için harcarlar, öfkelerini yutarlar, insanları bağışlarlar. Allah iyilik edenleri sever.” (Âl-i İmrân, 3/134)

·     “Allah’tan af dile. Allah çok bağışlayan, çok affedendir.” (Nisâ, 4 / 106)

·     “Onlar bir kötülük yaptıkları veya kendilerine zulmettikleri zaman Allah’ı hatırlayıp günahlarının bağışlanmasını dilerler. Zaten günahları Allah’tan başka kim bağışlayabilir ki! Bir de onlar yaptıkları günahlarda, bile bile ısrar etmezler. İşte onların mükâfatları, Rableri tarafından bağışlanma ve altından ırmaklar akan, içinde ebedî kalacakları cennetlerdir. Hayırlı ameller yapanların mükâfatı ne güzeldir.” (Âl-i İmrân, 3 / 135, 136)

·     “Sen af yolunu tut, iyiliği emret ve kendini bilmezlere aldırma.” (A’râf, 7/199)

·     “Sabah akşam tevâzu içinde yalvararak, ürpererek ve sesini yükseltmeden Rabbini an. Sakın gafillerden olma!” (A‘râf, 7 / 205)

·     “İnsan hiçbir söz söylemez ki, yanında onu gözetleyen, yazmaya hazır bir melek bulunmasın.” (Kaf, 50 / 18)

·     “Mü'minler ancak kardeştir. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin. Allah’a karşı gelmekten sakının ki size merhamet edilsin.” (Hucurât, 49 / 10)

·     “Kıyamet gününde A’râf’takiler, simalarından tanıdıkları birtakım adamlara seslenerek şöyle diyecekler: Gördünüz mü, o toplanıp bir araya gelmeniz ve büyüklük taslamanız size bir şey kazandırmadı? Hani, Allah bunlara hiç rahmet etmez dediğiniz adamlar bunlar mıydı? Hâlbuki onlara şimdi: Girin cennete, artık size korku ve hüzün yoktur, denilecek.” (A’râf, 7/48-49)

·     “Kitabı sağ tarafından verilen: 'İşte alın, okuyun kitabımı.' der.”

(Hâkka, 69 / 19)

Açıklama:  Kitabı sağ tarafından verilen kişi, yukarıdaki sözlerini şöyle tamamlar: “Ben hesabımla karşılaşacağıma kesin olarak inanıyordum.” Âyetin devamında bu mutlu insandan şöyle söz edilmektedir: “Artık o hoşnut olacağı bir hayat içindedir. Yüksekçe bir cennette, meyveleri yakın, eli altında bir yerde bulunacak; (onlara şöyle denilecek:) Geçmiş günlerde işlediklerinize karşılık âfiyetle yiyin, için!”. (Riyazü's Salihin - İmam Nevevi Tercüme ve Şerh: Prof. Dr. M. Yaşar Kandemir, Prof. Dr. İsmail Lütfi Çakan, Yrd. Doç. Dr. Raşit Küçük)

Beydavî Tefsiri - 370. DERS (Hakka Suresi)

 

Hayırlı Cumalar. Selâm ve Dua ile...