40 Hadis-i Şerif 7

40 Hadis-i Şerif 7

إِنَّ الْخَيْرَ لاَ يَأْتِى إِلاَّ بِالْخَيْرِ - 1

 “Hayır, ancak hayır getirir.”

خَيْرُكُمْ مَنْ تَعَلَّمَ الْقُرْآنَ وَعَلَّمَهُ - 2

“Sizin en hayırlınız Kur’ân’ı öğrenen ve öğretendir.”

Buhârî, Fedâilu’l-Kur’ân 21.

خَيْرُ الْجِيرَانِ عِنْدَ اللهِ خَيْرُهُمْ لِجَارِهِ - 3

 “Allah katında komşuların hayırlısı, komşusuna hayırlı olandır.” Tirmizî, Birr 28.

رِضَا الرَّبِّ فِى رِضَا الْوَالِدَيْن - 4

 “Allah’ın rızası, anne ve babanın rızasıdır.” Hâkim, Müstedrek 152.

لَعَنَ اللهُ مَنْ لَعَنَ وَالِدَيْهِ - 5

“Kim annesine ve babasına lânet ederse Allah da ona lânet eder.” Buhârî, Kitabu’l-Edeb 4.

لَيْسَ مِنَّا مَنْ لَمْ يَرْحَمْ صَغِيرُنَا، وَيُوَقِّرْ كَبِيرُنَا - 6

“Küçüğüne merhamet etmeyen, büyüğüne saygı göstermeyen bizden değildir.” Ebu Davud, Edeb 58.

إِنَّ الصِّدْقَ يَهْدِى إِلَى الْبِرِّ - 7

“Muhakkak ki doğruluk iyiliğe götürür.” Müslim, Birr 103.

وَإِنَّ الْبِرَّ يَهْدِى إِلَى الْجَنَّةِ - 8

“Muhakkak ki iyilik de cennete götürür.” Müslim, Birr 103.

طَعَامُ الْوَاحِدِ يَكْفِى الإِثْنَيْنِ - 9

“Bir kişilik yemek iki kişiye yeter.” Müslim, Eşribe 179.

إِذَا سَأَلْتَ فَاسْأَلِ اللهَ - 10

 “Bir şey istediğinde Allah’tan iste.” Tirmizi, 2516.

وَإِذَا اسْتَعَنْتَ فَاسْتَعِنْ بِاللهِ - 11

“Yardım istediğin zaman, Allah’tan yardım iste.” Tirmizî, 2516.

أَفْضَلُ الذِّكْرِ لاَ إِلهَ إِلاَّ اللهُ - 12

“Zikrin en faziletlisi “Lâ ilâhe illallah.” Tirmizî, Davet 9.

مَنْ كَانَ لَهُ شَعْرٌ فَلْيُكْرِمْهُ - 13

“Kimde azıcık bir şey varsa, onu infak etsin.” Tirmizî, 2516.

اَلسِّوَاكُ مَطْهَرَةٌ لِلْفَمِ، مَرْضَاةٌ لِلرَّبِّ - 14

“Misvak ağzı temizler, Allah’ı memnun eder.” Nesâî, Taharet 4.

عَلَيْكُمْ بِالشَّفَائَيْنِ، اَلْعَسَلِ وَالْقُرْآنِ - 15

“Size iki şifa tavsiye ediyorum: Bal ve Kur’ân.” İbni Mâce, 3452.

سِبَابُ الْمُسْلِمِ فُسُوقٌ وَقِتَالُهُ كُفْرٌ - 16

“Müslümana sövülmesi fâsıklıktır ve onun öldürülmesi küfürdür.” Buhârî, İman 36.

لاَ تَبَاغَضُوا وَلاَ تَدَابَرُوا وَلاَ تَنَافَسُوا - 17

“Birbirinize buğz etmeyiniz, birbirinize olan sevginizi kesmeyiniz, birbirinizle yarışmayınız.” Buhârî, Edeb 57.

لاَ تَحَاسَدُوا وَلاَ تَنَاجَشُوا وَلاَ تَبَاغَضُوا - 18

“Birbirinize haset etmeyiniz, alışverişte fiyat arttırmayınız, birbirinize buğz etmeyiniz.” Müslim, Birr 18.

مَنْ أَطَاعَنِى دَخَلَ الْجَنَّةَ - 19

“Bana itaat eden kişi cennete girer.” Buhârî, İman 36.

مَنْ يُرِدِ اللهُ بِهِ خَيْرًا يُفَقِّهْهُ فِى الدِّينِ - 20

“Allah bir kişiye hayır murat ederse onu dinde âlim kılar.” Buhari, Müslim.

اَلرَّجُلُ عَلَى دِينِ خَلِيلِهِ - 21

“Kişi, arkadaşının dini üzeredir.” Ebu Davud, 4333.

عَلَيْكَ بِكَثْرَةِ السُّجُودِ ِللهِ - 22

“Allah için secdeleri çoğaltmanızı tavsiye ederim.” Müslim, Salât 225.

مَنْ رَأَى مِنْكُمْ مُنْكَرًا فَلْيُغَيِّرْهُ - 23

“Kim bir kötülük görürse onu düzeltsin.” Müslim, İbn Mace 89.

قُلْ هُوَ اللهُ أَحَدٌ تَعْدِلُ ثُلُثَ الْقُرْآنِ - 24

“İhlas sûresi, Kur’an’ın üçte birine bedeldir.” Buhârî, Fedâilu’l-Kur’an 13.

إِنَّ اللهَ جَمِيلٌ يُحِبُّ الْجَمَالَ - 25

“Muhakkak ki Allah güzeldir, güzeli sever.” Müslim 91.

مَنْ لَمْ يَشْكُرِ النَّاسَ لَمْ يَشْكُرِ اللهَ - 26

“Kim insanlara teşekkür etmezse, Allah’a teşekkür etmez.” Tirmizî 1955.

طَلَبُ الْعِلْمِ فَرِيضَةٌ عَلَى كُلِّ مُسْلِمٍ - 27

“Her müslümanın üzerine ilim öğrenmek farzdır.” İbni Mâce, Mukaddime 224.

تَبَسُّمُكَ فِى وَجْهِ أَخِيكَ لَكَ صَدَقَةٌ - 28

“Din kardeşinin yüzüne tebessüm etmen sadakadır.” Müslim, Birr 144.

يَسِّرُوا وَلاَ تُعَسِّرُوا، وَبَشِّرُوا وَلاَ تُنَفِّرُوا - 29

“Kolaylaştırın, zorlaştırmayın, müjdeleyin, nefret ettirmeyin.” Buhârî, İlim.

لاَ إِيْمَانَ لِمَنْ لاَ أَمَانَةَ لَهُ - 30

“Emanete hıyanet eden kimsenin imanı yoktur.” Ahmed bin Hanbel, Cilt 3-135.

اِتَّقِ اللهَ حَيْثُمَا كُنْتَ - 31

“Nerede olursan ol Allah’tan kork.” Tirmizî 1988.

إِنَّ اللهَ يُحِبُّ الْعَبْدَ التَّقِىَّ - 32

“Şüphesiz ki Allah, korkan kulunu sever.” Müslim 2965.

قُلْ آمَنْتُ بِاللهِ ثُمَّ اسْتَقِمْ - 33

“Allah’a inandım” de, sonra dosdoğru ol.” Tirmizî, Zühd; Müslim, İman.

مَنْ لاَ يَرْحَمُ النَّاسَ لاَ يَرْحَمُهُ اللهُ - 34

“İnsanlara merhamet etmeyen kişiye, Allah da merhamet etmez.” Buhârî, Edeb 18.

دَعْوَةُ الْمَظْلُومِ مُسْتَجَابَةٌ - 35

“Mazlumun bedduası kabul olur.” Müslim, İman 29.

اَلْيَدُ الْعُلْيَا خَيْرٌ مِنَ الْيَدِ السُّفْلَى - 36

“Veren el, alan elden daha hayırlıdır.” Buhârî, Zekât 18.

اِتَّقُوا النَّارَ وَلَوْ بِشِقِّ تَمْرَةٍ - 37

 “Yarım hurmayla da olsa ateşten korunun.”

Müslim, Zekât 66.

مَا نَقَصَتْ صَدَقَةٌ مِنْ مَالٍ - 38

“Sadaka malı eksiltmez.” Müslim, Birr 69.

مَنْ يَسَرَّ عَلَى مُعْسِرٍ يَسَّرَ اللهُ عَلَيْهِ - 39

“Borçluya kolaylık gösteren kimseye Allah kolaylık gösterir.”

Müslim, Zühd 74.

اَلْمُؤْمِنُ الْقَوِىُّ خَيْرٌ وَأَحَبُّ إِلَى اللهِ مِنَ الْمُؤْمِنِ الضَّعِيفِ - 40

“Kuvvetli mü’min, Allah katında zayıf mü’minden daha hayırlı ve daha sevgilidir.” Müslim, Kader 34